Sabah esneyerek kalktım. Yatağımda biraz oyalandım.
"Kızımmm kalkk Gökalp gile gidicezz! Kahvaltıya!"
diye bağırınca Piç gülsememi segiledim. İşimimi kolaylaştırıyolar? Yataktan kalkıp banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp, dolabımın karşısına geçtim. Gri darpaça pantolonum ve Siyah Never! yazan uzun kollumu giydim. Hey ben siyah ve üstünde yazı yazan bluz tsihirtleri seviyorum. Bilekliklerimi takıp siyah deri ceketimi giyip siyah botlarımı ayagma geçirdim. Saçlarım dalgalandırıp vişne çürüğü rujumu sürdüm. Ve hafif bi makyaj ile işimi bitirdim. Siyah beremide takıp eklem yüzüklerim ve telefonumla aşağı indim.
Annemlerle evden çıktık. Gökalp gilin eve doğru giderken kafama yer edindirdiğim şeyleri düşündüm:
Asla heycanlanmıycan!
Karşısında eski Deniz yok bunu görmeli!
Soğuk davrancan
Sana yaşattıklarını yaşıycak
Sert buzdan duvarların seni koruycak!
Evet tam olarak bunlar yeterli ama sadece şimdilik! Evin önüne gelince arabadan hepberaber indik. Ve eve girdik selamlaşma felan Gökalp ortada yoktu.
Bu beni ilgilendirmez! Evet tam olarakta ilgi alanıma girmiyor.
Annemler konuşurken ben telefonla uğraşıyodum. Sanırım beyefendiyi bekliyoduk. Bu eve 3 yıl önceki girişimdeki heycan yerini intikam duygusuna bırakmışti. Ve ben intikamımı almadan İzmirden çekip gitmicem! Merdivenlerin başında onu görmem ile içimdeki intikam körüklendi! Acınası kahraman gelmişti. Gülümsedi ve hoşgeldin faslını gerçekleştirdi. Tam karşımdaki koltuga oturdu. Annemler sohbete geri döndü kahvaltı için hangi nedeni bekliyorduk!
"Deniz kızımızda pek bi değişmiş"
diyen Gökalp in annesine döndüm. 3 yıl önce yaşadıklarımı sende yaşasaydın intihara girişmiş hatta başarılı bile olmuştun! Gülümseyerek yanıt verdim.
"Eski Denizden eser yok"
diyen Gökalp e baktım ve gülümsedim.
"Eski ben.. Belikide büyüdüm"
dedim. Annemler bize bakmıyodu ve koyu bi sohbettelerdi.
"3 yıl degistirmis"
"Beni degistiren 3 yıl değil "
Dedim ima ile güldü ve
"Eski Deniz siyahı sevmezdi"
diyince sırıtarak cevap verdim.
"Eski Deniz degilde saf Deniz diyebilirsin mesela?
dedim alayla karışık ifademle , güldü evet sadece güldü! Umursamadım. Ve kahvaltıya geçtik. Kısa kahvaltı ardından annemler alışverişe karar verdi. Ve banada
"Deniz sende gel sen seversin"
Temalı bi soru yönettiler ama pekte gidesim yok açıkcası.
"İstemiyorum ben İzmirde gezecegim. Birazcık merak ettiğim yerlere bakacağım." dedim sahte tebessümum ile. Annem bana inanmaz bakışlarını atınca ima ile
"Nereye bakıcan?"
diyince sırıtmamı büyüttüm!
"Yaşattıklarımı yaşatmaya"
bunu sadece Gökalp in duyacağı ses tonunda söyledim. Bana bakışlarını sürdürken anneme bakıp
"Annecim dolabım yeterince dolu "
dedim anlayışla gülsedi ve kafasını salladı. Ve koltuğma gömüldüm ve düşünmeye başladım.
Eski ben!
Felaket ötesi saf
Salak
Ezik
İnek ögrenciydim.
Alışverisi sever
Yemek yemeye
Sinemaya gitmeye
Lunaparkta eglenmeye
Bayılırdım.!
Şimdi ise
Saf degilim
İntikam yeminim var
Dersleri sevmem
Yemek yemeyi hala seviyorum!
Alışverişe pek çıkmayı sevmem!
Sinema vb etkinlikler yerine kitap okuyum muzik dinlerim!
Ve eski ben! Simdiki ben degilim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTMAK İSTİYORUM..
ChickLitBana yaşattıklarını ona yaşatmıştim ve sıra son hatıramı canlandırmaktaydı! Ve değisen tek bir sey daha vardı o benim siyah dizimdeki Acınası Kahramandı! Gökalp Kılıç 3 yıl sonra onu karşımda görmeye hazırlıklıydım. İçimdeki intikam yemini sürekli...