Herşey tık tık eden bir saatin sesinden ibaretti sanki. Bense koltuğun bi köşeşine sinmiş korkan çocuk misali ayaklarımı kendime çekmiştim. Boşluğa bakıyordum öylece boşluğa.....
Bomboş aklımı yokladım. Bomboş zihnimi sonra bomboş kalbimi. Neden böyle olmuştum ki ben.?
Asıl şimdi mutlu olmam gerekiyordu. Ve ertelediklerimi yapmalıydım. Elime telefonumu aldım. Ve benden uzun zamandır mesaj bekleyen Berkay a mesaj attım.
Adres hala geçerlimi?
Ve anında mesaj geldi
Tabi başkan sen gel biz adresteyiz. Gelebilin mi göndereyim mi birini?
Eminim bulmakta sıkıntı çekmem siz ortama devam edin benim emaneti hazırla almaya geliyorum
Yazdım ve telefonu cebime attım. Üzerimi degiştirip evden çıktım. (Multimedyada).
Gerçekten de adresi bulmam zor olmamıştı. Depo gibi bi yer değildi. Garajdı. Ve lastik kokuyodu yanık lastik. İğrenç diye düşündüm. Adımlarım arkaya gidiyordu. Ama cesaretimi toplayarak içeri girdim. Berkay beni görür görmez
"Ooo başkan hoşgeldin"
dedi yılışıkca bense derin bi nefes verip
"Emanetim?"
dedim. Güldü ve arkasını döndü.
"Getirin bebeğimi!"
diye iki oğlana bağırdı. Ve siyah göz alıcı motorsıklet önüme getirildi.
"Parayı hallettik zaten başkan hayırlı olsun"
dedi ve gitti. Şimdi siz
Bu kız motor sürmeyi nerden biliyor?
Ne yapmaya çalışıyor?
gibi sorular soruyorsanız söyleyeyim
Motor sürmeyi 3 sene önce öğrendim ve 1 sene oldu kullanmayalı. Niye öğrendim söyleyeyim, Gökalp benim sayemde idaasından motor kazanmıştı. Bende bu motor benimle değişilicek kadar iyi bir şey mi diye kendi kendime aptal bir şey yapmıştım.
Ne yapmaya çalışıyorum? Immm sanırım ertelediğim korkularımı gün yüzüne çıkarıyorum..
Yavaşca motorun üstüne bindim. Ve kaskımı taktım. İşte şimdi başlıyoruz. Bir hızla motorla o garaj gibi olan yerden çıktım.
İşte bu zamanı çok seviyordum. Arabaların arasından sıyrılmak kırmızıda beklememek hızını kesecek hiç bir şey yok! Muhteşem bi his. Rüzgarın tenine çarpması ve sonra yavaş yavaş hızlanman! Muhteşem bir his. Hayatı kısıtlamak hata aslında!
Motorun sesi kulaklarıma doldukça kalbim daha hızlı atıyordu.
Korkmuyorum
Korkmuycam!
Ertelemiyorum
Ertelemiycem!
Yaşıyorum
Yaşıycam!
Kendi ayaklarımın üstünde duruyorum
Kendi ayaklarımın üstünde duracağım!
Beklemiyorum!
Beklemiycem!
Sanki dünya durmuş sadece ben hareket ediyordum. Sanki kalbim delicesine çırpınırken rüzgarda aynı şiddette esiyordu. Rüzgar... Herşeyi körükleyen alevi daha da arttıran Rüzgar... Sonra belki bir fırtına..... Ve son olarak Hortum. Herşeyi içine çekip çeviren ve sonra savuran bir hortum!....
Yorumlarınız çok değerlidir....
![](https://img.wattpad.com/cover/61422879-288-k658512.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTMAK İSTİYORUM..
ChickLitBana yaşattıklarını ona yaşatmıştim ve sıra son hatıramı canlandırmaktaydı! Ve değisen tek bir sey daha vardı o benim siyah dizimdeki Acınası Kahramandı! Gökalp Kılıç 3 yıl sonra onu karşımda görmeye hazırlıklıydım. İçimdeki intikam yemini sürekli...