Bende kasabasını sorunça bizim kasabayı tarif etti .
Babamın mesut olduğunu söyleyince o da bende tarif edilemez bir şaşkınlık içerisindeydik. saatlerce birbirimizin suratına baktık ustada çok şaşırmıştı.Asıl olay beni dahada şaşırttı eşinin bir gece rahatsızlanmış olduğunu ve o sırada onun bir iş için şehre gittigini eşini de babamın doktora götürdüğünü fakat bir daha geri gelmediklerini hatta kızının da yanlarında olduğunu anlatınca çok şaşırıp ağlamaya başladık
Heyecan , üzüntü , şüphe hepsi karışık bir haldeydik.
Acaba yaşıyor olabilirlermiydi ama imkanı yoktu.
O gece çıkan fırtınadan kurtulamazlardı . Sabırsızlıkla adamları bekliyorduk hayat insana bazen değişik süprizler yababiliyor en unmadık zamanda farklı kaderleri farkında olmadan birleltiriyordu.
Bir kaç gün geçmiş adamlar gelmişti.
bu sırada usta sandalıtamir etmiş adamlar gelince usta onlara soracağı soruları cvplamak kaydıyla sandalı onlara para almadan verecekti.
Adamlar bunu duyunca kabul ettiler .
Usta sandalı nereden bulup cıkardıklarını sordu .
Onlar da kasabanın karşısındaki kıyıda buldukları ve oradan cıkardıklarında da sandalın içinden kemiklerin çıktıgını o kemikleride oraya gömdüklerini anlatırlar.
İçimde çok büyük bir karartı vardı .
Bütün ümitlerim yok oldu.
Usta adamlara bizi oraya götürmelerini söledi . Onlarla beraber teşhis için yanımızda doktotlarda alarak oraya gittik .
Gömdükleri yeri atıgımızda çok korkmuştum içimden durmadan allaha dua ediyordum . Babam olmasın diye kemikler yanlız bir insana aitti bu ya babam yada berberin karısıydı .
Çünkü kemikler bir çocuğa ait olmayacak kadar büyüktü berberle ben ayakta zor duruyorduk.
Kemiklerin teşhis için laboratuvara gönderdiler onu analiz etmek bir haftayı alabilirmiş.
Bu süreçte polislerde o sırada oraları inçelediler fakat başka hiçbir ize rastlamadılar.
Berber ve ben heycanla bekliyorduk bu sırada bir birimize daha çok bağlanmıştık.
Usta durmadan yanımıza geliyor . Bize teselli veriyordu. Ve bir hafta sonra sonuçlar geldi.....