Babamın teknesinin isminin yazılı olduğunu gördüm.
Bu olamazdı deniz babama böyle bir şey yapamazdı hemen annemin yanına koştum hiç bir şey söylemeden odama gittim annem benim koşarak geldiğimi görünçe bir şey sezmiş olaçakki yanıma geldi ve bana iyi olup olmadığımı sordu ben de iyi olduğumu ve sadece üşüdüğüm için eve koştuğumu söyledim .
O ğünden sonra anneme babam hakkında hiç bir şey sormadım çok geçmeden babamın ölüm haberi geldi.
Ben hiç ağlamadım çünkü dik durmam gerekiyordu
Babam bana hep hayatın bize getirdiği kötü haberler karşısında dik durmayı ve sonuna kadar savaşmamı söylemişti. Hatta bir gün babama ölümle savaşabilirmiyiz diye sormuştum. O da bana evet oğlum dedi ölen kişiyi yüreginde yaşattıgın sürece o kişi için ölüm kelimesini hiç kulanmassın ve ölümle savaşmış olursun işte dedi .
Annem her gece sessiz sessiz ağlıyordu bana babamın yokluğunu hissettirmemek için elinden geleni yapıyordu.
Her gün okuldan dönüşte sahile uğruyor belki gelir diye babamı tekrar bekliyor. Sonra içimde başlatığım denize karşı öfkemi her defasında biraz daha büyütüyordum karar vermiştim bende babam gibi balıkçı olmayacak kaptan olaçaktım bu sefer denizin hakimi ben olacak ve bunun hesapını denizden alaçaktım .
Biliyorum babam bunları duysa bana cok kızardı. Çünkü o denize kızı gibi bakar onu her şeyine rağmen affedip bağrına basardı.