Simsiyah -7-

101 14 0
                                    

"Toprak açıklayabilirim ben aslında buraya" daha sözümü bitirmeden "açıklama istemiyorum bu evi bilmiyorsun nasıl girdin buraya" diye sordu bu kadar abartacağını düşünmemiştim. Sonra bana "Dışarıya çıkmanı istiyorum" diye bağırdı bende ona "bu kadar abartılacak ne var yeter artık bütün bu gerginliğinden bıktım!" diye bende ona tepki gösterdim. Oda bana hiçbirşey demeden sustu. Bende hemen hızlı bir şekilde odadan dışarıya çıktım. Aşağıya inip bahçeye doğru ilerledim. Ağlıyordum ama bunu kimsenin görmemesi gerekiyordu bu yüzden sırtım eve dönüktü. Tam o sırada aslı eve gelmişti annesine beni sordu ve annesine evi gezdiğimi söyledi oda beni arıyordu. Sonunda bulmuştu. Bana mutlu bir şekilde seslenirken bu mutluluğu uzun sürmedi. Ve benim hıçkırma seslerimi duydu hemen yanıma gelip "Tuana! Ne oldu böyle?" diye sordu bende hemen "önemli bir şey yok merak etme" diye ekledim ama o tabiki inanmayarak "Ben seni anlarım bir şey olmuş ki bukadar ağlıyorsun" dedi ona hemen anlatmak istemiyodum bende onun yerine farklı bir şey düşündüm."annem aklıma geldi o yüzden" dedim o da anneme ne olduğunu sordu bende ona "onlar babamla boşandılar" dedim aslı çok şaşırmıştı hemen bana "Tuana gerçekten bilmiyordum kusura bakma" bende ona "tabiki bilmiyordun benden öğrendin neyse abartılacak bir şey yok ben alışığım" dedim sonra Aslının annesi gelip "haydi kızlar yemek hazır soğumadan gelin" diye söyledi. Bende Aslı ya "ben aç değilim sen git ve yemeğini ye" oda bana "ne demek aç değilim ben onu bunu anlamam hemen gidiyoruz" tabiki de Aslı ya laf dinletmek dünyanın zorluklarından biridir bende hemen ona eşlik ettim ama şuan toprağı görmek istemiyordum. Ama mecburen buna dayanmam gerekiyordu onun bakışlarına dayanmam gerekiyordu

" Yemek çok leziz di damla teyze ellerinize sağlık" diyip masadan kalktım aslında tam olarak yemek yemiş sayılmazdım. Daha çok toprağın hareketlerini gözlemledim gibi bişey ona bakmadan duramıyordum... Ne diyorum ben kapa çeneni Tuana.

"Yemekten erken kalktın ve hiç birşey yemedin" diyerek yanıma oturdu toprak.Onun oturduğu tarafa doğru olan bakışımı zıt yönde çevirdim oda bana "yapma Tuana" diye seslendi bende " ne yapma Toprak?" diye çıkıştım. Bana göre de son derece haklıydım bu kadar kalbimi kırmaya hakkı yoktu. Yanıma neden gelmişti heycenlanmama sebep oldu. Şuan içimden keşke şuan aslı yanımıza gelip konuyu değiştirebilse ama çalışan arabanın sesini duyunca aslının bir buluşması olduğu aklıma gelmişti. Şuan toprak bana bakıyor olabilirdi. "verdiğim abartılı tepkiden dolayı özür dilerim bu kadar abartmam gerekirdi ama kendimce sebeplerim" "yeter artık Toprak cidden yeter bana bu kadar kötü davranmaya hakkın yok üstelik sana hiçbir zararım dokunmamışken ayrıca kendince sebeplerini duymak istemiyorum çünkü ben artık üzülmekten bıktım Toprak" dedim ve oradan uzaklaşmak üzere ayağa kalktım. Tam o sırada bana "beni dinlemeyecekmisin?" diye seslendi. Bende ona "şimdi değil toprak şimdi değil" diyerek oradan uzaklaştım ve annemlerin yanına gittim. Kadınlarla oturmayı pek sevmem ama bu sefer zorundaydım.

Yaklaşık 10 dakika sonra toprak babasının yanına gidip oturdu ve karşıdan bana bakıyordu ona bakışımı görmemesi için kolumun yarısına kadar uzanan saçlarımı yüzüme örttüm şuan ciddi anlamda yüzünü görmek istemiyordum. Ne yazıkki damla teyzenin toprağa seslendiğini ve yanımıza gelmesini söylediğini duydum buda demek oluyorki toprak yanımıza geliyordu. Hemen ordan kalkmak istedim ama her hangi bir şeyden şüphelenmemeleri için oturdum. Annesi toprağa "Toprak bizim eski radyomuzu getirebilirmisin?" diye sordu oda "tabiki" diyip radyoyu getirdi. Annesi topraktan slow bir şarkı açmasını istedi toprak da son zamanlarda trend olan şarkılardan açtı.

Damla hanım teyzeme "benim oğlum dans kurslarına gitti ve çok iyi dans eder" diye söyledi o anda şok olmuştum Toprak ve dans etmek? bunlar bir birine çok zıt kelimeler. Sonra benim canım teyzem de benim eskiden katıldığım dans kurslarını saydı. Doğal olarak da Damla teyze "ne kadar güzel" "peki neden bize birkaç hareket göstermiyorsunuz".Ne? toprak ve ben dans etmek? şok üstüne şok daha bende hemen tepkimi gösterdim" efendim!" sonra annesi bu dediğini tekrar etti bende ona "malesef Damla teyzecim ben eskiden bildiğim her şeyi unuttum" diye söyledim ama kadın salak olacak değil ya "illaki bütün hareketleri bilmen gerekmiyor ki birkaç hareket yeter" diye ekledi o anda Toprak "neden olmasın değilmi Tuana?"

Ne diyordu bu 1 saat önceki Toprağa ne olmuştu şuan onu geri istiyordum. Bende ona "yok teşekkür ederim ben almayayım" dedim. Tabi damla teyze rahat durmayarak "hadi Tuana lütfen" diyerek kendini acındırmayı başardı bende tamam anlamında başımı salladım. Ayağa kalkıp Toprağın yanına doğru gittim annesi müziği başlatmıştı. Toprak beni bir eliyle belimden kavradı ve kendine çekti. Yaklaşık bir iki dakika geçtikten sonra başını kulağıma doğru yaklaştırıp "özür dilerim" dedi bende ona "şuan sırası değil. Anneni kırmamak için dans ediyorum haberin olsun" diye ekledim oda bana "bence şuan tam sırası" dedi bende "dans dan sonra konuşuruz" dedim oda beni son bir dans hareketiyle eğdi ve dudağını dudağıma yaklaştırdı. Evet şuan yerin dibine girmeye hazırım her ne olursa olsun kalp krizinden hastaneye gideceğimiz anları şimdiden görebiliyordum. Ama toprak annesini yanında yanlış birşey yapmaz özellikle ortada hiçbirşey yokken. Tam dudaklarımız değecekti ki toprak beni tekrar kaldırdı. Bende derin bir oh çektim ve yandan teyzemin ve Damla teyzenin alkış seslerini duydum bende onlara "teşekkür ederiz" diye söyledim.

Telefonumu koyduğum sehpa dan alıp dış bahçeye çıktım. O anda aslının araba sesini duyunca resmen havalara uçtum diyebilirim. Aslı gelmişti artık yalnız değildim.

Aslında korkum yalnızlık değil toprağın beni sürekli köşeye sıkıştırmasıydı. Bu sefer kalbimi çok kırmıştı sadece bir resim yüzünden. Resim onun için değerliydi bunu anlamıştık ama resimdeki kızın kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Aslı gelince hemen onun yanına gittim ve ona "sana sormam gereken bazı şeyler var " dedim oda bana "tabiki de kötü birşey değildir umarım" diye ekledi bende "Hayır kötü birşey değil hazırsan soruyorum" dedim oda evet anlamında başını salladı. "senin topraktan başka ablan veya kız kardeşin oldumu" diye sordum. Sorum üzerine aslı başını arkaya doğru yaslayarak gülmeye başladı. Bende ona "komik değildi" dedim oda "yok söylediğin komik değil sadece nerden çıktı bu? " dedi bende ona "sen orasını boşver soruma cevap ver" dedim oda bana "Hayır benim bir tek abim var oda Toprak biliyorsun" dedi.

O zamana ailesinden biri değildi yani kardeşi veya ablası değildi. Başka kim olabilirdi ki aklıma gelmiyordu. Hem aileden biri olabilir di hemde toprağın değer verdiği biri...

SİMSİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin