"Saçma sapan konuşma bence Tuana." Dedi Oğuzhan kolunun altına beni alıp yürümeye devam ederken. Bu çocuğu hiç bir zaman anlamayacaktım. Elinde kocaman bir valiz vardı ama diğer koluna beni alabiliyordu. Tek kolla nasıl taşınıyodu şu bavul?
"Soçmo sopon konoşmo Tuono." Dedim ağzımı bükerek onun taklidi yaparken. Oda istemsizce güldü.
Havalimanından çıkıp arabaya bindik. Daha sonra Oğuzhan bana
"Bu yakışıklı çocuğa bence bir yemek ısmarlamalısın" dedi bende uzun bir kahkaha atarak "Ne kadar da özlemişim egoist kuzenimi" dedim. Sonra Oğuzhan da istemsizce yanımda gülmeye başladı bende ona daha sonra "Benim bildiğim yemek ısmarlama olayını erkekler yapar" dedim.
"O senin bildiğin güzelim." Deyip göz kırptı.
Aslında yaptığı hareketi sevmiştim yani sonunda cana yakın bir erkek yanımdaydı.
"Ben orta boy karışık pizza alayım" dedi Oğuzhan.
"Galiba birileri o güzelim fiziği bozacak öyle görünüyor" dedim imalı bir şekilde. Oğuzhan da hemen kısa bir kahkaha atarak
"Sen merak etme bu kaslar burdan hiçbir yere ayrılmaz" dedi üstün bir imalı bir şekilde bende hemen ona "ayyy yesinler" diye ekledim.
"Bende karışık bir pizza alayım" dedim.
Yemek yedikten sonra Oğuzhan hesabı ödemek için ayağa kalktı ve bende "Demek sendeniz" dedim Oğuzhan da küçük bir kahkaha attı "yanlız fazla alışma"dedi ve hesabı ödedi.
Yemekten sonra eve geldiğimizde teyzem Oğuzhanı görünce hemen sarıldı ve hasret giderdi.
Daha sonra rahatlamak için kısa bir duş aldım. Odama doğru ilerlerken içerden gelen bir gürültüyle irkildim odamda birinin oldup olmadığını anlamak için kapının eşiğinden gizlice odama baktım. Ama bütün bu gürültünün sebebinin benim rüzgar yüzünden çarpan pencerem olduğunu görünce rahatladım.
Üstümü giyindikten sonra kendimi yatağıma bıraktım. Dışarıdan gelen hafif bir rüzgar hissiyle yavaş yavaş uykuya dalmaya başlamıştım.
Tam o sırada odamın kapısının tıktıklanma sesiyle uyandım. Ellerimi saçlarımda gezdirdim.
"Kimsin" diye sorduğumda kapıdakinin Oğuzhan olduğunu anladım ve ona gelebileceğini söyledim. Odam da bulunan küçük mavi koltuğa oturdu. Daha sonra bana
"Allah aşkına buraya geleli tam 2 saat oldu bu kadar erken benden bıkmış olamazsın" dedi
İstemsizce gülmüştüm ve bende ona
"Tabikide senden bıkmadım ama bu aralar kendimi iyi hissetmiyorum sürekli yorgun oluyorum birşey yapmadığım halde"
"Peki kullandığın bir ilaç varmı yan etki yapmış olasılığı var ondan olabilir" dedi yüzü tedirgin bir şekilde.
"Sürekli olarak kullandığım bir ilaç yok ama ağrı kesici özellikle çok ve.."
"Ve ?" Dedi Oğuzhan devamını öğrenmek istiyordu ona arada sırada bayıldığımı söylemeliydim.
"Şey.. Ben bu son günlerde baş dönmesi ve baygınlık geçiyorum" dedim.
"Ne ! Kimsenin haberi varmı bundan ?" Diye sordu koktuğu çok belliydi.
"Hayır kimsenin yok. Ya söylesem bile teyzemi tanıyorsun hemen neler der neler yapar hastane felan düşüncesi bile korkutucu" dedim Kısa bir kahkaha atarak.
"Tabii bilmezmiyim. O zaman yakın bir zamanda beraber hastaneye gidiyoruz ve bu bayılmaların sebebini öğreniyoruz" dedi imalı bir şekilde.
"Tamam ama sadece senle" dedim. Oda "tamamdır" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİMSİYAH
Teen FictionSiyah gözleri beni âdeta delip geçiyordu. Peki tanıdığım Toprak aslında kimdi ?
