Derinden gelen sesler uykusunu bölünce gözlerini araladı.Üzerinde ki örtüyü farkettiğin de koltuktan doğrulup örtüyü de üzerinden çekti.Sol tarafına baktığın da berkayın olmadığını gördü genç kız.
Koltuktan kalktığında tekrar sesler duyunca korkuyla etrafında gôz gezdirdi.Gelen sesleri daha dikkatli dinlediğinde ise mutfaktan geldiğini anladı.Sessiz adımlarla mutfağa doğru ilerledi.Kapıdan baktığın da tekrar gürültüyle yere düşen tavayı ve tavayı tutmak için kendini yere atan berkayı gôrünce kendini tutamayarak kahkahayı koyuverdi.Genç kız karnına ağrı girinceye kadar kapıda gülerken berkay sinirden tavayı bırakıp yüzünü asarak masaya oturdu.Ômür zorlada olsa kendini durdurabilmişti.Mutfağa girip berkayın hazırladığı kahvaltı masasını gôrünce şaşkınlık içinde genç adamın yeşil gôzlerine baktı.
-Kahvaltıyı sen mi hazırladın berkay?
-Sana da günaydın ômür.
Genç kız berkayın karşısında ki sandalyeye oturup masadakilere gôz gezdirdi.
-Günaydın sana da.Çok güzel gôrünüyor iştahım açıldı valla.
Ömür çatalını da alıp krepten tabağına koydu çok leziz gôrünüyordu.
-Çayları da sen kat bir zahmet.
Berkayın imalı konuşmasıyla tabağını bırakıp ocakta ki çaydanlığı aldı ve berkayın ônünde ki bardağa çay kattı.
Berkay genç kızın çayını katmasını beklerken bakışları siyah saçlarına takıldı.Yüzüne çok yakın olduğu için tekrar ômürün muhteşem kokusunu duymuştu.Kendini kaybetmemek amacıyla bakışlarını önüne çevirdiğin de ömürün elini gôrünce aniden oturduğu yerden kalktı.
-Eline ne oldu?
-Yok birşey olmadı.
Ömür gômleğinin kolunu çekiştirerek yanık izini kapatmaya çalışırken bileğini tutan berkaya kızgınlıkla baktı.
-Nasıl oldu bu?
-Kazayla oldu ônemli birşey değil oyalanma kahvaltı yapıp cıkmamız gerek.
Ömür berkayın gôzlerinin içine bakamayarak konuşuyordu.Çünkü ona yalan söylemek kendine zor geliyordu.Sanki gôzlerinin içine bakınca yalan sôylediğini anlayacaktı.
-Bana cevap ver ömür.
-Berkay ne olduğu nasıl olduğu seni ilgilendirmez uzatmana gerek yok.Sadece kahve döküldü şimdi bileğimi bırakır mısın?
Berkay elini geri çektiğin de hızlı adımlarla çıktı mutfaktan.
-Berkay nereye?
-Otur sen geliyorum.
Ömür yerine oturup berkayın gelmesini bekledi.Elinin kendisi yüzünden yandığını öğrenirse kendine kızabilirdi ômür bunu istemezdi.Zaten kendini suçlamaya meyilli kişiliği varken doğruyu söyleyemezdi.
Berkay mutfağa girdiğin de ömürün yanına geçip eline baktı.
-Berkay hiç gerek yoktu.
Genç adam elinde ki yanık kremini ômürün eline dikkatle sürüp kremi biryere koyup ellerini yıkadıktan sonra masaya oturdu.
-Teşekkür ederim.
-Acelen var sanıyordum kahvaltıyı yapınca çıkalım.
Birlikte tekrar kahvaltıya devam ederlerken sessiz ortamı bozan ömür olmuştu.
-Dün geceyle ilgili ne hatırlıyorsun?
Berkay çayından bir yudum alıp genç kıza bakmamaya çalışarak cevap verdi.
-Senin buraya nasıl geldiğin haric herşeyi hatırlıyorum.
-Seninle birlikte geldim.
Berkay ômürün cevabıyla kaşlarını çatarak bakışlarını genç kızın maviliklerine dikti.
-Nasıl benimle geldin?
-Ben seni o evden çıkardım sonrada buraya geldik.
-Sen o eve mi geldin?
-Evet.
-Sen ôlümüne mi susadın nasıl gelirsin öyle biyere.
-Beni mecbur bıraktın berkay.
-Sakın bir daha bôyle birşey yapma ômür.Orada ki adamlar bambaşkalar bunu bir daha deneme.
-Tamam peki denemeyi düşünmüyorum bende.Ama sen gidersen bende gelirim biliyorsun anlaşmamız bu.
Berkay öfkeyle ayağ kalkıp ellerini masaya koyarak ömürün gôzlerinin içine baktı.Bu kadar inatçı olması sinirini bozuyordu.
-Sadece benim istediğim yerlere gelebilirsin.
-Kabul etmiceğimi biliyorsun.
-Bana çok bulaşmak istemezsin ômür.Benim olduğum yerden çıkış yok.
Ômür sakin olmaya çalışarak ayağ kalktı.İkisi de birbirlerinin gôzlerine bakıyorlardı.Berkayın öfkesini kontrol edemediğinin farkında olarak sakin kalmaya çalışıyordu.
-Ben sana çoktan bulaştım berkay.
-Senin inadını senide....
-Benim yanımda ağzını bozma çıkmam gerek seni aradığımda cevap ver bir de kahvaltı güzel olmuş.
Tam çıkacakken önüne dikilen berkay yüzünden çıkamadı.Bu adamın yanında sakin kalmak imkansızdı.
-Nereye gidiyorsun?
-Berkay sınırları aşma bence.Aramızda ki samimiyetin bir sınırı var.Bizim yanyana olmamızın sebebini unutma.
Berkay ömürün söylediklerine hak verirken bu durum canını sıkmaya başlıyordu.Genç kız onu tedavi etmek için geliyordu yanına halbuki kendisinin bambaşka bir amacı vardı.Bu amacının olmasını istemese de durduramıyordu kendini.Bakışları genç kızın yüzünün herbir karışını gezerken kendine gelmeye çalışarak bakışlarını kaçırdı ve ardına bakmadan salona geçti.
-Masayı toplamıcak mısın?
Berkay merdivenlere yônelirken ômürün sorusuna tebessümle cevap verdi.
-Benim de bir işim var geç kalmak istemem.Hizmetli gelir sakın sende elleşme.
-Sen patronsun geç kalsan ne olcak?
-Çalışanlarıma örnek olmalıyım güzelim.
-Güzelim deme bana.
-Çirkin olduğunu kabul etmen büyük bir incelik.
Berkayın yüksek sesle yukarıdan dediğine kızarak oflaya puflaya salona geçti.Koltuğun üzerinde ki ceketini alıp giydi ve çantasını alıp ilerledi ve kapıyı hızla çarparak çıktı evden.Bunu bilerek yapmıştı kızdığını bilmesini istemişti.
Çıktığı an yüzüne çarpan serin rüzgar titremesine neden olunca ceketine daha sıkı sarıldı.Hafif yağan kar rüzgarla savurulup saçlarına takılıyordu.Titrek adımlarla ilerlemeye başladı taksi bulup ilk eve gidip üzerini değiştirecekti.Yoldan sağa dönüp caddeye çıktı ve yoldan geçen arabalara bakarak taksi bekliyordu.Yüksek bir firen sesi duyduğunda önünde beliren arabayla bir adım geri sendeledi.Arabanın kimin olduğunu adı gibi biliyordu.Berkay camı araladığında görmezlikten geldi.
-İki dakikan var bindin bindin,binmedin burada taksi beklerken donarsın.
Genç kız yan gôzle berkaya baktığında haklı olduğu için hızlı adımlarla arabanın önünden dolaşıp kapıyı açıp arabaya bindi.Vücudu ısınmaya başlarken berkay tekrardan arabayı sürmeye devam etti.
-Neden beklemedin beni.
-Bilmem canım istemedi.
-Tamam nereye gidiyorsun?
-Eve bırakır mısın?
-Tamam peki.
Her ikisi de sessizliğe gömülüp yola bakıyorlardı.Konuşacakları çok şey vardı belki ama kararsızlık ele geçiriyordu düsüncelerini.
Bir süre sonra evinin ônünde durduklarında çantasını alıp kapıyı açtı.
-Teşekkür ederim kahvaltı ve eve bıraktığın için gôrüşürüz.
Berkay birşey diyemeden arabadan inip hızlı adımlarla eve girdi.