Bölüm 6 / İlginç Teklif

19K 1.1K 147
                                    

Evet işte, buradayım yine.

John’un karşısında oturuyorum.

Bu sefer farklı bir yerdeydik. Sanırım görülmemiz gerekiyormuş. Okuldan önceki birkaç saatimin 1 saati yollarda geçmişti.

Şimdi, krep ve donat satan bu garip yerdeyiz.

Artık bir şeyleri merak etmeye başlıyordum. İlk başlarda öyle şaşkındım ki, John Black’in “Soru yok” demeçleri bana kural gibi geliyordu. Onun ajan olduğunu biliyordum, ajan. Basit bir kelime gibi geliyordu.

Sonra, hayal gücüm genişleyince bu değişti tabii.

Şu an her şeyi sormak istiyordum.

“Üssünüz gibi bir yer var mı?” diye sordum heyecanla, “orada ulusal güvenlik sorunlarını tartıştıktan sonra seksi ajanlarla göreve gidiyor musunuz?”

John cevap vermeyi reddetti. Sadece gözlüğünün üzerinden ciddi olup olmadığımı anlamak için bana baktı.

“Karadul gerçekte var mı?” sonra başımı salladım, “yoksa seksi ajanlar sadece filmlere özgü mü? Zaten Scarlett Johnson gibi bir ajan olamaz. Yoksa olur mu?”

Cevap vermedi.

“Ya da, onlardan biriyle yattın mı?” dediğimde, öksürük krizine tutuldu. “Ne yani? Kötü bir şey mi dedim? Çevrende karadulun göğüslerine ve kalçasına sahip olan bir ajan dolanacak, hoplayıp zıplarken adam öldürecek -ki bu daha da seksi yapıyor- sen onu kullanmayacaksın?”

Öksürüğü bitince kahvesinden yudum aldı. Devam ettim.

“Yoksa gay misin?”

Kahve boğazına kalmış gibi olurken gözleri fal taşı gibi açıldı. Cevap vermeden devam ettim.

Ellerimi sallayarak, “cinsel tercihlerin beni ilgilendirmez,” dedim, “ben başka ajanlarla tanışmak istiyorum.”

“Olmaz,” dedi John Black gözlerini kısarak.

“Bir dakika,” dedim heyecanla, “yoksa sen sadece acemilerden biri misin? Yani sandığım gibi önemli bir ajan gibi değilsin? Seni benimle uğraşman için gönderdiler. Önemsiz biri misin? Emrinde hiç adam var mı? İnsan öldürdün mü? Oh, bu saçmaydı-”

“Amy,” dedi sözümü keserek, “NY de şehir güvenliğini sağlayan birimin başkanıyım.”

Şaşırdım. O kadar zamandan sonra ilk defa görevi, konumu ve rütbesi hakkında yorum yapıyordu. Birkaç dakika bunu sindirdim, “Vay be. Ulusal değil ama.”

Somurttu, “hayır, genellikle NY için çalışırım. Yine de ulusal güvenlik sandığın gibi tek kişinin elinde değil. Ulusal güvenliği genel kurul gibi bir şey yönetir. Orada söz sahibiyim.”

Tamam, yine cevap vermişti. Çok büyük bir gelişme. Boğazımı temizledim, “Çalıştığınız bir yer var mı? Vardır kesin. Sevgilin? Ah, dur… Sen evli misin yoksa?”

John’un gözleri üzerimde kilitlendi. Dudaklarında küçük bir gülümseme var gibiydi, “Evliyim. 2.5 yaşında bir oğlum da var.”

Sözleri bende şok etkisi yaratmıştı. “Şaka yapıyorsun, değil mi?” bir an John’u gidip öpmek, ‘tebrikler! Baba oldunuz!’ diye bağırmak istiyordum, “Sen bir babasın.”

“Evet,” diye onayladı John melekvari bir gülümsemeyle.

“Niye yüzüğün yok?”

Soruma güldü, “eve giderken takıyorum.”

Acemi CasusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin