Bölüm 10.

145 5 0
                                    

Sabah mutlu bir şekilde uyandım. Dün gece yaşananları aklımdan süzerek düşünüyordum. Yanımda soyunmuş vaziyette bulunan Güneyi görünce beni dahada düşündürüyordu. Dün gece acaba bir hata mı yaptım? Diye düşünüyordum. Bence yapılmaması gerekiyordu ama ben yaptım. Güneye teslim oldum ve dün gece onunla birlikte oldum. Umarım bu yaşadıklarımız burda kalır. Eğer Güneyin eşi duysa onun için çok kötü bir durum olur.
Güneyi uyandırdı ve beraber resepsiyona indik. Güney bana bakarak gülüyordu. Belliydi ki dün gece olanlar için çok mutlu olmuştu.
Güney neden bu kadar mutlusun, Sebebini öğrenebilir miyim?
Tabiki de öğrenebilirsin.
Sebebi sensin, evet sen.
Sana şöyle izah edeyim:
Şuan yanımdasın ve dün gece beni hayatım boyunca ençok mutlu ettiğin zamanı yaşattın bana. Şuan ikimiz başbaşa tatil yapıyoruz. Başka saymamı ister misin?
Anladım. Diyerek konuyu kapatmaya çalıştım. Beraber kahvaltı yapıp yukarı odaya çıktık. Ardından plaja otelin dışına çıkıp biraz dolaşmaya karar verdik. Üstümü değiştirerek dışarı çıktık. Güney bir an olsun elimi bırakmıyordu. Sanki heran birlikteymişiz gibi davranıyordu. Bende bu davranışını seviyordum. Bana sahipleniyordu. Bana değer veriyordu ama çok büyük bir yanlışın eşiğinde olduğumuzun farkındaydım. Akşama kadar otele dönmedik. Birlikte gezerek vakit geçirmemiz bizi dahada mutlu ediyordu. Otele yorgun bir vaziyette döndük. Akşam Yemeğimizi yiyerek odamıza çıktık. Birlikte sohpet ediyorduk busureçte Güneyin bana yaklaşmasını sezmiştim bile. Ama ben bu sefer izin vermeyecektim ona bu sefer direnmeliydim. Yaptığımız affedilmez bir durum. Güneye bağırarak sen nasıl böyle bir şey düşünüyorsun?
Demeye kalmadan kendimi Güneyin kollarında buluverdim. Ona yine direnmeye çalıştım ama direnemedim. Nedeni açıktı. Bende onu seviyordum ve onunla birlikte olmak beni mutlu ediyordu. Hele dün gece ilk defa bir erkekle birlikte olmuştum ve sevdiğim biriyle olmak beni dahada mutlu etmişti. Yine dünkü gibi şeviştik. Beni öpmesi beni çıldırtıyordu. Bir süre seviştikten sonra elleriyle üzerimdeki elbiseleri çıkarmaya başladı. Bende onun elbiselerini çıkardım. Ikimizde yatakta çıplak bir vaziyete büründük. Güneyle ilişkiye girmem beni mutlu ediyordu ama bir yandan kendimi lanetlenmiş hissediyordum. Böyle düşünmem Güneyin evli olmasından kaynaklanıyordu.
Tatilin ikinci gecesi ve bizimde ikinci kez birlikte oluşumuz. Acaba tatil boyunca bu şekilde devammı edecekti. Eğer tatilde kalmamız devam etse muhtemelen bu şekilde yani her gecemizde Güneyle ilişkiye gireriz. Beni istiyordu. Bende buna karşı duramıyordum çünkü bende onu istiyordum. Hele penisinin içime girmesi beni deli ediyordu. Ilk ilişki hayatım olmasına rahmen hiç bir şekilde tecrübesiz davranmadım. Sanki yıllar boyunca ilişki yaşamış gibi Güneyi mutlu etmeyi başarıyordum. Bunun bu şekilde olması benimde ona olan tutkuluğumdan kaynaklanıyordu. Bunun farkındaydım. O gecede birlikte uzun bir şekilde ilişki hayatını yaşadık. Yine sıcaklığıyla içime girerken benim nasıl mutlu olduğumu seyrederek gülüyordu.
Ilişkimize son vererek uyumaya başladık.
Sabah Güneyin teleşlı bir şekilde beni uyandırması korkutmuştu. Ona ne olduğunu demeye kalmadan bana acele etmemi ve hemen hazırlanmamı söyledi. Teleşlı bir şekilde oda valilere bir şeyler katıyordu. Bir yandanda bana neden bu kadar telaşlı bir şekilde valizleri hazıladığını açıkladı.
Aceleyle bende ona yardım edip dışarı fırladık. Otelin avlusuna vardığımızda araba girişte hazır bir vaziyette bizi bekliyordu. Güney hesap işlemlerini hallederken bende valizleri arabaya taşıyarak yola koyulduk. Güneyi dikkatlice süzdüğümde heryeri titrediğini fark ettim. Çok heyecanlıydı. Aslında bende onun kadar heyecanlıydım ve bir yandanda korku vardı içimde.
Bir kaç saat yol aldıktan sonra mola vermeyi kararlaştırdık. Oturup çayımı yudumlarken Güneyin bana bakmasıyla sohpete başladım.
Senin heyecanını anlıyorum. Hayatında ilk defa baba olacaksın. Ama bu kadar fazla sana zarar verecek baksana her yeri heyecandan titriyor.
Evet heyecanlıyım çünkü baba oluyorum.
Güney ben de senin kadar mutlu ve bir o kadarda heyecanlıyım ama içimdeki korku bunları bastırıyor.
Canan neden korkuyorsun?
Korkmamam mı lazım sence?
Evet korkmamam lazım.
Hem söyler misin Canan kokmanı gerektirecek ne var?
Sence ne olabilir Güney?
Ilişkimizi mi kastediyorsun?
Evet Ilişkimizi kastediyorum.
Ben kendimi lanetlenmiş hissediyorum. Sen evli birisin çocuğun olacak. Ben senle nasıl böyle bir şeye kalkıştım anlamıyorum. Ya eşin öğrenirse o zaman ne yaparız?
Korkma eşim öğrenmeyecek. Ilişkimizi ikimizden başka hiç kimse bilmeyecek.
Kısa bir sohpetin ardından yola tekrar koyulduk.
Güneyin telefonu çalıyordu heyecandan olmalıki telefonu duymuyordu. Ona seslendim;
Güney telefonuna baksana!
İrkilerek telefonu açıp konuşmaya başladı. Telefonu kapattığında haykırarak bir oğlum oldu! Demesi beni adete duygular içine soktu. Sevineyim mi üzüleyim mi inanın bende bilmiyorum.
Birlikte olduğum adam evli çocuğu oldu ve ben şuan onun yanındayım. Kendimi aşalık biri olarak düşünüyordum. Yol boyunca bir kelime dahi etmedim. Şehre vardığımızda eve uğramadan direk olarak hastahaneye gittik. Herkes ordaydı ve sanki dört gözle bizi beklercesine bize bakıyorlardı. Güneşin yanına gittim ve ona geçmiş olsun dileklerimi sunduğumda Güneyle ilişkiye girdiğimiz geceler aklıma gelmesi orda daha fazla duramama sebep oldu ve odadan dışarı çıktım. Eve gitmem gerektiğini söyledim ve hastahaneden ayrıldım. Güney eşinin yanında kaldı. Benimle eve geleceğine eşini tercih etti ve benimle eve gelmedi. Aslında olması gerekende buydu çünkü onlar evliydi. Benim aralarına girmemem lazım. Mutluluğunu bozmamam gerek. Bir dahada o hatayı yapıpta Güneyle birlikte olmayacaktım. Zaten olması gerekende buydu.
Aradan bir kaç hafta geçince tatilimin sonuna geldiğinin farkına vardım. İki gün sonra yola çıkacağımı söyledim. Ben artık Güneyin umrunda değildim. Belki öyle değildi ama öyle hissediyorum. Güney artık benimle ilgilenmiyordu. Daha doğrusu evden çıkarı çıktığı bile yoktu.
Havaalanına Güney gelmemişti. Beni kapıdan uğurlaması beni çok üzmüştü. Dört hafta önce yaşadıklarımız muhtemelen sadece basit bir eğlenceydi onun için. Mert amca ve Mine yenge beni havaalanında uğurlayarak evlerine doğru yol aldılar.
Yine tek başıma eski hayatıma dönüyordum. Aklımda Güney vardı ve onunla bilikte geçirdiğimiz vakitler aklıma geliyordu.
Uçakta tek başımaydım. Ne Güney, ne Mine yenge, ne Güneyin eşi...
Hiç kimse yoktu. Yolculuğum çok sıkıcı geçiyordu. Bu bunaltıdan biran önce kurtulmak iştiyordum. Benim için Güneyden ayrılmam çok ağır bir duyguydu. Biraz sakinleşerek uykuya daldım.

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin