8. Bölüm Çığlık Atan Ruhun Sakinleştiren Eli

841 86 14
                                    

Arkadaşlar hızlı bölüm vermek istedim bu nedenle gördügünüz hatalar olursa bildirmenizi rica ederim ve hızlı yazdığımdan dolayı anlatımım da değişiklik var mı bilmek istiyorum yorumlarınızı esirgemezsiniz umarım :D 

Güneşin tam tepede olduğu vakit Yüzen Tufan Market alanında kibir küstah karışımı kahkahalar patlak veriyordu Wen Sheng'e daha demin kibirle dolu bir şeyler demişti. Etrafında ki kalabalık yavaşça artarken Lang Lei umursamazca kendine bakan gözlere kararlılıkla bakıyordu.

Market alanında ki herkes onlara aşağılayarak bakıyordu zaman geçtikçe aşağılanma hissi de artış gösteriyordu. Lang Lei'ye dayak atılacağı anı sabırsızlıkla ve merakla bekleyen kişiler konuşurken, azim dolu bir ses konuşmaları bölmüş market alanında ki kişileri şaşkına çevirmişti.

"Kabul ediyor musun etmiyor musun?" Lang Lei sordu.

Wen Sheng bir kahkaha patlattı. "Sen gerçekten aptalsın... Hayır sadece aptal olman saçmalık geçmiş yüz yılın en büyük aptalı olmalısın bana meydan okumak sen cidden delirmişsin eğer diz çöker ve af dilersen seni kesinlikle görmezden geleceğim bu Wen Sheng söz veriyor!" dedi yüzünde kibirden izler kaybolmamıştı.

"Diz çökmek ve af dilemek..." sönük ve titrek sesiyle sadece kendi duyabileceği şekilde tekrarladı Lang Lei.

"Ne oldu? Diz çök ve af dile yoksa seni kimse tanıyamayacak kadar döverim"

Diz çökmek, af dilemek bu kelimeler... Lang Lei kalbi içinde aşağılanma hissetti bu sanki yaralarını açma duygusu gibiydi onu kemiriyordu kalbi içinde ışık yok oluyor ve yerini karanlık dolduruyordu. sonsuz karanlık bedenini işgal etmeye can atıyordu.

"Yaşadığın hayat boyunca pişman oldun mu?" Lang Lei sordu.

"Pişmak olmak mı? neden olmalıyım pişman olan ben değil sen olmalısın."

"Güzel... Sana iyilik yapacağım bir daha hayatın boyunca pişman olmayacaksın!"

Wen Sheng; "...."

"boş bir alan, kimse olmayacak sadece sen ve ben olmalı."

Kalabalık bir iç çekti sadece ikisinin olduğu bir yerde Lang Lei'nin yere kapanıp af dileyeceğini umdular hüsran dolu bir şekilde yavaşça kalabalık dağılmaya başlamıştı. Lang Sao ve Lang Xue acınası yumruklarını sıkıyorlardı gelişimleri henüz Wen Sheng'e yakın bile denemezdi yeryüzü ve gökyüzü kadar fark vardı.

Lang Lei ve Wen Sheng oldukları yerden ayrılmaya başlamışlardı yavaş sakin adımlarla.

Lang Sao ve Lang Xue'nin delicesine önlemeye çalıştığı bu aşağılanma hissiyle, istemsizce başları yere bakıyordu bir dağ üzerlerine çökmüşçesine baskı bedenlerine vuruyordu Lang Lei uzaklaştığı her an baskı ölçülemez derece de ezici oluyordu. Lang Sao kararlılığına galip geldi ve "Gidelim" dedi. Gözleri içinde alev tutuşuyordu geriye doğru bakmaktansa ileriye doğru ilerlemeyi seçmişti kalpleri huzursuzlukla kaplıydı ama hızlıca gözden kaybolan gencin adımlarını takip etmeye başlamışlardı kimseyi aldırmadan. Ellerinde acı bir tat kalmış canlarını yakıyordu

Toplanan kalabalık kısa süre içerisinde dağılmıştı. Yüzen Tufan Marketi normale dönüyordu. kimisi olacak dövüşü heyecanla beklerken izlemeyecekleri içinde Lang Lei'ye küfürler ediyorlardı eğer ikisinin olacağı alan istemeseydi bu kalabalık için sevindirici haber olmuş olurdu. kimisi de Lang Lei'nin ufak yaralarla atlatamayacağına emindi öyle olursa da Wen Sheng onu affetmiş sayılacaktı.

Yüzen Tufan marketinde bu olay bir müddet zaman konuşuldu nereye gittiklerine ise Wen Sheng karar verecekti.

Wen Sheng Yüzen Tufan marketinde dar bir yola saptı dar yol iki uzun duvarlarla çevriliydi. Duvarlar yüzünden güneş ışınları yolu aydınlatmıyordu gün batımı'nı andırıyordu ve ıssız gözüküyordu. Yüzen tufan marketinde değil de karanlıkta bir labirentte dolaşıyormuş gibi bir his uyandırıyordu.

Evrenin HazinesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin