Bölüm 4: Reddedilemez Teklif

342 37 21
                                    

Medya: Eugen Wagner

Tobias hafifçe sendeledi. Amcam mı? Özür dolu gözlerle Lena'ya baktı.

"Be-ben-"

"Lafını unutma." dedi Lena anlayışlı bir gülümsemeyle.

"Unutmam." dedi Tobias. Oysa gülüşünün altında "Teşekkür ederim." yatıyordu. Lena ise gözleriyle çoktan önemli olmadığını belirtmişti.

Yavaşça dışarıya yöneldi. Son bir kez Lena'ya baktı. Tekrar önüne dönüp yürümeye devam etti.

Eugen Wagner. Tobias'ın amcası. Açıkçası Tobias ile çok sık görüşmezlerdi. Özellikle Sigmund'un ölümünden sonra çok daha nadir görüşürlerdi. Sadece arada bir özel günlerde arar, e-mail gönderir, veya ziyarete gelirdi. Bugün de Tobias'ın mezuniyeti için gelmiş olmalıydı.

Eugen Köln'de yaşardı. Özel bir firmada muhasebe işlerinden sorumluydu. Bir zamanlar abisi Sigmund da aynı firmanın Hannover'daki ofisinde çalışırdı. Zaten kardeşine ayrıntıları anlatıp firmaya referans mektubu göndererek kardeşinin Köln ofisindeki işi almasını sağlayan da oydu. Sigmund'un yaşadığı zamanlar iki kardeş iyi anlaşırdı. Dolayısıyla Tobias'ın da amcasıyla herhangi bir sorunu olmazdı. Tabii bunda amcasının babasıyla anlaşmasından çok onunla çok karşılaşmaması etkiliydi.

Yine de amcasının bu şekilde belirivermesi onu garip hissettirmişti.

"Tobias!" diye karşıladı onu amcası. "Tanrı'm, ne kadar büyümüşsün!"

"Merhaba amca." dedi Tobias sabit bir sesle. "Ne getirdi seni buraya?" bu sefer ton katmayı başarmıştı.

"Ne mi getirdi?" dedi amcası şaşkın bir tonla. "Yeğenimin mezuniyetini kutlayamaz mıyım?"

Tobias hafifçe gülümseyip omzunu silkti.

"Teşekkür ederim de, araman yeterliydi. O kadar yol aşmana gerek yoktu."

"Ne o? Beni gördüğüne mutlu olmadın mı?"

Tobias durduk yere kendini çıkmaza soktuğunu fark edip suratını buruşturdu. "Öyle demek istememiştim aslında-"

"Anladım, anladım." dedi amcası gülümseyerek. Gülümsediğinde enteresan derecede karizmatik yüzü çok daha çekici hale geliyordu. Ağız yapısı sürekli kendinden eminmiş gibi bir hava katıyordu. Düz kaşlarını genelde hafif kalkık tuttuğundan ukala da bir tipi vardı. Koyu renk gözleri genelde kısık bakardı. Geniş bir çenesi vardı. Sürekli kirli sakal kalacak şekilde tıraş olurdu. Açık kahve saçlarını alnının ortasının biraz daha sağ tarafından iki elmacık kemiğine inecek kadar uzun tutardı.

Aynı gülümsemeyle konuşmaya devam etti.

"Elbette seni partinden kısa bir tebrik için alıkoymadım."

Tobias merakla dinlemeye başladı. Tobias'ın ilgisini çektiğini gören Eugen hafifçe iç çekip anlatmaya başladı.

"Pekala, Tobias. Bildiğin üzere artık öğrenim hayatın bitti ve iş hayatın başlayacak. Hiç etrafına baktın mı bu konuda? Aklında bir seçenek var mı?"

"Henüz var sayılmaz."

"Tahmin ettiğim gibi. Her neyse, dinle. Buraya sana bir teklif sunmak için geldim. Bir iş teklifi için. Bildiğin üzere ben Lucitech'te çalışıyorum. Muhasebe bölümünde. Lucitech tahmin edebileceğin -veya bildiğin- üzere bir teknoloji firması. Yine bildiğin üzere Almanya'da birçok şehirde şubesi var."

"Evet, bildiğim şeyler." Tobias yüzünü buruşturdu. Amcasi çok fazla 'bildiğin üzere' demişti. Görmezden gelip devam etti. "Buradaki şubesinde babam çalışıyormuş hatta. Sen de Kö-"

TERS SAVAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin