Bölüm 10: Kitap Hakkında

240 33 23
                                    

Stephan Luciano, Lucitech'in şimdiki sahibi ve yöneticisi, yaşını iyice almaya başlamıştı ve yakında şirketin başına oğlu Klaus Luciano geçecekti. Luciano ailesi, tahmin edilebileceği üzere Lucitech'i kuran ekibin başındaki aileydi ve böylece isim hakkına sahip olan da onlar oldu. Asıl aile İtalyan olsa da, şirketin Almanya şubelerindeki hareketli kazançlar; zamanında ailenin bir kolunu Almanya'ya, Köln'e getirdi. Böylece en iyi gelir elde ettikleri yerde bulunacaklardı.

Hikaye, görünüşte böyleydi. Ancak Lucitech bir şirketti ve her şirketin olduğu gibi Lucitech'in de içindeki ufak entrikalardan ötürü bazı sırları mevcuttu. Şirketlerin doğasında vardı bu. Sırlar üstüne kurulur, bazen de sırlar içinde yok olurlardı. Ancak Lucitech en verimli zamanlarında sayılırdı. Yok olması beklenilecek en son şey olurdu.

Bu sırlardan birisinin getirisi olarak da Stephan Luciano, Eugen Wagner ile bir konu hakkında özel konuşuyordu.

"Bundan emin misin, Wagner?"

"Son derece hem de."

Luciano, saçından geç ağarmaya başlamış kısa sakalını sıvazladı. Soran gözlerle Eugen'a baktı.

"Baştan anlatabilir misin?"

"Söylediğiniz gibi evi kendim gezdirdim ve salona geldiğimizde dikkatini ilk çeken kitaplık oldu ve eline aldığı ilk kitap da Kramer'in kitabı oldu. Ancak aldıran şey kitabın gücü değildi. Bundan eminim."

Luciano emin bir tavırla başını salladı.

"Kanı, Wagner. O Sigmund'un oğlu. Sigmund da bizim bir etkimiz olmadan kitabı eline almıştı. Gerçi onda kitaba herhangi bir etki yapmamıştık. Sadece odasında görünebilir bir yere koymuştuk. Kanı gereği, dikkatini çekmişti ve okumuştu. Aynısı oğlana olmuş olmalı. Kanındaki güç, onu kitaba çekti."

"O zaman?" dedi Eugen. Ne yapılması gerektiğini soruyordu. Devamını getirmesine gerek kalmadan Luciano anladı ne demek istediğini.

"Kitabı okusun Eugen. Kendi okuyacaktır zaten. Hatta bu akşam başlamış bile olabilir okumaya. Kitap ona etki edemediği için bilemiyoruz. Ancak ben okuyacağından neredeyse eminim."

"Abim Sigmund, kitabı rahatsız edici bulmuştu. Eğer mesele kandaysa, onun sonu neden öyle oldu?"

"Abin, bir bakıma haklıydı. Kramer'in yazım şekli, yaşadıklarından ötürü duygu yüklüydü. Aşırı derecede olan bir duygudan bahsediyorum. Nefret ve öfke. Bu duygular kimi olsa rahatsız eder. Dostum Sigmund, kaliteli bir okuyucuydu. Bütün kitaplarının yarısını okusa, o yazarın hayat hikayesini sunabilecek kadar iyi bir okuycuydu. Dolayısıyla kitabın içindeki ağır duygulardan rahatsız oldu."

"Ama Tobias-"

"'Ama' demenin bir yararı yok, Wagner. Umalım ki sonları farklı olsun."

"Pekala, tam olarak ne yapacağım?"

"Bekle ki okusun, okuması bittiğinde onu karargaha getir. Kim olduğunu öğrenir."

"Ya ki-"

"'Ya' ile başlayan cümleleri sonra düşünürüz. 'Ya' dediğimiz şey gerçekleştiğinde..."

"Pekala."

"Bir hafta süre verelim. Zaten ona avukat olarak değil, olması gerektiği kişi olarak ihtiyacımız var. Kitabı okuması için bir zorlama yapma. En azından şimdilik... Okuyup okumadığını kontrol et, yeterli olur. Çocuk bizim için çok önemli."

*****

Kitabın ilk sayfasında bir fetva bulunuyordu. O dönemin papasına aitti büyük ihtimalle. Cadılık hakkında bilgi veren bir fetvaydı bu. Şeytanla iş birliği yapıp günah yollarına girdiklerinden vs bahsediyordu.

TERS SAVAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin