"Mavinin Tonu"

351 23 2
                                    

Ay evet biliyorum çok geç kaldım ama valla zor bir haftaydı. Hergün bir yazılı hocaların tribi falan derken sonunda boş gün çıktı. Bende yazayım dedim. Beklettiğim için sorry.

Söylemezsem içimde kalır

Fizik sorularının ABV !!!

********

Nazlı bana garip bir bakış atarken önümdeki bardağı tuzu yaladıktan sonra fondipledim. Beynim acil durumlar için oluşturduğu kaçış planlarından herhangi birini ararken gözüme deli gibi dans eden insanlar çarptı. Neden bizde aralarında olmayalım ki?

"Ali? Köskös oturmaya mı geldik? Hadi dans edelim!"

Ali beni hiç garipsemeden ayağa kalktığında Savaş ve Nazlı ikilisine minik bir göz kırpma gönderip Ali'nin adımlarına yetişmeye çalıştım. Ama ilk önce daha fazla cesaret için yapmam gereken bir şey vardı.

Daha fazla ve daha sert bir içki.

Aniden durup Ali'yi kendime çektiğimde hızını alamamış olmalı ki burun buruna geldik. Parfüm sigara ve alkolün kokusu genzimi yakarken daha da yaklaşmak istedim. Parfümü fazla güzeldi.
Bir içki alıcağımı söylediğimde bana onaylayan bakışlar atıp elini belime koydu. Beni önüne çekip bara doğru ilerlerken içimdeki minik kız çığlık çığlığa bağırıyordu.

Eli. Ali'nin eli. Senin çıplak belinde. Tenin tenine değiyor.

Burası sıcak mı oldu ne?

Kendime gelmek için popomu cimciklerken Ali elinde iki şişe ile bana dönüyor.

Hmmmm. Büyük oynuyoruz.

Bana içimi eriticek bir bakış atıp piste çekiyor. Bedenim bedenine yapışık sallanırken sırıtıyorum. Hodri meydan Ali Bey !

"Eee Aliş nasıl beğendin mi?"

Ilk başta alık alık bakıyor. Gözleri saniyelik dudaklarıma kaydığında yutkunuyor. Kasıntı bir şekilde cevap verirken zevkten dört köşe oluyorum. Süründüreceğim seni Ali.

"Aliş mi?"

"Evet Aliş. Hem soruyu geçiştirme cevap ver."

"Beğendim. Çok beğendim."

"Bende beğendim ya güzel mekan. Fazla kalabalık ama olsun. İt kopuk yok içeride."

Öksürüyor garibim başta. Bana garip bir bakış atıp şişeyi kafaya dikiyor. Büyük bir yudumdan sonra tekrar bana dönüyor.

"Evet."

"Sen iyi misin Ali bir garip davranıyorsun?"

Sorumu sorup bende içiyorum. Çünkü başlıyoruz.

"İyiyim ya. Şarkı sıktı biraz."

Sanki evren bunu bekliyormuş gibi bir anda şarkı değişti. Kollarımı daha da sıkılaştırarak aramızdaki bir nefeslik mesafeyide kapattım. Vücudum iyice ona yapışırken ilk göz bebekleri büyüdü ve simsiyah oldu.

Mavinin bu tonunu hiç görmemiştim.

Belimdeki kolları ile beni hafifçe yukarı kaldırıp daha da kendine bastırdığında kasıklarımız birbirine çarptı. Aynı anda yutkunurken nefesimi kulağına doğru üfledim.

"Demek oyun oynamak istiyorsun ha Gece?"

Gece mi? Daha önce bana hiç Gece diyen olmamıştı. Ki olsa bile Ali kadar güzel diyebileceğini sanmıyorum.

İstanbul İstanbul OlalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin