Geçen bölüm dalıp Alya'nın ağzından yazmışım. Bazen böyle olabiliyor. Genel olarak anlatıcı ağzından yazıcam.
Alya
Aşağıdan havuçu alıp küçük Voli'ye verdi. Hem afiyetle yiyor hemde mucizesi hakkında bilmesi ve yapması gerekenleri anlatıyordu. Ama en sonunda uykusuna yenik düştü ve Voli'nin söyledikleri ninni gibi geldi ve uyuya kaldı. Uyandığımda iki koca göz ona bakıyordu.
A: Günaydın Voli
V: Günaydın Alya! Hadi giyin. Bi de bana saklanacağım çantayı göster.
A: Tamam. Şu çantaya girebilirsin. Kahvaltıya inmem gerek. Sanada havuç getiririm tamam mı?
V: Tamam
Marinette
Uyandım rutin olarak yaptığım şeyleri yaptı. Sonra aynaya baktığında hep aynı tarz giyindiğini ve hep aynı saç şeklini yaptığını fark etti.
M:Tikki sence bugün tarzımda bir değişiklik yapayım mı?
T:Bence harika olur Marinette! Dolabında harika bir beyaz pantolon görmüştüm. Kesinlikle onu giymelisin.
M:Tamamdır, dedi ve beyaz pantolonunu giydi. Sonra üzerine yarı sırtı açık birşey giydi. Saçını da topuz yaptı. Çok güzel olmuştu. Hayranlıkla kendine aynada baktı. Çok güzel olmuştu. Sonra aşağı inip yemek yedi. Annesi yeni tarzını çok beğenmişti. Kahvaltısını bitirdikten sonra okula yürümeye başladı. Yolda giderken Alya ile karşılaştı.
A: Günaydın Marinette! Wow muhteşem olmuşsun kanka!M: Sağol. Sanada günaydın.
A: Şimdiiii geldik Alya soruşturmasına. Dün neredeydin? Adrian ile nasıl karşılaştın? Kendini rezil ettin mi? Buluştunuz mu yok-
M: Dün İspanya'ya ışınlanmakla meşguldum. Adrian ile parkta karşılaştık ve hayır kendimi bence rezil etmedim.
A: Bu işin sencesi bencesi yok Marinette. Neyse ben gidince ne yaptın?
M: Rutin şeyleri günlüğümü yazdım falan sen ne yaptın?
A: Bende yatıyodum sonra yatağa atladım sırtıma bir şey çarptı bi baktım ki-, derken küçük bir öksürük duydu. Bu voli olmalıydı. Ona bunun bir sır olduğunu hatırlatıyordu
M: Eee sonra?
A: Sonra bi baktım gözlüğümmüş. Üzerimi değiştirirken koymuş olmalıyım. Neredeyse kırılıyordu.
M: Ucuz yırtmışsında Alya sen asla yatağının üzerine bir şey koymassın çünkü hep onun üstüne zıplarsın çok garip.
A: Şeyy dalgınlığıma gelmiş işte hadi daha hızlı gidelim, dedi. Marinette bir şeyler olduğunu sezmişti. İlk önce lafı yarıda kesme sonrada yatağa bir şey koyma. Bunlar hiç Alya'ya göre değildi. Marinette en iyi arkadaşıyla kavga etmek istemiyordu. Bu yüzden bu işi kendi yollarıyla halledecekti. Ya Uğurböceği olarak ya da Marinette olarak ama ne olursa olsun bulacaktı. Hiçbirşey yokmuş gibi konuşmalarına havadan sudan devam ettiler. Sınıfa vardıklarında herkes Chloe'nin etrafında toplanmış ona bakıyordu.
C: Bu babeti (ya da masıl yazılıyorsa) bana bir prens özel tasarım olarak verdi. Kendisi tasarlamış ve kendisi yaptırmış harika değil mi? dedi Marinette babete baktı. Şu anda ayağında duran Çin'den teyzesinin hediye ettiği ayakkabının aynısıydı. Alya düşünceli düşünceli ayakkabıya baktı.
A: Ben bunu bir yerde görmüştüm sanırım bugü-
C: Ayyy nerden görcen be! Bi de yalan söylüyo terbiyesi-
M: Doğru söylüyo Chloe çünkü aynısını bu gün benim ayağımda gördü, dedi ve ayakkabısını işaret etti. Herkes Chloe'ye pis bir bakış atıp yerine geçti Nathael bile.
C: SENİ KÜÇÜK PİS ŞIÇAN! KARIŞMADAN DURAMADIN DEĞİL Mİ?! Hem zaten seninkinin sahte olduğu çok belli daha marka yanlış yazıyor, dedi Marinette ayakkabısına baktı "Duranku" gayette doğru yazıyordu. Sonra Chloe'nin ayakkabısına baktı ve düşündü "Çok pis kazıklamışlar"
M: Şeyy Chloe. "Dura" adında bir Çin markası yok. Seni çok fena kazıklamışlar. Bu ayakkabı sahte, dedi bu sefer Chloe kıp kırmızı kesildi ve sınıfı terk etti. O giderken bile fısıldaşmalar devam ediyordu. Chloe sınıftan gittikden sonra birkaç kişi Marinette'nin tarzının çok hoş göründüğünü söyledi. Okula en son Adrian geldi. Adrian sınıfa girip çantasını bıraktı. Sonra Marinette'nin yanına geldi.
A: Çok güzel olmuşsun Marinette. Değişiklik yapmak sana yaramış, dedi. Marinette yanaklarının yavaş yavaş kızardığını fark etti. Alya azcık uzakta kıs kıs gülüyordu. Marinette bir gülme sesi daha duyuyordu ama nerden geldiğini bulamadı. Kendine gelir gelmez konuşmaya başladı.
M: T-teşek-kürler, dedi zar zor Adrian göz kırpıp yerine geçti. Chloe geldi ve geldiği anda Adrian'ın üzerine atladı.
C: Adkinsss! dedi Adrian hafif sendeledi ve çantasına çarptı. Çantası yere düştü ve kitaplar dağıldı. Marinette yerde siyah hareket eden bir şey gördüğüne yemin edebilirdi. Sonra "İlk önce hayali gülüşler şimdi bu deliriyorum galiba neyse bunu sonra düşünürüz." Diye düşündü hemen çantanın yanına eğildi ve kitapları toplamaya başladı. Adrian da onunla birlikte topluyordu. Sonra Marinette tam sosyoloji kitabını alırken elleri çarpıştı ve elektirik çarptı. İkisinde ellerini avuşturdu. Sonra Marinette kitabı alıp Adrian'a uzattı.
M: Bu da son kitap.
A: Teşekkürler.
M: Önemli değil, dedi ve gülümsedi. Adrian da bu gülümsemeye gülümsemeyle karşılık verdi.
ÖNEMLİ
NEDEN BÖLÜMLER GECİKİYOR?
Arkadaşlar Wattpad'imde bir sorun var bölümleri yazıyorum yazıyorum kayıt etmiyo. Bu nedenle bu hafta gecikti. Bölümü baya bi kere yazdım.