6. Bölüm

70 8 0
                                    

*Multi:Savaş*

Sabah uyandığımda gözlerimin şiş olmasına şaşırmamıştım açıkcası. Çünkü gece pek erken yattığım söylenemezdi. Kendimi iyi hissetmiyordum. Sanırım şifayı kapmıştım. O gün okula ve dershaneye gitmeyip evde yatmayı tercih ettim. Elimde kitabım yanımda kahvem ve üstümde pijamalarımla bütün gün yatağımdan çıkmadım.

Cenk okulda beni göremeyince merak etmiş ve yanıma geldiğinde endişeli görünüyordu. Odamın kapısını çalıp girebilir miyim? Diye sorduğunda yatağımda toparlarlanıp kahvemi yatağımın yanında duran üzerinde ilaçların olduğu sehpaya koydum ve "gel" diye karşılık verdiğimde kapı açıldı. Cenk kendini yatağıma attıgında resmen zıplamıştım.

-kızım ne bu halin hayırdır?

-bilmiyorum Cenk ya sabah iyi hissetmiyordum gelmek de istemedim açıkcası.

-iyisin yani?

-iyiyim deyip gülümsedim. O sırada telefonum titredi. Mesaj gelmişti. Telefonu açıp mesaja baktığımda resmen kalp krizi gecirmek üzereydim.

Gönderen: Savaş
Neden dershanede yoktun?

Bu çocugun derdi neydi. Gerçekten umrunda olamazdım ya kesin bişey istiyece- düşüncelerimi yarıda kesen şey Cenk'in telefonu elimden hızlıca alıp mesajı okuması oldu. Gözleri büyümüştü. Tam o sırada odamın kapısı tekrar çaldı. Melis ve Esma içeriye daldığında bakışlarımı Cenk'ten ayırıp kızlara çevirdim. Esma;

-Noldu kızım ya merak ettik seni neyin var ?

-Bişey yok kızlar kendimi iyi hissetmiyordum gelmedim bu kadar. Dediğimde Esma resmen öldürücü bakışlar atıyordu. Melis ise Cenk'in elindeki telefonumdan mesajı okumaya çalışıyordu ki Cenk birden ayaga kalkıp "Bu çocuk kendini ne sanıyor ? Bulunmaz Hint kumaşı falan mı? diye çıkıştığında Melis kafasını Cenk'i onaylarcasına sallıyorudu. Ya tamam boşver klasik dengesiz Savaş işte telefonumu ver de cevap yazayım. dediğimde Cenk de Esmaya katılmış bana öldürücü bakışlar atıyorlardı. Cenk'in elinden telefonu çekip mesajlar bölümüne girdim. Savaş'a Hastayım biraz. Ne oldu bişey mi isteyeceksin? Yazdim.

Cevap hemen gelmişti. Geçen gün karşılaştığımız parktayım gelebilir misin? Yazıyordu. Şaşırmıştım ama gidecektim. Niye bilmiyorum ama gidecektim.

Yataktan kalkıp üzerime eşofmanlarımı giydim ve saçımı topuz yapıp arkamdan gelen bağırma seslerine aldırış etmeden merdivenlerden inip dısarı çıktım ve Savaş'a geliyorum. Yazdım.

Parka geldiğimde gecen seferki çardakta oturuyordu ve beni görünce ayağa kalktı.

-Hoşgeldin.
-Dinliyorum ne oldu niye çagırdın?
-Hiç öyle. dediğinde sinirlenip sesimi yükselttim.
-Ya senin amacın ne bi öylesin bi böyle ne yapmaya çalışıyorsun yeter artık ne istiyosan söyle üşüyorum eve gidecegim. diye çıkıştığımda üstündeki hırkayı çıkartıp bana uzattı. İstemediğimi belirterek kafami saga sola salladim.

-Tamam gel ben bırakıyım seni eve.

-Hayır kendim giderim ne istiyosun çabuk söyle

-Hiçbisey Selin sadece merak ettim seni görmek istedim.

-Ya sabır! Tamam gördün şimdi gidiyorum. dedim ve arkamdan attığı bakışlara aldırış etmeden eve doğru yürümeye başladım.

Bildiğimiz Savaş işte ne yaptığını bilmeyen Savaş!..

Asla Vazgeçmem.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin