1.BIR BARDAK SU ?

671 113 87
                                    

Bu bölümü ;
yazmamda bana en büyük desteği sağlayan ve biricik çayımın şekeri olan Hanimm_ay ' a ithaf ediyorum.
İyiki varsın dostum.

Yağmur damlaları montumun üzerinde isabetli kararlar almaya başlamıştı bile.
Birkaçının çoktan iç organlarımla tanıştıklarina emindim. Rüzgarsa hiç yardımcı olmayarak sırtımdaki çantayı her geçen saniye ağırlaştırıyordu. Pes etmekse henüz benim kitabima yazılma gafletinde bulunmamıştı. Yağmur a daha fazla tahammül etmemek için daha da hızlandım.

Bir an bir Brad pitt filminde yada hızlı ve öfkeli serisinde hissettiğim şu an için kaliteli bir gerçekti.
Eve varmak çok uzun sürmemesine rağmen yağmurun yardımı ile asırlar boyu biri suratıma tükürmüş gibiydi. Mubaala yapmıyorum gerçekten aynanın karşısına geçtiğimde ilk düşüncem buydu. Diğeri ise abimin nerde olduğu.

Zaten girişteki Vestiyer ile daha fazla bağ kurmadan mutfaktan geldiğini tahmin ettiğim sese doğru ilerledim. Ve inanin beklediğim kesinlikle bu değildi.

Abimi yüzmilyonlarca kez bir kızla ki ; çoğu Makyajdan dolayı solunum yapamasalarda evimizin çeşitli yerlerinde ağızlarını sömürmelerini görsemde bu pek alışık olduğum bir görüntü kesinlikle değildi.

Mutfak masamızın daha sabah üzerinde tost yediğim masanın!
Parlak sarı ve oldukça uzun olduğu her halinden belli olan, saçları poposunu kapatmaya bile tenezzül etmeyen ,bordo renk ki normalde sevdiğim bir renk bir elbise ile bacaklarını abimin beline sarmış uzun bacaklı canlıyı görünce yine de afallama sebep oldu.
Pekala daha öncede gördün hemde zilyon kez , sadece su icmekten vazgeçmiş gibi arkanı dön ve yavaşça ilerle.
Harika evet tam bir adım atıp uzaklaşcaktım ki elim tezgahın kenarındaki Sürahi ile sürtüştü. Ve mahkus kaderim espri anlayışı ile beni şaşırtmadı. Sürahinin yerle buluşurkenki sesi hala kulağımda tiz yankılar yapıyor. Abimin afallamış bir şekilde kendine gelmesi. Sarışın bayanın az önce zevkin doruklarına varmak üzereyken boğazında kalan sehvetli hevesi ve benim olayı biraz daha normal göstermeye çalışan rahat olmaya çabalayan ama bi o kadar anlamsız olan bakışlarım.

Şu an bulunduğumuz ortam penceredeki sallalan tülü saymazsak bundan ibaretti. Ilk hareket tahminim üzerine sarışından geldi. Masanın üzerinden ateşe değmişçesine kaktı. Üzerine olabildiğince çeki düzen verip salt bir utançla bana baktı önce bu sırada abim ise hala olayın şokunda bir şekilde kızı izliyordu kız bana doğru bir adım da yaklaşıp : "Bu görüntü için gerçekten üzgünüm. Ama seni gördüme sevindim. Ben Başak. " dedi. Seri bir şekilde arkasını dönüp abimin suratına sağlam bir tokat attı. Ve şok olduğum kısım komser Selim Vurgunun sadece kıza bakması oldu. Ve sarışın adının başak olduğunu bilsemde abime yaptığı şeyin sonucunda buna pek önem vermesemde afilli bir şekilde mutfaktan çıkıp park bravo olduğunu tahmin ettiğim ayakkabıları vesağlam fiziği ile evimizi terk etti.
Olduğum yerde hafif dönüp Basağın hala parfumunun kokusu taşıyan salonumuza geçtim. Gri L koltuğun yanındaki siyah deri pufa oturdum o rahatsız edici deri sesine bile odaklanmadan salona ağır ağır giren esaslı komser, kızların salya sebebi , aslan abim Selim beye tek bir bakış attım.

Elini az önce Basağın gazabına uğrayan yanağından çekmeden L koltuğun ucuna ağır ağır oturdu. Ve görmeyi beklemediğim o bakış Selim Vurgunu küçük bir çocuk tan farksız gösteriyordu.

Onun pek konuşmaya hevesli olmadığını farkettigimde ilk adımı ben attım : " Bu sefer ki sertmiş " dedim ve sırıtarak ekledim " buz torbası istermisin ? "
Önce bi baktı yavaşça kendine geldi. Yanındaki yaptığı kafama firlatirken ayağa kalktım .

KRALLAR OYNAMAZ ( DÜZENLENİYOR )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin