Evet arkadaşlar hikaye belli bir prestij kazanana kadar hergün 1-2 bölüm paylaşmayı düşünüyorum,destekleriniz için teşekkürler...
-----------------------------------------------------
Mikel:''Evet arkadaşlar ; Hepiniz neden burada olduğunuzu biliyorsunuz. Ve gördüğüm kadarıyla çoktan tanışmışsınız. Buranın amacıda buydu sizi tanıştırmak için getirdik ama sadece bugün boştasınız ondan sonra sıkı bir eğitim programı başlıyor. Çok fazla bir süremiz yok elinizden geldiğince çabuk hazır olup yola çıkmalısınız. Olası bir savaşı engellemek için yapabileceğimiz tek şey bu. Neyse gününüzün tadını çıkartın.''
Hepsi etkilenmiş görünüyordu.Uzun süren sessizliği bozan tekrar Simon oldu.
Simon:''Ee birşeyler yemeyecek miyiz? Bu adamı doyurmazsanız bir işie yaramaz.''
Tekrar hepimizi kahkahaya boğmayı başarmıştı. Galiba bu adamı sevmeye başlıyordum. Sırtına hafifçe vurarak ''Hadi koca adam gidelim de karnımızı doyuralım'' dedim.
-------------------------------------------------------
Yemekhaneye gelmiştik. Melissa karşıma oturdu o ana kadar fark edememiştim çok güzel sarı saçları ve yemyeşil gözleri vardı. Oldukça güzeldi. Onun özelliğini ilk öğrendiğim andan itibaren tek konuştuğu teknoloji dili sanıyordum.
Karşıma oturduğunda oturup saatlerce bilgisayarlardan konuşacak sanmıştım. Oysaki yanılmışım düşünülenin aksine asosyal değildi, hatta en az benim kadar sosyal görünüyordu. Ve sessizliği bozdu.
Melissa:''Selam''
Ben:''Selam''
Melissa:''Heyecanlı mısın?''
Ben:''Ne için kahvaltım mı?'' dedim. Aslında ne sorduğunu anlamıştım ama ne kadar çok gergin olduğumu görsün istememiştim.Gülerek bana baktı galiba anlamıştı.
Melissa:''Anlaşılan tek heyecanlanan ben değilim.'' Bunu dediğinde içim birazcık rahatlamıştı.
Ben:'' O kadar mı belli ya?''
Melissa:''Daha fazla belli edemezdin.'' Bunu derken yüzünde bir tebessüm oluşmuştu.
Birkaç saniye ciddi ciddi birbirimize baktık sonra birden kahkaha atmaya başladık.Bu sırada diğerleri de tepsileriyle geliyorlardı.Neşemizin sebebini merak etmişe benziyorlardı ancak Simon da gülmeye başlayınca hepsi gülmeye başlamıştı.
Dakikalarca sebepsiz yere güldükten sonra Simon tekrar sessizliği bozdu
Simon:''Ee hadi gülmek beni acıktırdı birşeyler yiyelim de gidelim artık.''
Tekrar güldük ona espri yapıyor sanmıştım ama gayet ciddiymiş.Çok ilginç bir adam neyse dediğini yaptık ve yemeğimizi yemeğe başladık.
Yemeğimizi yerken kimseden ses çıkmıyordu.Herkes Mikel'ın konuşmasını beklerken kurt gibi acıkmıştı anlaşılan.
Nihayet yemeğimizi bitirdik ama ben ekibimden uzun süredir burada olmama rağmen ben bile bilmiyordum şimdi nereye gideceğimizi. o sırada Mikel geldi.
Mikel:''Hadi eşyalarınız odalarınıza yerleştirildi. Artık yemeğiniz bittiyse eğitim alanına geçelim.''
------------------------------------------------------------
Hepimiz Mikel'ı takip etmeye başlamıştık. Ve sanırım gelmiştik. Mikel arkasını dönerek;
Mikel:'' İşte burası eğitim alanınız.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Felsefe Taşı
FantasyOnu bulduğumuz da ne aradığımızı bildiğimizi sanıyorduk, oysa ki herşeyi sonrasında öğrenecektik...