Sena ile kantine gittik ve sınıfa geri döndük.
Sınıfta aldıklarımızı yerken bir anda senayı Arda aradı. Sena "ben konuşamam" diyip telefonu hemen bana attı. Mecbur ben açtım. Ben "alo arda ben ada naaası.."derken arda "ooooo ada mı açmış benim telefonumu hemen unutulmamışız bakıyorum"diyip kötü bir kahkaha attı. Ben "arda niye unutuyummm ben sadece derslerime yoğunlaştım.."dedim.
Arda" ya kızım sen kimi kandırıyon? Sende senada ..........sınız" .
Ben " arda ne biçim konuşuyosun sen hiç böyle konuşmazdın!" dedim.
Arda" telefonu niye sen açtın bakıyım?"
Ben " arda şey sena wc de o yüzden ben açtım."
Arda " sena gelince söyle onu o kadar çabuk unutamıyorum...."
Ben " arda ben çok üzgünüm böyle olsun istemezdim. "
Arda" tamam kes sana iyi çalışmalar ADA!!!!!!"
Diyip kapattı. Sena konuşmaları duymuştu. Gözleri doldu. Ona " sakın ağlama rezil olcaz!"dedim. O sırada içeri myung soo ve jimin girdi. Jimin senanın yanına oturdu. Onlar koyu bir sohbete dalmışken bizde myung soo ile bahçeye çıktık. Myung soo derin bir sessizliğin ardından "türkiyede bi sevgilin falan varmı? " diye sordu. Bense "hayır" dedim. Myung soo bir an ciddileşti. " niçin bana yalan söylüyosun enes aşkım diye teline kaydettiğin kim o zaman?!!!!!!!!!" ahhhhhh die düşündüm. Enes in ismini silmeyi unutmuştum. Enes benim dört ay önceki sevgilim. Beni aldattığı için ayrılmıştık. Ve beni sürekli arayıp özür diliyor. Bense salak gibi unutmuştum değiştirmeyi. Şimdiyse myung soo ya ne diyeceğimi bilemiyordum. " kanka ben ondan önceden ayrılmıştım. Adını değiştirmeyi unutmuşum. " myung soo " neyse banane sanki yaaa " diyip gitti. Bensee arkasından sadece "sıçtık" diyebildim.Akşam oldu ve yattık. Şu an yatağımda düşünüyorum. Sizce kimi tabikiiii myung soo' yu.
Ertesi gün
Buse beni aradı ve şu an sınava girdiklerini söyledi.
Şuan sonucu bekliyolarmış. Sena ile uzun uzun dua ettik ve dışarı çıktık. Kapıyı açar açmaz karşımıza bir değil tam iki oppa çıktı. Ve bize " selam kızlar" dediler ve gülümsediler. Bizse dilimiz tutulmuş bir şekilde " selam " dedik. Bize "biz sizi fazla oyalamayalım. Biz sizin üst sınıfınızdanız. Yani sizden bir yaş büyüğüz. Ben minho buda woo hyun ama biz ona namu diyoruz. Neyse sizi tanıyoruz. Akşam namu ' nun evinde bir parti var. Sizide davet etmek istedik. Eğer kabul ederseniz akşam burdan yani yurdun kapısının önünden sizi almaya geliriz." sonra bana göz kırpıp " senin adın ada değilmi? " dedi. Ovvvvv myyyyy gottttttt bu çocuk çok yakışıklı diye geçiriyorum içimden. Ve biz senayla birbirimize baktık. Daha sena bişey diyemeden ben ' olur' diyiverdim. Sena bana ölümcül bakışlar atıyordu. Minho" güzel o zaman akşam sizi buradan alıyoruz anlaştıkmı?" dedi.ve ben kafamı salladım. Kapımızı kapatıp tekrar odamıza geçtik. Sena birden üstüme atlayıp " la mal öküz niye hemen kabul ettin!!!!!!!?????? Daha onları tanımıyoruz" dedi. Bense onun saçını çekerek " la başlarım. Benim bu partiye ihtiyacım var anladınmı? Koca kafa" dedim. Sena sakinleşti bana baktı. Sonra pekala deyip odadan çıktı.Akşam hazırlığı yapıyoruz. Sena çok mini bir etek giydi. Bense ondan özentilik yaparak mini bir elbise giydim. Saçlarımızı yaptıktan sonra aşağı indik. Namu ve minho bir bmw' nin içinden bize gelin işareti yaptılar. Hemen arabanın içine oturduk. Namu" selam güzel kızlar bugün çok eğleneceğiz." ve sena güldü. Tabikiiii bende. Arbadan inip süper bir eve girdik. Bu ev ammada büyüktü. Namunun eviymiş demek namu çok zengin. Vuhuhuhuhu.
Aradan biraz zaman geçtikten sonra minho önümüze iki adet soju koydu. Sena hemen " biz bunları içemeyiz bize meyve suyu getirirmisin ? Lütfen.!!!!"dedi. Senanın lafına katılıyordum. Minho gülerek iki meyve suyu getirdi. Meyve suyunu içmeye başladık. Namu senayı dansa kaldırmıştı. Bense oturmuş minho ile konuşuyordum. Taki başım dönmeye başlayıncaya kadar. Bense en son gözlerim kapanırken myung soo ve jimin in minho ve namuyu yumrukladığını gördüm. .........................
Ertesi gün
Sabah uyandığımda farklı bir yerde olduğumu farkettim. Sena yanımda uyuyordu. Eeeeeee biz buraya nasıl gelmiştik. Senayı dürttüm. Başını tutarak doğruldu. " oha biz nerdeyiz" dedi ve yataktan kalktık. Odadan çıktık mis gibi krep kokuyordu. Mutfakta masanın başında iki önlüklü adam duruyordu. Yanlarına gittiğimizde bunların myung soo ve jimin olduğunu anladık. Jimin" günaydın iyi uyudunuz mu?" dedi. Ben " bizim burda ne işimiz var!!!!" dedim. Myung soo güldü.
" hiçbirşey hatırlamıyormusun gerçekten " dedi. Bense hayır anlamında kafamı salladım. Jimin " sizi buraya biz getirdik hani partide bayılmıştınızya." dedi. Ben " ama nasıl biz sadece meyve suyu içtik" derken myung soo kolumdan tutup beni masaya oturttu. Ve " artık sus daha fazla konuşma ve yemeğini ye" dedi. Bense sadece sustum. Yemeğimizi yedikten sonra yurda döndük. Yolda minho ve namuyu gördük. İkisininde heryeri yara içindeydi......................1 ay sonra
Ebrarın ağzındanKızlar bizi gördüklerinde çıldıracaklar. Onlara koreye geleceğimizi daha söylemedik. Şu an uçaktayız bu korede ammaaaa uzak beeee. İçim dışıma çıktı. Buseye baktığımda o hala uyuyor. Ahhhh keşke bende biraz uyuyabilsem. ............
Evetttttt sonunda hayranı olduğum koredeyim.
Eeeeeee herşey güzelde biz kızlara haber vermediğimiz için onları nasıl bulacağız. Mecbur kaldık ve kızları arayacağız. Sürprizimiz tam olmadı ama olsun. Telefonu sena açtı ona açar açmaz bizi almasını söyledik. Oda çığlık atarak telefonu kapattı. Ve çok sürmeden sena ,ada ve yanlarında iki yakışıklı oğlanla geldiler. Ada üstüme atladı. " aptal sizi çok özledimmmmmm!!!!!" diyerek bizi şapur şupur yedi. Ordaki oğlanlar bizimle tanıştıktan sonra okulun yolunu tuttuk. Lannnnn bu okul ammada büyük. Busenin dili tutuldu. Bizseeeee bu güzel okulu burslu kazandık. Yuppiiiii. Ama ayşeye üzülüyorum. Onu orada yalnız bıraktık. Ama ayşenin ailesini zorluycaz ve onuda buraya getiricez.Akşam olduğunda buseyle odamızda oturuyoruz. Ve ayşeyle görüntülü konuşuyoruz. Aynı zamanda yatağın üstünde cips yiyoruz. Vuhuhuhu çok eğleniyoruz. Biranda odamıza öküz gibi biri daldı. Ama bu öküz değildi. Adaydı. Odaya girer girmez busenin yatağına atladı ve cipse saldırdı. Bi anda telefonu çaldı ve bakıp uffffff' ladı. Arayan enesti. Adaya " enes sürekli seni sordu." dedim.
Ada" BANANE!!!!!!!!!!" dedi. "Sena nerde " diye sorduğumda onun jiminle takıldığını öğrendim.........Ertesi gün
Busenin ağzından
Kantine gittim ve bir kahve aldım. Çok dalgındım. Kahveyi götürürken uzun boylu bir oğlanla çarpıştım. Veeeeee tahmin ettiğiniz üzere kahve elime döküldüüüü.oğlan " üzgünüm afedersin" diyordu. Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda bu bizim sınıftaki oğlandı. O bana " bu böyle olmaz soğuk suya tutalım" diyerek elimden tutup beni wc' ye götürdü. Oda benimle beraber gelip elimi kızlar wc sinde suya tuttu. Aslında çok utanmıştım. Etrafımızdaki kızlar bize bakıyordu. Sonrada gidip sargı bezi ve krem getirerek elimi kremleyip sardı. Sonra elini uzatıp " ben jin sen bizim sınıfa yeni gelen kızsın dimi ?" dedi. Bense " evet ben buse sınıfa yeni geldim" diyerek elimi uzattım. Ahhhhhh bu çocuk galiba hoşuma gitmişti............Sonra sınıfa gittim. Ve sena elimi o halde görünce sordu. Bense jin e bakarak "ufak bir kaza sadece " diyerek göz kırptım.
Öbür ders jin gelip yanıma oturdu. Ve bir anda sohbet etmeye başladık.................
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIGH SCHOOL MADDLY
RandomSENLİ BENLi AŞKLAR KOREDE BAŞLAR Korede geçen hayatlarının zorluklarla dolu olması ve bu hayata birde aşkı ekleyen tam beş kızın hikayesi. Bazı aşklar mutlu sonla bitmeyebilir. Bazılarıysa hiç beklemediğimiz bir anda mutlu sonla bitebilir........