Hayatım şimdiye kadar ne kadar tam gibi gözüksede hep bir yarım eksikti.Sevgisiz büyümüştüm ben.Bir ailem vardı fakat hiç bir zaman o mutlu aile tablosu yoktu.Anne, baba ,kardeş rolleri doluydu,sevgi yoktu.Yalnızdım çoğu zaman,şimdi kendim için güzel bir adım atmıştım.Ama mutluluğu tam olarak hissedemiyordum.Çünkü seni sevenler yoksa başarının bir anlamı yoktu bana göre.Mutlu olmam gerekiyordu,bunu istiyordum.Şimdiye kadar beni ayakta tutan,yaşama bağlayan hayalimi gerçekleştirmek,insanlara faydalı olmak,sevdiğim işi yapmak için ilk yapılması gereken şeye en kocamanından bir tik attım.
Evet ben,sevgisiz,yalnız ve çoğu zaman mutsuz bir kız hayallerini süsleyen tıp fakültesini kazandı,hayallerinin şehri İstanbul'a ayağını bastı.Ve bu kadar duygusallık yeter!
Çok heyecanlıyım ,içimde sanki bu şehrin hayallerimin gerçekleştiğine şahit olacağı hissi var.Şimdi evime gidiyorum.Daha seve seve yapacağım çok iş var.Çalan telefon beni yoğun düşüncelerimden uzaklaştırırken cevapladım.
"Tuğba ayaktaysan otur.Yanına geliyorum".Kendime geldiğimde cevap verdim.
"Ne,nasıl yani?!" "Yanisi evinde banada yer varmı?" "Sare sen Kayseri' de okumayacak mıydın?" "Seni yalnız bırakamazdım değil mi,hem benim ille Kayseri olacak diye bir hayalim yoktu senin İstanbul hayalin gibi." "İnanamıyorum" derken telefon kapandı. Sare karşımda belirdi.Bugün hayatımın en güzel günüydü galiba.Şaşkınlığımı bırakıp Sare 'ye kocaman sarıldım."Hadi artık evimize gidelim.Havaalanı yeterince kalabalık zaten." "Olur benim canım arkadaşım hayallerine kavuştun sonunda,ben sana söylemiştim bu kadar karamsar olma diye güneş sonunda senin tarafında." İçimi dökebildiğim,beni anlayan neredeyse tek kişiye Sare'ye bir kez daha sarıldım.Ve taksilerin olduğu tarafa yürüdük.Taksiye adresi verdikten sonra Sare 'nin omzuna başımı yasladım.Evi önünde durduğumuzda ücreti ödeyip Sare 'ye inmesini söyledim.Ama Sare hala bana baklava görmüş canan karatay gibi bakıyordu .Biraz daha sert "Sare in" dediğimde indi ve ağzı açık eve bakmaya devam etti."Aff Sare sanki bilmiyorsun bizimkilerin işe yaradığı tek konu bu zaten " "Tamam ,tamam ama şaşırmam normal sende şimdiye kadar Kayseri'de yaşıyordun biliyorsun ki özel yaptıranların dışında bu kadar güzel ev yok" "Aff Sare ağzını kapat da içeri girelim yoksa tükürük bezlerin iflas edecek sil şu salyalarını" Kapıdan içeri girdiğimizde bizi toz pembe üzerinde rengarenk yastıkları olan rahat köşe takımım karşıladı.Sare"Tıpkı hayallerimizdeki gibi"diye mırıldanırken bende ona "Bavullarımızı koyalım ,duş alıp küçük bir İstanbul turu yapalım diyorum .Ne dersin?" "Süper derim" "Banyo benim" diyip koşmaya başladım,Sare de arkamdan koşarken kapıyı kapatıp kilitledim.Yazık orda öylece kalmıştı canım arkadaşım.Kendimi suya bırakmadan önce son kez Sare 'nin intikamım kötü olacak dediğini işittim.Evet onu gıcık etmek güzeldi.
***
Duştan sonra siyah pantolon eteğimi beyaz gömleğimi giydim ve morun tatlı tonundaki şalımı taktım(multi) .Siyah deri montumu da giydikten sonra salona indim.Sare bavulu koltuğa boşaltmış ne giyeceğini düşünüyordu.Bende bavulun başına geçip ona koyu mavi ispanyol bi kot,beyaz tunik gömlek mavi şal ve sütlü kahve trençkotunu seçtim.Kıyafetleri ona uzattığımda yanağıma sulu bir öpücük bıraktı."Hadi çabuk giyin ,bende taksiyi çağırıyım".Koşarak odadan uzaklaştığında bende siyah,deri,bağcıklı topuklularımı ayağıma geçirdim.O sırada Sare merdivenlerden aşağı iniyordu,nasıl korktuysa artık ."O Sare hanım bu ne hız "derken Sare yanıma ulaştı ve koluma vurdu.O sırada vestiyerden siyah zarf çantamı alıp" hadi çıkalım "dedim .Çıktığımızda taksi gelmişti.Taksiye binip kız kulesine gitmek istediğimizi söyledim.Uzun zamandır bu kadar huzurlu ve mutlu olduğumu hatırlamıyordum.
Taksiden indiğimizde bir banka oturduk ve denizi izlemeye koyulduk.Ve öğle ezanı okunmaya başladı.Gözlerim huzuru görürken ,kulaklarımda bir huzuru işitiyordu.Bundan büyük mutluluk olabilir miydi?Sare ' ye dönüp "Huzur ,huzurumuz bizi çağırıyor" dedim ve ayaklandım.Sare 'de benimle ayaklanırken "Cami bulmalıyız."dedim. Sare'de beni onayladı.Biraz yürüdükten sonra bir cami bulmuştuk nihayet. Bayanlar bölümünden içeri girdiğimizde vakit kaybetmeden namaza başladık.
Camiden çıkarken fazlasıyla acıktığımı farkettim. Günün heyecanıyla yemek yemek aklıma gelmemişti. Sare ' ye dönüp" yemek yemeliyiz" dedim.Sare "mantıklı ,tabi açlıktan ölmek gibi bir planın yoksa"derken ona gözlerimi devirdim ve gözüme güzel bir restoran takıldı.Sare de benim baktığım yere bakarken ikimiz aynı anda "gidelim"diyip birbirimize güldük ve yürümeye başladık.Mekana girdiğimizde baya nezih bir yerle karşılaştık ve de kalabalık. Cam kenarı bir yere oturup menüye bakmaya başladım,midem kesinlikile isyan ediyordu.Garson yanımıza geldiğinde soya soslu spagetti ve fondü sipariş ettim.Sare de aynısından istedikten sonra bana dönüp "bir kerede çikolata yemeyip beni şaşırt seni şişko" dedi.Dışarda olmasak dil çıkartabilirdim.Herkes fabrikadan çıkmış gibi zayıf olmak zorunda değildi ayrıca bende şişko sayılmazdım giydiklerim yakışıyordu fakat ne yazık ki manken gibi olduğumuda söyleyemezdim,çikolataya zaafı olan biri zayıf olsa bu birazda şov olurdu bence.Sare 'ye dönüp "Önce biraz eğlenelim sonra gerekirse aynanın karşısında ağlarız" derken siparişlerimiz geldi.Garson gittikten sonra Sare
"Aynanın karşısında aglarken Soro bono nodon dordormodon demede Tuğba"dedi.Bende ona
"Sus da yemeğini ye"deyip gözlerimi devirmekle yetindim.
Bu açlıkla yemekler kısa sürede biterken Sare ye
"Artık gidelim.Ben bir lavoboya gidiyim çıkarız" dedim. Sare "ben taksi işini ve hesabı halledeyim.Sonrada dışarda seni beklerim ,biraz hava alayım"dedi.Bende onu onayladım.Lavobodan çıktıktan sonra kapıya yöneldim.Sonra parmaklarımın arasına parmaklarını kenetleyen bir el Sare mi diye baktığımda en az dizilerde izlediğimiz oyuncular kadar yakışıklı bir yüzle karşılaştım aff Allahım ne diyorum ben kendime geldiğimde elerimi çekmeye çalıştım buz gibi bakışlarım eşliğinde fakat elimi kurtaramadım benimkine oranla kocaman ve güçlü ellerdi,kutarmam mucize olurdu zaten "bırakır mısınız?" "üzgünüm bırakamam" derken gözlerim Sare yi aradı ve bir kameradan fotoğraf çekildiğini belirten ses duyuldu.Ardından tanımadığım adam yada gerizekalı mı demeliyim bilemiyorum beni bir arabaya sürükledi .Arabanın ön koltuğuna beni sahte ve emreden bir kibarlıkla yani zorla oturttu.Sonunda Sare ile gözlerim buluşurken araba çoktan hareketlenmişti.En son Sare 'nin korkulu gözlerini ve magazinci diye tahmin ettiğim kişileri görebildim.
Bu benim ilk kitabım sayılır.Daha öncede denedim ama okunmayınca sildim.Anlayacağınız daha çok acemiyim.Eğer bölümü beğendiyseniz o yalnız ,renksiz yıldızı turuncuya boyarsanız iyi olur.Beğenmediyseniz yorumda yanlışlarımı söylemeniz benim kendimi geliştirmemi sağlayacaktır.Şimdiden teşekkür ederim.😊😊😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANIMDA SEN OLMAYINCA
RomanceMutsuz ve sevgisiz bir hayata sahip birinin nasıl toz pembe hayalleri olabilirdiki?? Kapkaranlık ,umutsuz , hiç bir zaman mutlu olamayacağınızı sandığınız hayatınız ya size koskocaman bir sürpriz hazırlıyorsa? Hayattan hiç bir beklentisi olmayan, mu...