19.BÖLÜM: "CEHENNEMİN KARA ZİNDANI"

77.4K 2.2K 61
                                    








MIIA, Dynasty

MIIA, Dynasty

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.










19.BÖLÜM: "CEHENNEMİN KARA ZİNDANI"


Her insanın içinde en derin arzularını gömdüğü kara bir kutu vardır.

Kara kutunun içine tıkayıp günden güne daha da büyütülen hisler; insanın en büyük düşmanı belki de insana en çok yara veren şeylerden biridir. Buna rağmen ders almayız; hislerimizi, bizi daha da yaralayacak kadar büyütürüz.

Buz tutan kalbimin Emre'den sonra asla kırılamayacağına inanıyordum. Sanki biri kalbime bir ateş tutsa, o buzlar erimeyecek gibi hissederdim fakat oldukça yanıldığımı biliyordum. Hiç ummadığım bir anda, kalbimin buzlarını eriten bir adam hayatımın tam merkezine yerleşmişti.

Aramızda; günden güne daha da güçlenen bir bağ vardı.

Efkan Demirel dışarıdan ne kadar sert gözükürse gözüksün bir insanın kalbini fethetmeyi çok iyi biliyordu yoksa benim taşlaşmış kalbimi lav dökse bile eritemezdi.

Çok mu karamsar düşünüyordum? Düşündüğüm her kötü hissin bana daha da zarar verdiğinin bilincindeydim buna rağmen beni paramparça eden hislerimden kurtulamıyordum. Oysa koca bir ateşin ortasındayken nasıl olur da beni dibe çeken hislerim yolunu şaşırmazdı?

Hislerim ateşten besleniyor olabilir miydi? Etrafımda ateşten oluşmuş kocaman bir çember vardı. Alevler bana yaklaşıyordu, kendimi geri çekiyordum fakat içimde büyüyen bir kaos hiç korkmadan alevlere saldırıyordu.

Dudaklarımda sıcacık bir baskı vardı. Gözlerim kapalıydı, kulaklarımı sağır edecek kadar yüksek bir ses vardı. İnsanların çığlıklarına sanki kulaklarım kapanmıştı, düşünebildiğim tek şey sadece şu an Efkan'ın belimdeki elleri ve dudaklarıma baskı uygulayan dolgun dudaklarıydı.

Utanç çoktan yüzüme tırmanmış, izlerini yüzümün her zerresinde bırakmıştı. İri eli aç bir kaplan gibi yine belimi kavrarken dudaklarını, dudaklarıma sıkıca bastırıp diğer elini saçlarıma koydu. Alt dudağımı, dudaklarının arasına alırken kalbimin atışlarının kulaklarıma vuruşunu hissediyordum.

Sıcak öpüşü, nabzımı hızlandırıyordu.

Toy ve tecrübesiz bir insanın verebileceği kadar tepki veriyor, ona ayak uyduruyordum. Panikle titreyen ellerimi koyacak bir yer aradım fakat son çare saçlarının arasına daldırıp, dolgun saçlarını parmaklarımın arasına geçirmek oldu. Dudaklarının hafif kıvrıldığını hissettim. Ateşten bile sıcak nefesi dudaklarımın üzerinde dans ederken, beni benden alıp götüren heyecanım; dudaklarını, dudaklarımdan çekmesiyle yok oldu.

Gözlerim kapalıydı. Açsam; kömür karası gözlerin, gözlerimi delip geçecek kadar arzu dolu bakışlarla bana baktığından emin olacaktım ama içimdeki cesur yanım oldukça şişmişti ve hislerim cesur tarafımı bir balonu patlatır gibi söndürdü.

Kırık Kalpler SokağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin