His edememek

60 1 0
                                    

                               Acıtıyor
Bu konu başlığını artık hissetmeyen insanlara adıyorum.Bundan tam 1 saat öncesinden  kadar hissetmemeye başladım,Bu böyle birşey değil bu gerçek birşey.Acıyı onunla bulmamıştım tabi ama acıtıyordu.
sahi geçermiydi içince?
Sanırım geçecek içinde yer edince.
Hiçbir zaman bizim gibi güzel sevenler sevilmedi okurlarım,hiçbir zaman seçemediler iyi olanı.
Bu şey gibi;Pazar'da domates seçersiniz,iyi olanları bırakıp kötü olanları alırsınız.
Nedeni basit dışarıdan mükemmel gözüküyordu.neyse;
Elinize geleni poşete atar evin yolunu tutarsınız , dolaba yerleştirirsiniz Birgün ihtiyacınız olduğunda elinizi attığınızda poşete hepsinin içinin çürük olduğunu ezik büzük olduğunu görürsünüz öylece çöpe atarsınız.
Dışına bakarak bu mükemmel dediğiniz insanlarla kısa sürede ilişkilerinizin bitmesinin nedeni bu. Çünkü içine dikkat etmediniz,onu tanımak istemediniz,çünkü dışarıdan bakıldığında mükemmeldi.
Sizde böyle kaybettiniz.
Yüreği güzel insanları bırakıp.
Neyse işte bırakın gitsin,
Canınızdan değerlimi?
Gerçi canımızı da bırakmıyorlar,hiçbirşey yapmayıp uzaktan uzağa her bir adımlarında
Canımıza okuyorlar.
Bir bakış,bir güler yüz.
Bunu size Nasıl anlatacağım konusunda büyük endişelerim var.
Kalbimiz kesildi,
Can'ımız kesildi,
Hislerimiz kesildi,
Fakat kanımız akmadığı için kimse göremedi...

Özlemek diye bir şey var bir de.
Sadece görmediğiniz de özlüyorsanız bu daha büyüktür acılarınız arasında.

Hissiyat bir bıçaktı,milyon tane bıçağın arasında sadece seni hisettim; ve bu inanılmaz acıttı.

Kalbinizin sesi size"herşeyi bırak ve sev" diye bağırırken onu susturmak ve olgunlukla uzaklaşmak da , bu Nasıl tarif edilir gerçekten bilmiyorum.Düşünceleriniz,hayalleriniz,
kalbinizin sesi devam ederken,onları dinlememek sizin aptallığınız değildi elbette.
Karşınızdaki ne kadar sevmez ise o kadar duymuyorsunuz sesleri.İstiyorsunuzki kendi kalbimin sesini değil,karşımdakinin kalbinin sesinin bana olan bağırtısını dinleyeyim.
Bu acıtır,
Fakat karşınızdakinin kalbinin sesi,
Başka birine amansızca çarpıyorsa eğer,;
Dünyadan soğutur işte bu,
Bir nebze uzaklaştırır işte,
Kalbiniz ve fikriniz;
Sizden tamamen uzaklaşır.

Bilerek yaktığınız bu yüreğimde,siz yer alıyordunuz. Kusura bakmayın ki kendinizi yakacak kadar aptaldınız;
Benden gidişiniz mükemmel oldu bayım,fakat sizden gidişimi sormayınız;zira o mümkün değil.

Oğuz Atay söylemiş; ANLAMIYORUM OYUN NEREDE BİİTİYOR,NEREDE BAŞLIYOR HİÇ ANLAMIYORUM.

Anlamıyordum,nerede yaşamaya başlıyorduk,yada nerede ölüyorduk hiç anlamıyorum.
Bize kim kıyıyor du?
Bile isteye mi yapıyorlardı?
Hiç anlamıyorum.
Ne güzel gözleri vardı;
bana bakarken güzel olan.
Oysaki onlar başkasına öyle baksa,dayanamazdım bu acıya.
Yada kalamazdım başka bir limanda,
Uyuyamazdım yatağımda,
Diken olurdu her bir yerime batardı Canımı acıta acıta.
Yaşamamış gibi anlattığıma bakma.
Yaşattılar,
Yaşamadığım acı kalmadı derken,
Bıçak gibi yine saplandı.
Hissetmedim ama ,çok fazla hissedemedim.

"Seni gördüğüm ilk an,yüreğim ağzıma gelmişti;keşke o Zaman tükürseydim"

Ve birde dokunmadan özlemek var işin içinde,
Bir gece uyanıyorsun ve miğdenin içinde milyonlarca bıçak olduğunu hissediyorsun.
Miğdene zoraki girmiş milyonlarca bıçak.
İsterdik ki o miğdenizde kelebekler,
Yani ne biliyim mutluluktan beliren şeyler olsun.
Fakat hayat o kadar masum değil,o kadar mutluluğu siz yerine başkasına sunuyor.
Onun baktığı her yer değerleniyor gözünüzde.
Bir başkası görse "bunu mu sevdin" diye yakınıyordu,biliyorum. Çünkü senin gözünden göremiyorlardı.
Senin gözünde onun soluduğu hava bile önemliyken bir başkasının eleştirisini duymuyordun.
Aslında buda güzel birşeydi.
Senin gözünden görmemeleri sevindirici.
Görselerdi herşeyin boktan olduğu bu hayatta,
Bir nebze daha düşünceleriniz artardı.

"Kim harcıyor du seni,ben her zerrene muhtaçken."

Eğer beni anlamak istiyorsan, gölgene bak. o kadar sana yakın fakat sana asla ulaşamayan, gölgene bak;o kadar yakın o kadar uzak. seni izleyebilen sürekli etrafında olan ama sana dokunamayan.

Geceyi ettik yine saatin kaç olduğuna bakmaya mecalim yok.
satırlar,
İnanın çok dolduğum sırada bana eşlik eden en yakın arkadaşlarımdır.
Kuşkusuz bunları okuyanların olduğuna eminim.
Bu acıyı kuşkusuz yaşamak isteyenlerden de tabi.Geceleri sabaha katıp yazdığım her bir kelimeyi okuyanlar,inanın onların kimseye anlatamadığı büyük acıları vardır.
Çünkü bilirler,kimsenin onları anlamayacağını.
Anlatırlar anlatmasına da,o anki iç acısını hiç tarif edemezler.
Bilirim acısını.
Kafanızdan başlayarak vucudunuza yavaş yavaş dağılan bir ağrı oluyor,
Halsizleyorsunuz,
Hissizleşiyorsunuz.
Peki bana kendini yazdıran kim bu saatte?
Ne yapıyor?
Ben burada gecemi sabaha katıp satırlarıma onu anlatırken;o gönlündeki insanla geceyi sabaha katıp neler konuşuyor?
"Acıların tarifi olmaz" derdi annem.
"Pul biberin bile acısını tarif etmeye kalksan tıkanır kalırsın" derdi.
Bazen canımın durduk yere acıdığını bilirim,ve hangi acım yüzünden olduğunu seçemediğim Zaman'lar oluyordu.
Nasıl gidilir buralardan?
Hangi yol unutturur herşeyi?
Bunları düşünmekten yaşamayı yarım bırakmak kadar abest birşey olabilirmi?

Yanıyorduk;belki dumanımız tütmüyordu,ama içten içe bitiyorduk.
Ve bunu kimsenin fark etmemesi dışının farklı içinin farklı olması,seni uçuruma sürükleyecek sebeplerden dir.

Hayat tabikide size güzel şeyler sunmuyor,fakat bizim iyi şeylerde de gözümüz o olmayınca olmuyor.

Geçen bir 70'lik rakıyı oturup tek başıma içtim.
Dertleştik biraz,o bana beyazından bahsetti,ben ona siyahımdan.
Ve ekledi "seninle oturup bir beyaz içemeyecek,cesaretsiz insanları sevme.Ben senin karanlığını bir müddet aydınlatırım,fakat o insanın bana ihtiyacı yok."

Aydınlatmıştı beni,fakat onu sevmemek konusunda anlaşamamıştık bir türlü.

"Her insanın en güvendiği aynası kalbidir,kimi Zaman konuştuklarıyla,kimi Zaman yaptıklarıyla,kimi Zaman'da yaşattıklarıyla;
Aslında kalbimizdeki güzellikleri yansıtırız aynaya"

Benim aynam ol istemiştim,bana en yakın ol.

Ne kadar istiyoruz,bitmek bilmeyen arzularımız ne kadar da diken oluyor biz insanlara.
Sevmek harika birşey olduğu halde neden korkuyor insanlar.

Yine mi Can'ımız sağ olsun?

İMKÂNSIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin