じゅうはち

12.1K 882 353
                                    

JjeonKookk: Bugün cumartesi!!!!Sonunda!Bugün kaça kadar çalışacaksın?Biraz takılırız diye düşündüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

JjeonKookk: Bugün cumartesi!!!!
Sonunda!
Bugün kaça kadar çalışacaksın?
Biraz takılırız diye düşündüm.

HaeSoulll: Bugün öğlen beşe kadar çalışacağım ve kesinlikle takılmalıyız.
Beni hep uykulu ve yorgun arabana bindirdiğin için bebeğimle ilgilenemiyorum.

JjeonKookk: kkk
Seni iş çıkışında alırım.
Her zamanki yerde olacağım.
Görüşürüz.

HaeSoulll: Görüşürü~z
Ben gelene kadar bebeğime iyi bak.

.
.
.

Hae Soul bugün Jungkook ile olacağı için normalden daha şık giyinmiş ve makyaj yapmıştı ama tabi iş yerinde koşuşturup terlediği için makyajı bozulmuş ve özenle yaptığı saçları dağılmıştı.

'İyiki yanımda makyaj çantamı getirmişim.'

Diye düşündü giyinmek için personel bölümüne girdiğinde. Giyinip çıktıktan sonra alışveriş merkezindeki tuvaletin birinde makyajını düzeltip eski haline getirdi ve ardından saçlarını açıp havalandırdı ve salladı. Eskisinden daha iyi gözüken saçlarına gülümseyerek baktı ve eşyaları çantasına koyup eteğini düzeltti.

Alışveriş merkezinden çıkıp otoparka yürürken zıplamamak için kendini zor tutuyordu.
Biraz yürüdükten sonra Jungkook ve bebeğini her zamanki yerden biraz daha ileride görünce hızlandı ve yanlarına ulaştı. Elini yine arabanın üstüne koydu.

"Selam Parasıçan." Dediğinde, Jungkook arabadan ayrılıp ona gülümsedi ve ardından biraz geri çekilip Hae Soul'ü baştan aşağı dikkatlice süzdü. Onun bakışlarından rahatsız olan Hae Soul yerinde kıpırdandı.

"Vücudumda bir şey mi arıyorsun?" Diye sordu.

"H-hayır, sadece normalden daha sevimli gözüküyorsun. Sen makyaj mı yaptın?
Benim için mi?" Dediğinde, Hae Soul telaşlandı.

"Hayır tabiki de! Bebeğim için hepsi. Beni hep çirkin bir haldeyken gördü bende ona gerçek Hae Soul'ü göstermek istedim. Kapıyı aç artık." Diye hızla konuştu ve arabanın kapısını açmaya çalıştı.

Bu çocuk neden onu böyle etkiliyordu?

Jungkook gülerek anahtarla kapıyı açtı ve kendisi sürücü koltuğuna geçti.
Yanına oturan Hae Soul çantasıyla bacaklarını kapatmadan önce gözleri bacaklarında takılı kaldı ama kız fark etmeden bakışlarını karşıya dikti. Aradığı şeyi görmemesi onu mutlu etmişti.

"Nereye gitmek istersin?"

"Bilmem. Hava güzel, güzel bir yere götür bizi."

Jungkook, Hae Soul ikisinden biz diye bahsettiğinde heyecanlandığını hissetti.
Aynı şekilde Hae Soul'de ikisinden biz diye bahsettiğinde kalbinin hızlandığını hissetti.

"Peki, o zaman gidelim." Dedi Jungkook ve arabayı çalıştırdı.

İlk on beş dakika konuşup güldüler ve sonra Hae Soul konu değiştirdi.

"Senin şu kızla nasıl gidiyor? Seni fark etti mi?"

"Bilmiyorum. Peki senin şu aklından çıkmayan çocuk?"

"Hiç sorma, başka birini seviyormuş."

"Üzüldüm."

"Bende senin için üzüldüm. Elbet seni fark eder. Fark edilmeyecek gibi değilsin çünkü." Birkaç saniyenin ardında Hae Soul dediklerini fark etti ve hızla ekledi.

"Yani çünkü senin bir Range Rover'ın var ve uzunsun. Müzik açsana."

Jungkook gülerek radyoyu açtı.
Eşlik ettikleri iki şarkı sonra Jungkook arabayı park etti ve arabadan indiler.
Hae Soul eteğini düzellikten sonra onu izleyen Jungkook'un yanına geçti ve birlikte yürümeye başladılar.

Yürüdükleri yol yeşil ve taşlıydı bu yüzden Hae Soul etrafı izlemeye dalmıştı, Jungkook'ta onu.

Biraz yürüdükten sonra bir banka otordular ve Jungkook, Hae Soul'a döndü.

"Sana söylemem gereken bir şey var.
Ben, şey geçen gün sana bahsettiğim kız, o sendin. Senden hoşlanıyorum ama senin başkasından hoşlandığını da biliyorum, sadece içimde tutmak istemedim ve eğer istemezsen duygularımı yani anlarım." Dedikten sonra ellerini önünde birleştirip Hae Soul'ü bekledi.

Hae Soul bu ani itirafın karşısında hem şaşırmış hem de mutlu olmuştu tek sorunsa duygularını nasıl dışa vuracağıydı. Çünkü eğer şimdi ağzını açarsa çığlık atacağından korkuyordu bu yüzden Jungkook'un ellerimi tuttu ve gülümsedi ardında da gergin bir şekilde oturan çocuğa sarıldı.

Kollarının altında gevşeyen Jungkook kollarını kızın beline sarıp iyice sarıldı, kaybetmekten korkarmışçasına.

O halde biraz kaldıktan sonra ikiside bankta arkalarına yaslandı ve Jungkook, Hae Soul'ün kafasını göğsüne yaslayıp kolunu kızın omzunun etrafına sardı.

İKİ BÖLÜM SONRA FİNAL!!!

The Boy Who Drive Range Rover .JJK. 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin