4

105 5 0
                                    


"Sana da böyle bir oda vereceğimden hiç şüphen olmasın" ağzım kulaklarımda "Sevindim"dedim. Gülümsedi,"Hadi gel otur şöyle konuşalım seninle" dedi. İşaret ettiği kumaşı ipek koltuğun birine o birine de ben oturdum. "Anlat bakalım neden buradasın? " dedi. "Aslında askerlerinizden birine yolumu kaybettiğimi söyledim ama öyle değil" Tanrıça merak dolu gözlerle bana baktı. "Peki ya nasıl? " bir süre sessiz kaldığımı fark edince , "bana karşı rahat ve dürüst olabilirsin, Tanrıça olabilirim ama duygularım var, seni anlarım korkma" dedi.


Gülümsedim.

"Olayın aslı şu, ben evi terk ettim, eminim şu an beni arıyorlar, meraktan ölüyorlar ama inanın bu benim umrumda değil. Evde mutsuzdum herkesten, her şeyden nefret eder olmuştum. Aynaya baktığım da kendimden iğrenmek beni mutsuz ediyordu. Bende eşyalarımı topladım ve evden kaçtım. Uzun yollar kat ettikten sonra karşıma bu dağ,veya dağa benzeyen yer çıktı. Geceyi burada geçirmeyi düşündüm ve buraya sığındım, sabah gidecektim zaten. İçeri nasıl girdiğimi merak ediyorsanız, askerleriniz uyuyordu, fırsat bildim ve içeri girdim yanlış bir şey yapmış isem af ola, hemden giderim buradan. Söylediğim gibi sabah gidecektim zaten " Dedim.


MART TANRIÇASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin