Dünya'nın neresinde olursanız olun ayrılık sizi yakaladığında çaresiz kalırsınız. Ya kırılgan birine dönüşürsünüz ya da acımasız... Kırılgan birine dönüşürseniz, alıngan biri olursunuz. Acımasız biri olursanız kimseyi tanımazsınız.
"Saçmalıyorsun,babamın öyle işleri olmaz." dedi tereddüt ederek Irmak ama en ufak fikri yoktu. Görkem gözlerini kısarak "Benimde babamın bir ilgisi yoktu." Dedi. "O tür işlerle uğraşmanın bir önemi yok. Tek istedikleri sahip olduklarından daha fazla para." Irmak sıkılmıştı. Saat çok geç olmuştu. Tek istediği uyumayı ama tanımadığı biri ona babasının intihar etme sebebini,Irmak'ın babası da bu sebepten ölmek istediğini söylüyordu.
"Tamam" dedi nefes vererek "Babanın neden intihar ettiğini araştır, o zaman gerçekle yüzleşirsin zaten" Dedi Irmak çok yorulmuştu.Evinin önüne gelmişti, anahtarları arıyordu. "Ne kadar çok posta gelmiş..." Irmak başını kaldırmıştı hala anahtarı arıyordu. Yüzünü ekşitti, "Geçmiş olsun mesajlarıdır." Görkem eline alıp "Baksam problem olur mu senin için? " dedi Irmak başını iki yana salladı ve sonunda anahtarı bulmuştu. Derin bir oh çektikten sonra kapıyı açtı tam da içeri gel diyecekken Görkem " Irmak üzgünüm ama bunlar haciz mektupları" Irmak eline aldı kağıtları ve "içeri gel" dedi homurdanarak.
"Babam ne ara bu kadar borç yapmış. Hepsi de bi holdinge olan borcu..." Irmak sormak istemediği bir soruyu sordu. " Senin baban da mı? " devamını getiremedi. " Aynı holding mi ?" diyebildi. Görkem usulca kafasını salladı. "Sen ne yaptın? " dedi kafasını kaşıyarak. "Ödedim." Dedi acı bir gülümsemeyle Görkem. Irmak öne dökülen saçlarını kulağının arkasında yerleştirdi. "Üzgünüm şöyle sormalıydım sen şimdi ne yapacaksın ? " dedi. Görkem "Bende onları üzeceğim. "
"Günaydın!" Diye bağırdı minik bir ses. "Bana gün aymadı." Dedi boğuk bir sesle. "Biraz daha erken yatarsan sana da gün ayacaktır Efe. " dedi. "Bakın arkadaşımla tanıştırayım, adı Irmak." Küçük kardeşini işaret ederek "Mine." diğer kardeşini göstererek "Efe." dedi. Irmak"Merhaba," dedi gülümseyerek. Görkem ellerini birbirine vurarak "hadi kahvaltı yapalım. " dedi.
Ne yapmak istediği hakkında en ufak bilgisi yoktu. O kadar borcu nasıl ödeyecekti? "Şimdi bir bakalım" dedi ve elindeki dosyasının sayfalarını çevirerek "O dosya ne ? " diye sordu Irmak. "Keskiner holdingin geçmişi. " Irmak şaşkınlıkla "Ne yani bu kadar kolay mı geçmişini bulmak ?" Görkem "Hayır tabiki de ama ben baya araştırdım. " dedi gülerek. Irmak kafa salladı. "Şimdi ne yapacağız ?" Görkem "Çok acelecisin bir holdingi bitirmek istiyoruz basit mi sence? Türkiye'nın en iyi üçüncü holdingi. Boru değil. " dosyaya bakmaya devam etti. "Bu iş çok zor" dedi bıkmışçasına. "Kesinlikle." Irmak ayağa kalktı. Baştan beri ne kadar saçma olduğunu biliyordu zaten hayal aleminde yaşamıyordu nihayetinde "Ben yapamayacağım." Görkem gözlerini kırpıştırdı "Emin misin ? " dedi. "Görkem bu imkansız." "Ben bu borcu ödeyip yeni bir hayata başlamak istiyorum. " dedi. Yorgundu çok yorgundu. Henüz mükemmel bir holdingi alt üst etmeye gücü yoktu. "Tamam ama şunu unutma o borcu ödemeye çalışırken zaten hayatın bitecek ."
Üzmüştü yada bir saniye kırmıştı. En son isteyeceği şey buydu insanları kırmak çünkü bir sonraki sefere parçalar eski yerde olmuyordu. Görkem zaten borcu ödemişti onlarla işi bitmişti. Hala neden intikam peşindeydi ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ceza
Kısa Hikaye"Biz bu yola çıktık ama..." sözünü böldü "Aması filan yok çıktık işte. Bilirsin amadan sonrası felakettir." dedi.
