8. Bölüm~İntikam

80 4 5
                                    

Medyada Meriç ♥ (Kim olduğunu ilerleyince anlarsınız)

Bora karakterimiz "CAMERON DALLAS" olmuştur.

{Düzenlendi}

Donmuş bir vaziyette Hande malına bakıyordum.

"Sıkıldığğmm amağğ" diye cırladığında Çiğdem, ona en sert bakışımı gönderdim.

Can yavaş yavaş ilerleyince gözlerim doldu. Birden Bora, ortadaki şişeyi Hande'nin kafasına attı. Can'a dönüp gözüne yumruk attığında sinirle salondan çıktı. Zeynep'e "intikamımı alın" bakışı attım ve Bora'nın peşinden koşmaya başladım.

Gökçe'nin ağzından

Zeynep, Berra'nın attığı bakışı anlamış olacak ki bana dönüp göz kırptı. Sinsice sırıtıp Hande'ye döndüm. Mal mal etrafa bakınıyordu.

"Neyse, Berra olmadığına göre şişeyi ben çeviriyorum." Dedi Hande.
》》》》》》》》》》》》》》》》

Birkaç tur sonunda Hande ile benim aramda durmuştu.

"D mi C mi?"

"Tabiki cesaret diyeceğim. Birileri gibi önce gözümü doldurup sonra kaçmam ben" dedi.

Sinirle kızlara döndüm. Nimet saldıracakken Zeynep bir hamlede tutmuştu ikizini.

"Peki bayan cesaret. Bakalım dediğim şeyi yapabilecek misin?"

Sinsice sırıtıp bizimkilere göz kırptım.

"İlerdeki makası al ve saçını kes"

Gözleri dehşetle büyürken zaferle sırıttım. Hande asla saçlarına kıyamazdı. Tarak bile sürmeye korkardı. Arda kulağıma eğilip:

"İşte benim kızım." Dediği şeyle gözlerimi açıp ona baktım. Birkaç saniye sonra sırıtmaya başladım. O da gülünce utançla başımı yere eğdim. Sonra Hande'ye dediğim şey aklıma gelince ona döndüm.

"Hadi lan seni mi bekliyeceğiz?"

Gözleri dolu dolu makası almaya gitti. Makası saçına tuttu ve büyük bir bölümünü kesti. Ona zaferle sırıtırken makası yere fırlatıp koşarak çıktı.

Bizimkilerle yumruk tokuşturup kahkaha attık. Berra'nın intikamı alınmıştır.

Berra'nın ağzından

Bora'nın peşinden giderken arkasından da bağrıyordum. Ama beklemiyordu hayvan.

"Lan yeter lan"

En sonunda durdu bana döndü.

"Ne var Berra?" Sesi sert çıkmıştı. Afallasam da belli etmedim.

"Neden çıkıp gittin?"

"Asıl sen neden o itin seni öpmesine izin verdin?" Diye bağırdı.

"Lan dondum kaldım ne yapsaydım? Ben hayatımda böyle şeyle karşılaşmadım. Ne yapacağımı bilmiyordum."

"Neyse ne işte."

Sorumu cevaplamamıştı. Bu sefer ben bağırdım.

"Asıl sen niye çıkıp gittin? Ortalığı karıştırıp çıkıp gitmek o kadar kolay mı?"

Birden kolumdan tutup arabasına sürüklemeye başladı. Kolumu kurtarmaya çalıştım.

"Ya bıraksana beni hayvan. Ayı gücü mü var lan sende?"

Arbanın önüne geçip kapıyı açtı ve tabir-i caizse beni fırlattı. Öküz mübarek.

Arabaya binip sürmeye başladı.

"Nereye gidiyoruz lan?"

"Çok konuşmada evin adresini söyle"

"Hangi evin?" Bana "ciddi misin?" Bakışları atarken ben de ona "hayır Berrayım" bakışı attım.

"Senin evinin adresi!"

"Ne yapacaksın lan benim evi? Gece gelip soyacak mısın?"

"Gerizekalı seni evine bırakıcağım"

Dayanamayıp evin adresini söyledim. Başımı cama yaslayıp gözlerimi kapattım.

♡♡♡♡♡♡♥♥♥♥♥♥

Araba ani bir firenle durunca gözlerimi açtım. Evime gelmiştik. Arabadan inecekken başımı çevirdim. Gözlerimi kapayıp hızlıca Bora'nın yanağını öptüm.

"Teşekkür ederim. Her şey için"

Gülümsedi. Arabadan inip el salladım. Eve girince kendimi banyoya attım. Duş aldıktan sonra kızları arayıp haber verdim. İntikamımı almalarını anlattıklarında gülüp teşekkür ettim. Daha fazla dayanamayıp gözlerimi kapattım.

1 hafta sonra

Partinin ardından tam 1 hafta geçmişti. Bora'yla konuşuyorduk. Beni güldürebiliyordu. Bu arada Batu bizim okula gelmişti. Kanka olmuştuk. Beraber bol bol kola içmiştik. Milleti sinir etmiştik. Yaşasın kötülük.

Şimdi de bizim kızlarla salonda oturmuş abur cubur yiyorduk.

Gökçe hunharca cips yiyordu. Onun bu haline gülerken bizimki de farksız sayılmazdı. Ben 2 şişe kola bitirmiştim, Zeynep 10 paket şeftalili jelibon yerken, Nimet de çikolataları mideye indiriyordu.

Biz böyle gülüşürken kapı çaldı. Koşup kapıyı açtım. Karşımda benim kopyam gibi görünen, tahminimce benden 2 yaş küçük olan yakışıklı bir genç duruyordu.

"Ben Meriç Doruk Sezer. Berra Bengüsu Sezer'yı arıyorum da evde mi?"

Birden beynimde şimşekler çaktı. Ben erkek kardeşim olduğunda adını Meriç koymak isterdim. Ailemde Doruk koymak isterlerdi. Annem hamileyken kaza geçirmişti ve bebek düşmüştü.

"Hanımefendi iyi misiniz?"

Kafamı salladım ve cevapladım sorusunu.

"Berra Bengüsu Yazıcı benim"

Çocuğun gözleri parladı ve bana sarıldı.

"Abla... Abla seni çok özledim."

Şaşkınlığımı bırakıp bende ona sarıldım. Beraber içeri geçtik. Kızlar bize şaşkınca bakarken tanıttım Meriç'i.

"Kı-kızlar. B-bu Meriç. Er-erkek kardeşim."

Ben bile dediğime inanmazken Meriç tekrar bana sarıldı. Bunu annemle babam bana nasıl açıklayacak bakalım.

Bu bölümü de burada bitirdim. Bakalım Berra'nın ailesi ne hesap verecek. Yb erken gelebilir. Hepinizi çok seviyorum. ♥♥♥

DÜZENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin