Sonsuz Aşk {Nash Grier}

9.Bölüm

Uzun süredir bölüm atmıyordum. Özledim 😊 Bu bölümü çok beğenerek yazdım. Yeni olaylara hazır olun 😈 Umarım beğenirsiniz 😊 Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 😇

"Ohaa kirası mı bu kadar?!" Emlakçı adama bunu Türkçe söylemiştim. Öyle fiyat mı olur ya? Sanırsın saray yavrusu kiralıyorum.
Adam anlamamışcasına baktı bana;

"Merak etme küfür etmedim." dedim sinir bozan bakışlarımla emlakçıya.

"Ne karar verdiniz?"

"Daha ucuz bir yer varmı?" Bugün Ashley'nin oğlu geliyordu ama ben hala kalacak yer bulamamıştım.

"Elimizdeki en ucuzu bu."

"Teşekkürler. " dedim emlakçıdan çıkarken.

Yolda etrafıma bakınarak yürümeye başladım. O an çalan telefonumu çantamdan çıkardım. Nash'ti.

"Bulabildin mi ?"

"Adam kazıklıyorlar resmen. Ne biçim fiyatlar!"

"Benimle Los Angeles'a geliceksin. Stajını online yaparız. İnternetten okursun. "

"Cameron isteyecek mi?"

"Zor durumda olduğunu biliyor. " dedi.

"Eşyalarını topla. Seni almaya gelicem bebeğim." diye devam etti.

"Çok ani oldu sanki." Sevgilimle aynı evde oturma fikri mükemmel olsada erken gibi gelmişti. Ama deli gibi istememi engellemiyordu.

"Benimle aynı evde kalmak istemiyor musun?"

"Saçmalama! Hayalim bu benim."

"Benimde o zaman gel hayalimizi gerçekleştirelim." dedi gülümsediğini tahmin edebiliyordum.

"Seni seviyorum." dedim telefonu kapatmadan önce.

Hemen karşıdan gelen taksiyi durdurdum.

---

"Sen kimsin?!"

Ashley'nin evindeki odamda yarı çıplak duran Allah yukarıda yakışıklı çocuğu görünce şaşırmıştım. Sonrasında çığlık atma gereğinde bulundum.

"Max ve burası benim odam."

"Hala benim eşyalarım var! Saygısızlık yapmayıp çıplak dolaşmak yerine çıkmamı bekleyebilirsin!"

Aşağıdan gelen Nash'in sesiyle telaşlandım.

"Üstüne birşey giy hemen!" Odada yalnızdık,o boxerıyla duruyordu. Yanlış anlanması için çok müsait bir durumdu.
Anlamamışcasına bana baktı. O an yatağın üstündeki tişörtü ona fırlattım. Kapının açılmasıyla içeri giren Nash'e baktım.

"Bebeğim.." şaşırmış bir bana bir de Max'de gözlerini gezdirdi. Max'i bir yerden tanıyor gibiydi hatırlamya çalıştı.Birkaç saniyelik sessizlikten sonra;

"Sen kimsin?!" diye bağırdı Nash Max'e.

"Bakın son kez söylüyorum. Ben Max ve burası benim odam." dedi bıkkınlıkla.

"Ve sevgilimin karşısında boxerla duruyorsun!"

"Nash.." dedim sakinleştirmeye çalışarak. Çok sinirliydi.

"Bugün odadan çıkmam gerekiyordu. Ev bulamayınca.." Nash'in yanına yaklaştım.

"Birkaç saat bekleyememiş mi?!"

"Banyo yapmam gerekiyordu. Kaç saat yol geldim biliyor musun?"
dedi Max Nash'e bakarak.

"Umrumda değil. " dedi Nash elimden tutup giysi dolabına götürürken.