2♥Evlenelim♥

636 41 14
                                    

Yavaşça gözlerini araladı adam.Başında müthiş bir ağrı vardı.Elini şakaklarına koyup bastırdı ve hafifçe doğruldu yatakta.Ne olduğunu anlamaya çalışırken gözleri yerdeki kıyafetlere kaydı.Önce anlam veremedi ne olduğuna ama sonra yavaş yavaş dün gece geldi aklına.Her şey kesik kesikti kafasında.Yapbozun parçaları gibi birleşiyordu olaylar.Ama eksik kalan bir yer vardı Aslı'yı çiftlik evine getirdiğinde olanlar.Yavaşça yerdeki kıyafetlere eğildi.Yırtılmış olduğunu gördü.Sonra gözleri biraz daha ileriye kaydı kırık içki şişeleri ve bardakları gördü.Ama göremediği bir şey vardı.Kırılan sadece bir kaç bardak ve şişe değildi!Kadının hayalleri de kırılmıştı,onuru da kırılmıştı,gururuda kırılmıştı.Ve hiçbiri tekrar bir araya gelemeyecekti.Gelse bile eskisi kadar sağlam olmayacaktı.
Elindeki kıyafeti yere atıp kendine küfür etti.Ayaklarını yataktan sarkıttı dirseklarini bacaklarına dayadı kafasını iki elinin arasına aldı düşünmeye başladı.Nasıl bu hale gelebildim,nasıl yapabildim böyle bir şeyi diye geçirdi içinden.O an ömrü boyunca hep hissedeceği şeyi hissetti içinde vicdan azabı!Artık hep içinde olacaktı ve hiçbir zaman rahatlatamayacaktı vicdanını.
Bir an kolunda bir sızı hisseti adam.Koluna baktığında çizikleri gördü.Elini ensesine attığında bir sızı hissetti sonra yarı çıplak vücuduna baktı.Her yerinde çizikler çok derin olmaya yaralar vardı.Kadının ruhunda açtığı yaralar daha büyüktü.O an tam olarak ne yaptığı idrak etti ve kadın geldi aklına şimdi kim bilir ne haldeydi.Aniden ayağa kalktı başının dönmesine aldırmadı odalarda dolaşmaya başladı.Hiç bir yerde bulamadı.
"Aslı!"diye seslendi endişe ile ama ses gelmedi.Sonra banyodan su seslerin geldiğini fark etti.Banyonun kapısına tıkladı.Seslendi tekrar:
"Aslı?"ses gelmedi içeriden.Tekrar vurdu kapıya yine ses gelmeyince kapıyı açmaya çalıştı kilitliyidi iyice endişenlendi.Kapıyı yumruklamaya başladı.
"Aslı yalvarırım aç şu kapıyı."sesi çaresiz bir şekilde çıkıyordu.Bir an aklına gelen şey ile kaskatı kesildi.Kapıya iyice yüklenip kırmaya çalıştı.Bir yandan da Aslı'ya sesleniyordu.
"Aslı lütfen kendine bir şey yapmamış ol.Ne olur aç kapıyı."
Tekrar tüm gücü ile yüklenince kapı kırıldı.Karşısında gördüğü manzara karşında kanının çekildiğini hissetti.
"A-Aslı!"sesi titremişti konuşurken.
Aslı çarşafa sarılmış,vücudu kıpkırmızı kesilmişti.Yarı baygın bir şekilde küvetin içinde oturuyordu.Kadına doğru bir adım attı adam tüm vücudu titriyordu.Yutkunmaya çalıştı ama sanki boğazına bir şey oturmuştu.İyice yaklaştı kadına vücudunun tahriş olmuş soyulmuş ve kanadığını gördü.Sonra gözleri küvetin önündeki keseye kaydı.Normalde beyaz olan kese kırmızı olmuştu hemde kadının kanıyla.O an tiksindi kendinden ben bu kadını nasıl bu hale getirdim dedi içinden.Elini yavaşça kadının koluna değdirdi.Kadının neredeyse buz tutmuş bedenine değince irkildi birden.Hemen elini küvetin içinde suya daldırdı su buz gibiydi.Yukarıdan da su akmaya devam ediyordu.Kadını küvetten çıkarmak istedi ama kadın yarı baygın olmasına rağmen çarşafa daha çok sarılıp duvara daha çok sindi sanki mümkünmüş gibi.Dudağını ısırıp gözlerini kapattı adam.Gözünden bir damla yaş süzüldü.Kadını bu halde burada bırakamazdı.Elini bacaklarının arasında geçirdi.Diğer elinide sırtına koyup kucağına aldı.Karşı koymamıştı kadın ya da koyamamıştı.
Yavaşça yatağa götürdü adam kadını sarsmadan yatağa yatırdı.Sonra solgun yüzüne baktı.Dün ki süprizini hatırladı.Dün güldürdüğü bu yüzü bugün soldurmuştu.
Kadının titrediğini fark etti onu bu halde bıraksa hasta olacaktı.Kendi kıyafetlerini getirdi.Kadının üzerine sardığı çarşafın ucundan tuttu yutkundu önce sonra yavaşça açmaya çalıştı çarşafı.Aniden kadının elleri durdurdu onu.Yavaşça gözünü açtı kadın.Adamın gözlerine baktı.Kadın gözlerine bakınca ürperdi adam.Gözlerinden ne hissettiğini anlamak istedi ama boş bakıyordu gözleri bomboş.Sanki bir duvara bakar gibi.Adamın elindeki kıyafetlere baktı kadın.Aniden aldı ellerinden kıyafetleri.
"Git!"dedi soğuk ve hissiz bir şekilde.
Duyduğu ses tonuyla ürperdi adam.Sevdiği kadından daha önce böyle hissiz bir şekilde konuştuğunu duymamıştı.Tek bir kelime çıkmıştı dudaklarından isimini söylemeye tenezzül bile etmemişti.Çok yabancıydı bu ses tonuna.Ama alışması gerekiyordu belki de bir ömür boyu bu ses tonunu duyacaktı.
Kafasını salladı adam çaresizce tamam der gibi.Sonra arkasını dönüp çıktı odadan.
Adam odadan çıkar çıkmaz tuttuğu göz yaşlarını serbest bıraktı kadın.Hayatı mahvolmuştu bir anda.Biraz daha sarıldı çarşafa.Elleri ile sıkıp dişleriyle ısırdı çarşafı hıçkırıklarının dışarı duyulmasını engellemek için.Güçsüz olmak istemiyordu çaresiz görünmek istemiyordu.Ama o ne kadar güçlü durmaya çalışıyorsa o kadar güçsüzdü o kadar çaresizdi.
Canı acıyordu kadının sevdiği adam tarafından... cümlenin devamı bile dile gelmiyordu.Gittikçe göz yaşları durmak yerine daha çok akıyordu.Daha çok haykırıyordu sessizce.Ellerindeki kıyafetlere baktı o kokuyordu ve bu miğdesinin bulanmasına sebep oluyordu.Daha dün aşık olduğu bu adamdan tiksiniyordu bugün.Bir günde her şeyi yıkmıştı paramparçaydı kadın.Umutları gibi hayalleri gibi onuru gibi grururu gibi paramparça.Yavaşça kalktı yataktan elindeki kıyafetleri hemen üstüne geçirdi.Keseleyip tahriş olan yerler yanıyordu resmen.Aldırmadı acısına bedeninden çok ruhu acıyordu.Yatağın üzerindeki çarşafa baktı üzerindeki kanı gördü.Zaten durmayan göz yaşları daha çok akmaya başladı.Başının dönmesiyle duvara dayadı elini dengesini sağlamak için.Yavaşça elini duvardan çekmeden oturdu yere.Tek bir soru çıktı dudaklarından.Binlerce cevap verebileceğin ama verdiğin hiç bir cevabın yeterli olmayacağı tek bir soru.
"Neden?"diye fısıldadı.Sonra tekrar döküldü dudaklarından aynı soru.
"Neden?"dedi tekrar sesini yüselterek devam ediyordu söylemeye.
"Ne-neden?"en son artık haykırarak bağırdı.
"Nedeeen?"boğazının acımasına aldırmadı.
Yiğit sesi duyunca irkildi birden, derin düşüncelerini haykıran bir tiz ses böldü.Hemen ayağa kalktı odanın kapısının önüne geldiğinde bir ağlama sesi duydu.Hemen içeri girdi.Gördüğü sahne karşısında içi parçalandı resmen.Gözlerini kapattı dişlerini birbirine bastırdı.Bakamadı kriz geçiren sevdiği kadına.Dizleri üstüne oturmuş kafasını ellerinin arasına almış bir ileri bir geri sallanıyordu kadın.Ve hala dudaklarından aynı kelime dökülüyordu "Neden?".Yavaşça kadının yanına yaklaştı adam.Ne yapacağını şaşırmış haldeydi.Yutkundu sonra bir adım daha attı kadına.Yavaşça eğildi kadının yanına dokundu hafifçe omzuna.İrkilip birden kendini geri çekti kadın.Gözlerine baktı kadının adam.Korku gördü gözlerinde sevdiği kadın ondan korkuyordu.Biraz daha geri çekildi kadın iyice sindi duvara.Yumruklarını sıktı adam öfkesi kendineydi.Nasıl böyle bir şeyi yaparım diye kızıyordu kendine.Elini kadının sırtına koydu.Sanki teselli edebilecekmiş gibi.Zaten ağlayan kadın iyice hıçkırarak ağlamaya başladı.
"Lüt-lütfen bir şey yapma!Ne-olur- dokunma-bana."dedi kesik kesik konuşuyordu.Dün geceki gibi sayıklamaya devam etti.
"Be-ben bir şey yapmadım.Yalvarırım bırak beni.Lüt-lütfen-canımı-yakma."dedi.Gözünden bir iki damla yaş aktı adamın.Vicdanı sızlıyordu.Kadını kendine çekti sarıldı.Çırpınışlarına aldırmadı sakinleştirmeye çalışıyordu.Yavaş yavaş hıçkırıkları azaldı kadının.Yarım saat sonra ancak sakinleşebilmişti.Sakinleştiğinde fark etti adamın kolları arasında olduğunu.Kollarından kurtulabilmek için itti adamı.
Aniden itilince neye uğradığını şaşırdı adam.Kadının gözlerine baktı.Kadının gözlerininde nefereti gördü ondan tiksindiğini gördü.Ne diyeceğini bilemedi.Ama artık bir şeyleri konuşmaları gerekiyordu.
"A-Aslı iyi misin?dedi titrek bir sesle.Nasıl iyi olabilirdi ki kadın.Böyle bir durumda kim iyi olabilirdi.
Adamın gözlerine dikti gözlerini kadın.'Nasıl böyle bir soru sorabiliyor?'diye geçirdi içinden kadın.İyice yüzünü buruşturup alaylı bir şekilde gülümsedi.Cevap vermedi adama.
Kadının bakışları ve yüzündeki o alaylı gülümseme karşısında iyice ne diyeceğini bilemedi adam.Ama konuşmaya kararlıydı.
"A-Aslı hadi kalk yerden.Oturup konuşalım lütfen bu böyle olmaz."dedi sesi yalvarır bir şekilde çıkıyordu.Özellikle kadının ismini söylerken sesi titriyordu.
"Beni yere itip düşüren sensin sen!"dedi kadın sinirli bir şekilde.Canı acıyordu onu ne hale getirdiğini adam görsün istiyordu.
Kadının sözleri üzerine yüreğinde bir sızı hisseti adam.Haklıydı kadın ne diyebilirdi ki?Yine sustu zaten diyecek bir şeyi teselli edecek bir cümlesi yoktu.Ayağa kalktı yavaşça elini uzattı kadına kalkmasına yardım etmek için.
Kafasını kaldırıp adamın eline baktı kadın.Onu yerin dibine iten bu adam şimdi kaldırmak için elini uzatabiliyordu.Kafasını biraz daha kaldırıp adamın yüzüne baktı.Yüzündeki çaresizliği gördü ama takmadı kadın.Çünkü o adamdan daha çaresizdi ve bu çaresizliğinin çaresi yoktu.Yerden destek alarak yavaşça kalktı.
Kadın elini tutmayınca hayalkırıklığına uğradı adam.Ondan en ufak yardımı dahi istemiyordu kadın.Elini sıkıp yavaşça indirdi.
Kadın yatak odasından çıkıp yan tarafdaki odaya geçti.Oturdu koltuğa.Adam da hemen peşinden gelip karşı tarafındaki koltuğa oturdu.Gözlerini adamın gözlerine dikti kadın konuş der gibi.
Bir kaç kere yutkundu adam ne diyeceğini bilemedi.Bir süre daha susutukdan sonra artık bir yerden başlayıp konuşması gerektiğini anladı.
"A-Aslı ben ne diyeceğimi bilmiyorum.Dün çok sarhoştum zaten doğru düzgün hatırlamıyorum bile.Ben çok özür-"Yigit'in konuşmasını Aslı böldü.
"Neden?"dedi duygusuz bir şekilde.Başka bir şey çıkmadı ağzından.Zaten bu soru her şeyi barındırıyordu içinde.
O soğuk sesle afalladı adam.Bu soruyu beklemiyordu.Ama bir açıklama yapması gerektiğinin farkındaydı.
"Seninle ayrıldıktan sonra arkadaşlarla buluştum.Yekta da oradaydı.Sonra senin onun arabasına bindiğini ve"yumruğunu sıktı adam.Yine sinirlenmişti.Ama o kelimeyi söyleyemiyordu.
Adam duraksayınca araya girdi kadın.
"Söyle söyle dün çok rahat bir şekilde haykırıyordun."dedi kadın iğneleyici bir ses tonuyla.
Kadının sözleri karşında yine sustu adam.Yarım kalan konuşmasına devam.
"S-sen onun arabasına neden binmiştin?"dedi sorgulayıcı bir şekilde.
Adamın sözleri karşında acı bir tebessüm etti kadın.
"Yeni mi aklına geldi bunu sormak?Hayatımı mahvettikten sonra mı soruyorsun bunu?"dedi kadın.
"Onun sözleri karşında çok sinirlendim Aslı.Ne yapacağımı bilemedim sinirden mantıklı düşünemedim.Hem zaten biz evlenicektik.Bu olaydan sonra seni bırakmam.Seninle evleni-"
Adamın lafını bir anda kesti kadın.
"Ne saçmalıyorsun sen?!Zaten evlenicektik ne demek.Sen bana tecavüz ettin.Benimle evlenecekmiş çok sağol!Sırf bana sahip oldun diye seninle evleneceğimi mi düşündün?!"dedi ve duraksadı aklına gelen şey ile.
"Yoksa se-sen sırf bunun için mi yaptın?Seninle evlenmek zorunda kalayım diye.Yazık gerçekten yazık!"dedi bağırarak.Sonralara doğru sesi iyice yükselmiş ve titremişti.
Adam kadının dedikleri ile hayret etti.Tamam zaten evlenicektik demesi hataydı sinirlenmektede haklıydı ama son cümleleri ağrına gitmişti adamın.Artık sakinliğini koruyamadı ve sinirlendi.
"Aslı sen ne saçmalıyorsun benim hakkımda nasıl böyle düşünürsün?Sen beni hiç tanımamışsın!"dedi sesi istemsizce yükselmişti.
Kadın adamın sözleri karşısında acı bir tebessüm etti.
"Haklısın seni hiç tanıyamamış!"dedi duygusuz soğuk bir sesle.Artık daha fazla adamın yüzünü görmeye tahammülü kalmamıştı kadının.Hızla ayağa kalktı bir adım atar atmaz adamın kolunu tutması ile durmak zorunda kaldı.
"Nereye?"dedi adam endişeli bir şekilde.
Kolunu çekerek:
"Dokunma bana!"dedi kadın yüksek bir sesle.Sorusuna cevap vermeye tenezzül etmemişti.Devam etti yürümeye.Dışarı çıkar çıkmaz yüzüne çarpan soğuk hava ile duraksayıp irkildi.Ellerini bedenine sararak yürümeye başladı.Bu dağ başında nereye gideceğini bilmiyordu.Nasıl gidecekti evine onu düşünüyordu.Birden biri kolunu tutup kendine çevirdi.Yiğit'di bu.
"Bana dokunmamanı söylemiştim."dedi gözleri ile kolunu gösterek.
Kadının yüzüne çaresiz bir şekilde baktı adam ve yavaşça elini kolundan çekti.
"Seni eve bırakayım bu dağ başında yürüyerek gidemezsin.Burdaki yoldan pek arabada geçmez."dedi ikna etmeye çalışarak.
Kadın bir adam birde arakada gözüken arabaya baktı.Haklıydı adam burdan yürüyerek gidemezdi.Tekrar adama baktığında:
"Lütfen."dedi adam yalvarır bir şekilde.
Bir şey demedi kadın arabaya doğru yürümeye başladı.Arka kapıyı sertçe açıp kapattı.
Kadının isteğini kabul etmesi üzerine istemsizce sırıttı adam.Cevap vermemesine arka tarafa binmesine bozulsada elinden bir şey gelmezdi.Hızla arabaya bindi Aslı'nın evine doğru sürmeye başladı.

Aslı'nın evinin önüne geldiklerinde tam Aslı inecekken kapıyı kitledi adam.Kadının bir şey demesine fırsat vermeden konuşmaya başladı.
"Aslı biliyorum hata yaptım ve çok pişmanım.Bunu sana bize nasıl yapabildim bilmiyorum ama lütfen telafi etmeme izin ver.Evlenelim önce sonra bana izin ver sana kendimi affettireyim."dedi yalvarır bir ses tonuyla.
Bir şey demedi kadın.Bu adama sarf ettiği cümlelerin bile boşa gittiğini düşünüyordu.
Telafiden bahsediyordu adam.Neyi telafi edecekti ki?!Kadının onuru mu,gururunu mu yoksa paramparça olan hayallerini mi?
"Lütfen bir düşün evlilik işini."dedi adam ve kapının kilidini açtı.
Hiç bir şey demeden indi arabadan kadın.Evin kapısının önüne gelince bir panik kapladı tüm bedenini.Ne diyecekti ne yapacaktı nasıl açıklayacaktı her şeyi.Derin bir nefes aldı ve zile bastı.Kapı açıldı ve kafasını yerden kaldırıp kapıyı açan kişiye kişiye baktı.Annesiydi!Endişe ile ona bakıyordu.
Kapıda ki kızını görünce endişenlendi Meryem Hanım.Dünden beri onu arıyorlardı meraktan ölmüştü.Tam kızını kapıda görünce rahatlayacaktı ki kızının bu halini görünce endişenlendi.Kızının üstünde erkek eşofmanları vardı.Rengi solmuştu.Kapıda ki kızını içeri aldı ve sıkı sıkı sarıldı.
Annesinin sarılması ile göz yaşlarına hakim olamadı kadın.Ne diyecekti ki şimdi annesine.Annesine sarılmaya devam ederken karşısında babasını gördü.Annesinden ayrılıp babasına sarıldı.Ama babası ona sarılmadı.Yavaşça babasından ayrıldı gözlerine baktı.Hayal kırıklığı vardı gözlerinde.
"Dün nerdeydin?"dedi babası düz bir sesle.
Başını eğdi kadın.Ne diyeceğini bilemedi.Aslında o utanılacak bir şey yapmamıştı.
Kızını baştan aşağı süzdü Mahmut bey.Nerden geldiğini bilmiyordu ama kimin yanından geldiğini biliyordu.Üzerinde ki kıyafetleri görünce dehşete düştü iyice.Bunu bana nasıl yapar kızım diyordu.
Ne diyeceğini bilemedi kadın.
"Ba-baba ben-."dedi titrek çıkan bir sesle sonra.Biraz duraksayınca babası lafa girdi.
"Bunu bize nasıl yaparsın.Seni ona vermeme mecbur bırakmak için-"dedi ve derin bir nefes aldı.Kalbi acıyordu adamın biricik kızı gözünden sakındığı kızı neler yapmıştı.Onu dinlemeye takati yoktu.
Hata yapıyordu Mahmut Bey kızını dinlemeyerek.İleride çok pişman olacaktı belkide.
"Baba!"dedi kadın çaresizce.
"Sus daha fazla konuşma.Yazık kızım yazık.Şimdi daha fazla konuşma karşımda çık odana."dedi soğuk bir sesle.
Bir şey diyemedi kadın.Sustu yavaşça yukarı odasına çıktı.Çaresizdi kadın çaresiz bırakılmıştı.Ağladı ağladı saatlerce hıçkıra hıçkıra ağladı.Saatler sonra biraz daha kendine gelince telefonu aldı eline.Yiğit'i aradı.İlk çalış da açtı telefonu.
"Alo"dedi soğuk bir sesle.
"Ef-efendim Aslı."dedi adam heycanlanmıştı.
Yine aynı ses tonuyla devam etti kadın.
"Tamam evlenelim."dedi.

SENİ AFFEDEMİYORUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin