Şileye gitmeye karar vermiştik. Hava güzeldi denize gireriz demiştik. Ama hava şansımıza kötüydü ama olsun berabersek en güzel havaydı benim için. Üsküdarda buluştuk otobüslerin kalktığı yer gittik. Ve otobüse bindik. Otobus hareket etmeye başladı ve beni uyku bastırdı ama uyumadım çünkü iniceğimiz yeri ben biliyodum derken durağı kaçırdık çok başka biryerde indirdiler ve uzunca bir yol yürüdük sürekli birileri durdu önümüzde almak için ama çok erkek olduğu için Burak istemedi. Polis yanaştı bikaç soru sordular şüphelendiler tabi yolda çantayla yürüyen iki insan görünce. Daha sonra bir adam durdu alacalı girişine kadar bıraktı. Ordanda yürümeye başladık biri daha yanaştı orman görevlisiymiş alacalı sahile kadar bıraktı oda ve sahile varmanın verdiği rahatlamayla bir oh çektik. Ayaklarımın acısı artmıştı. Yanlış ayakkabı seçimi. Esiyordu hava soğuktu bir yer bulduk baraka gibi ve oraya girdik resmen soğuktan titriyordum. Isınmam için herşeyi yaptı sarıldı falan ama hâla titriyodum. Sonra ateş yakmaya karar verdi ve bi kaç süpürgeyi kırarak üstüste koydu. Ama yanmadı sonra kenarda duran benzinden döktü ve yandı ısınmaya başlamıştık. Atıştırıcak şeylerimiz vardı biryandan da onları yiyorduk. Hayatımda ilk defa yaşadığım şeyleri yaşıyodum resmen hayatta kalma savaşı gibi birşey. Ama çok güzeldi herşey. Dönmeye karar verdik ve durakta oturup beklemeye başladık o sırada komik videolar çektik. Otobüse bindik ama başka bir otobüse aktarma yaptık. Burağı uyku bastırdı ve başını omuzuma koyarak uyudu. Ben uyuyamadım. Her frende Burağın kafası sarsılıyordu düşücek uyanacak diye tedirgindim oyuzden tutuyodum. Oda bunu farkedince hoşuna gitmiş olmalıki uyandığında güldü ve bunu sonradanda dile getirdi. Aynı şekilde ben uyurkende o tuttu tam yemelik. Üsküdara geldiğimizde ayaklarım pertti. Kadiköye geçmeye karar verdik. Kadiköyde ne yaptığımızı hatırlamıyorum ama kesin güzeldir.