Bana ve Jack'e garip garip bakarken Jack en sonunda açıklamaya "Anne bu bir arkadaşım.Adı Jessica.Başka bir ülkeden geldi.Ona yurt ayarlamana kadar burda kalabilir mi?Biliyorsun babam izin vermez."diyerek giriş yaptı.Annesi bir anda gülümsemeye başlayarak "Tabiki tatlım."dedi ve yana doğru açıldı geçmemiz için. Jack belimden ittirerek içeri geçmemi sağladı.Annesi de arkamızdan gelip oturmamızı bekledi. Oturduğumuzda Jack "Anne benim gitmem lazım.Jess'e benim odamı ver. Orda rahat edeceğine eminim."ded ve annesini öperek dışarı çıktı.Annesi bana gülümsemeye devam ederek "Hadi canım yorgun olmalısındır. Sana odanı göstereyim."dedi.Ben de minnettar görünmeye çalışarak kafamı salladım.Beni siyah beyaz döşenmiş-Bu erkeklerin geneli siyah seviyor galiba-bir odaya soktu.Ona dönüp "Teşekkür ederim"dedi.Bana gülümseyerek cevap verdi ve kapıyı kapattı.İçimden bir ses odayı karıştır diyordu.Acaba o sesi dinlesem mi? Galiba dinlemeliyim.Önce gardorabını açtım.Karşıma düz siyah kısa kollu tişörtler,siyah skinny kotlar,deri ceketler,kareleri kırmızı-beyaz gömlekler-en sonunda farklı bir renk- ve spor ayakkabılar ve çizmeler çıktı.Bu çocukta siyah takıntısı olduğu kesindi.Üstümdekiler aslında çok rahattı ama tişört uzun ve eşoftman da bol olduğundan bir türlü rahat edemiyordum.Nasıl olsa yatıcağım için altımdaki eşoftmanı çıkardım.Yatağın pikesini hafif açarak içine girdim.Gözlerim yorgunluktan kapanıyordu.Ben de hiç engel olmadan buna izin verdim.
Rüyamın en güzel yerinden aşırı sıcaklamam üzerine uyandım. Hareket edemiyordum.Bunun sebebi beni sıkı saran kollardı.Ben de uyumaya devam edeceğim sırada birden kendime gelip arkamı döndüm. Bana sarılanın Jackie olduğunu görünce çığlık atmamak için kendimi zor tuttum.Üstüne eğilip kolunu dürtükledim ama yüzünü buruşturup tekrar eski halini aldı ve hiç uykusunu bölmeden beni de yanına çekti. Yatağa düşmemele bana sarılması bir oldu.Eline vurdum ama hiç gözlerini açmadı ve beni kendine çekti.Kendimi oynucak hissettim.Üstümdeki yorgunluk devam ederken gözlerimi tekrar kapattım.
Sabah olduğunda beni saran kollar yoktu.Yanımda Jackie de yoktu. Aslında bir yandan sevindim buna. Büyük konuştum galiba.-Odanın içinde başka bir kapı olduğunu yeni farkediyorum-Belinde havluyla diğer kapıdan Jack çıktı.Uyandığımı görüp üstüme eğildi.Yavaşça kulağıma "Beni gözlerinle taciz etme Jessie" dedi.Bana Jessie demesi beni sinir etmişti.Ben de ayağı kalkıp ona aynı şekilde yaklaşarak "Yanımda somadan yatmak kabalıktır Jackie." dedim.Bu arada ayağı kalktığıma pişman oldum.Çünkü altımda eşoftman olmadığını unutmuştum. Tam kapıdan çıkıcakken Jack "Jess üstünü giyin.Aşağıda arkadaşlarım var."dedi.Ona dönüp "Olabilir. Unuttun mu?Ben evden çıkamıyorum"dedim.Bana sinirle bakıyordu.Yanıma gelip kapıyı kapattı ve üstümdeki tişörtü çıkarmaya uğraştı.Ben izin vermeyince tişörtü yırttı.Kendi dolabına gidip ordan skinny siyah kot çıkarıp bir de siyah tişört bana uzattı.Almayınca Boynumdan tişörtü geçirdi.Hâlâ direniyordum.Kollarımı zorla kaldırıp tişörtten geçirdi. Kota geldiğinde birden duraksadı.Ama duraksaması bacaklarıma bakarak oldu.Biraz daha bakarsa onu öldürebilirdim.Bu yüzden elinden kötü alıp giydim.Bana biraz büyüktü.Ama umrumda değildi.Aşağı indiğimde koltukta oturan üç kişi de beni baştan aşağı süzdü.Biraz rahatsız olduğum için direk koltuklardan -onlardan en uzak hangisi ise- oturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENDEN NEFRET EDİYORUM ~~~ASKIDA~~~
RomanceBirbirinden nefret eden ama aynı zamanda aralarındaki çekim kuvvetiyle ne kadar uzaklaşsa da birbirine çekilen iki kişi...