-4 gün sonra-
"En azından bahçeye çıkalım! Burada öleceksin!"
"Umarım ölürüm." yastığı kafasına attım "defol!"
Yastığı bana atıp kapıyı kapadı.Kafamı yastığa gömüp ağlamaya devam ettim.
4 gündür odam ve banyo arasında gidip geliyorum.Babam odama yemek getirip zorla yediriyor,beni odadan çıkarmak için her şeyi deniyor.
Harry ise 4 gündür aramıyor.Telefonum her an yanımda ama çalmıyor.Belki geri döner diye bekledim ama. hayır dönmedi.Harry'nin yapmadığını babamın sevgilisi yapıyor ve sürekli odama gelip bana bakıyor.Onunla konuşmasamda bana iyi davranıyor.
Burnumu çekip tekrar ölmeyi diledim.
"Lexi kalk."
"Ne?" kafamı kaldırıp babama baktım.
"Kafanı camdan çıkar."
"Dalga mı geçiyorsun?"
"Ciddiyim."
Günlerdir kapalı olan perdeyi ve camı açtı.İçeriye giren ışıktan dolayı gözlerimi kapattım.Vampir gibi hissediyordum.
"Günlerdir hava almıyorsun."
"Umrumda değil."
Telefonum çaldığında her zamanki gibi heyecanlanıp ekrana baktım.Fredo.Belkide Harry onun telefonundan arıyordur ya da en ufak bir haber alırım diye açtım.
"Alo?"
"Lex."
Telefonu kulağımdan indirip derin bir nefes aldım ve tekrar kulağıma götürdüm "benim."
"İyi misin?"
"Neden aradın?"
"Harry çok kötü Lexi.Aradığımı duyarsa beni öldürür ama yapmak zorundaydım."
Yatakta doğruldum "Neyi var?"
"Yemek yemiyor,sadece içki içiyor,bizimle konuşmak istemiyor,evden çıkmıyor."
"Ne yapabilirim? Beni istemiyor?"
"Seni her şeyden çok istiyor."
Elimi alnıma götürdüm "ne yapmam gerek? Yardım et bana."
"Buraya gelebilirsin?"
"Harry arayana kadar evden çıkmayacağım."
"Ah hadi ama Lex.Aramayacak ve ölene kadar içecek."
"Ah." saçımı yana attım "tamam."
Telefonu kapatıp yatağa attım.Kalktığımda babam şaşkınlıkla beni izliyordu.
"Giyineceğim."
"Tamam.Çıkıyorum."
Zamanı gelmişti.Bu kez onu dinlemeyecektim.Üzerimden Harry'nin tişörtünü çıkardım.Siyah bir tişört ve kotumu giydim.Converse'lerimi ve dolabın kapağında asılı olan deri ceketimi giydim.Makyaj yapmadan odadan çıktım.Ne halde olduğum umrumda değildi.Drew merdivenlerden koşarak indiğimi gördüğünde yerinden kalktı.
"Lex?" babam eliyle oturmasını işaret etti.
"Baba arabalarından birini alıyorum."
"Alabilirsin."
Babam nereye gittiğimi biliyordu.Bu yüzden sakin davranıyordu.Anahtarlardan birini alıp koşarak otoparka geçtim.Anahtara bastığımda ışıkları yandı.Kapıyı açıp bindim.Anahtarı çevirip arabayı çalıştırdım.
Kalbimden gözlerime ulaşan yaşlar süzülmeye devam ediyordu.Direksiyonu sıkarken eklemlerim beyazlaşmıştı.Dua ediyordum benim kadar berbat bir halde olmaması için.Benim kadar üzülmüş olmaması için yalvarıyordum.
Evine geldiğimde kapıları kilitleyip koşarak bahçe yolundan geçtim.Kapıya vurduğumda kimse açmadı.Fredo'nun sesini duyduğumda arkamı döndüm.
"Bende anahtar var.Dün beni kovdu." omuz silkip anahtarı bana uzattı.
Anahtarı alıp elimle arabasına gitmesini işaret ettim.Kapıyı açıp içeriye girdiğimde yerdeki içki şişelerini ayağımla kenarıya attım.Ev o kadar havasızdıki nefes almakta zorlanıyordum.
"Harry?"
Merdivenlerin kenarlarına tutundum.Yavaş yavaş çıkmaya başladım.Harry odanın kapısına çıktı.
"Buraya gelmemen gerekiyordu."
Gözleri kızarmış,saçları dağılmıştı.Merdivenlerin bitişinde durdum.İkimizde birbirimizi süzdük.Günlerdir onu görmemenin eksikliğini tamamlamaya çalışıyordum.
"Benim ölmemi istiyor musun?"
"Ne diyorsun sen?"
"Günlerdir odamda ölmeyi umuyorum.Ne için? Beni bıraktığın için." sakince yerdeki bira şişesini alıp aşağıya attım.
"Git buradan."
"Hayır.Bağırsanda" bir şişeyi daha ayağımla aşağı ittim "bir şeyler kırsanda,umrumda değil.Sadece beni bırakma"merdivenlere oturdum "yalvarırım."
Kafamı ellerimin arasına aldım.Sessizlik ardından odanın kapısını kapattı.
Sesimi duyabileceğini biliyordum "Gözlerime bakarak seni istemiyorum demeni istiyorum."
"Git."
Merdivenlerden kalkıp sessizce odanın kapısına yürüdüm.Kapıyı açtığımda kapının önünde dikiliyordu.Biliyorum,beni bekliyordu.
"Söyleyemezsin."
Sessizlik ardından konuştu "Söyleyemem."
Yaklaşıp burnunu alnıma sürttü.Elimi göğsüne koydum.Nefeslerimiz eşitti.Belimden tutarak beni masaya oturttu.
"İstiyorum çok istiyorum."
"Vücudumun her noktasında kendine yer ayırdın."
"Sen olmadan ben hiçbirşeyim."
"Kalbimin her atışında yanımda ol istiyorum.Bir daha gitmeme asla izin verme.''
"Sana aşığım."
"Senin için ölüyorum."
Gözlerinin güzelliğine dalmışken dudaklarımız buluştu.Onu özlemiştim.Çok.
Ellerimden birini saçlarında dolandırdım.Elleri belimin iki yanındaydı.Diğer elimi tişörtüne götürdüğümde beni durdurdu.
"Sanırım farkında değilsin.Fazlasıyla içkiliyim."
"Umrumda değil."
Kafasını boynuma götürdü "Benim umrumda."
Öpücüklerini kesip belimden tuttu.Beni masadan indirdi.Yatağa uzanıp eliyle yatağa vurdu.Sessizce yanına gidip uzandım.Kolunu omzuma atıp beni kendine çekti.Ona dönüp başımı göğsüne koydum.
"Seninle yaptığım her şey özel."
"Bu daha özel olmalı.
"Biliyorum.Şimdi seninle uyumak istiyorum."
"Biliyorum.Seni özledim.Çok."
Dünyanın en rahat,en güvenli,en huzurlu yerindeydim.Daha fazlasına ihtiyacımız yoktu.Sadece ikimiz yeterdik.
-
"Harry?"
Banyodan gelen seslerle uyanmıştım.Saçlarımı yana atıp yataktan kalktım.Kapıyı açtığımda kafamı çevirdim.
"Lütfen kusmadığını söyle."
"Gelme."
"Oh,kusma ihtimalim olmasını umursamadan yanına geliyorum."
Yavaşça yaklaştım.Önüne düşen saçlarını elimle düzelttim.Ne yapacağımı bilmiyordum.
"Ne yapabilirim?"
"Sadece" kafasını eğdi "kusmaya başlamadan git."
"Ben-"
"Hadi!"
Onu dinledim.Kapıdan çıkıp arkamdan kapadım.Sesleri duymam bile beni kusmaya yaklaştırıyordu.
Çok geçmesen Harry banyodan çıktı.Elinde bir havlu vardı.
"İyi misin?"
"İyiyim."
Kendini yatağa attı.Yatağın ucuna oturup örtüyle oynadım.
"Bana neyi hatırlattı biliyor musun?"
Kafasını kaldırdı "Seni gece dışarıya çıkardığımda kusmanı?" kafasını tekrar yastığa gömdü.
Suratımda koca bir sırıtma belirdi "Hatırlıyorsun."
"O gece kaç bardak içtiğini,seni kaçta eve bıraktığımı,Elena'nın surat ifadesini,bütün gece bahçenin önünde beklediğimi-"
"Bekle.Sen bekledin mi?"
"Evet."
"Bilmiyordum.
"Gerek yoktu."
"Beni çok seviyorsun."
"Tahmin edemeyeceğin kadar." eliyle yatağa vurdu "gel.Bugün kalkmayalım.Senden başkasını görmek istemiyorum."
"Haklısın."telefonumu kapadım "telefonunu kapatmanı istiyorum."
Telefonunu kapattı.Başımı göğsüne yaslayıp bacağımı üzerine attım.Bir kez daha bize cehennemi yaşatacak her şeyden uzaklaştık.
