KKA -2-

27 5 0
                                    

Multi: Hazal'ın tepkisi.

Ayağımın acısıyla gözlerimi zar zor yarıya kadar açıp etrafı bulanık görmeye başlamıştım. Heryer kapkaranlıktı. Zaten birşeyi doğru dürüst göremiyordum.

Gözlerimi açıp kapayıp etrafı görme çabalarım devam ederken başımın zonklamasıyla elimi başıma götürüp acıdan yüzümü buruşturmam bir oldu. Elime baktığımda ise başımın kanadığını anladım.

Yanımda ufak bir hareketlenmeyle oraya baktım. Arda'yı bacağı sıkışmış kafası direksiyondayken buldum.

"Arda?" diye sorarcasına seslendiğimde bir tepki vermedi. Çok korkuyordum, çaresizdim.

Omzuna dokunup sarsarak yeniden "Arda?" dedim.

Yine tepki vermeyince kendime hakim olamayarak ağlamaya başladım.

Korkudan ve çaresizlikten sesim ve ellerim titrerken yeniden "Arda?" Diyip kafasını kaldırdım.

Yüzü kanlar içindeydi. Çığlık atıp elimle ağzımı kapattım. Ama bu hareketim içimde durmayan çığlıklarımı dindirmedi.

..

Kaç defa Arda'yı uyandırmaya çalıştım hatırlamıyorum bile. Ne yapcağımı bilmiyordum. Hiç tepki vermiyordu. Ellerimi saçlarıma daldırıp derin nefes alarak ağzımdan çıkan ağlamamın hıçkırığında boğulup ölmek istiyordum.

Derin ve düzensiz nefeslerle ağlayarak arabadan çıkmaya çalıştım. Sıkışan bacağımı zar zor kurtardığımda kapıyı zorlayıp açtım. Dışarı çıkıp ayağa kalkmaya çalışırken yere yığılmam bir oldu. Bacağım kanlar içindeydi ve çok kötü gözüküyordu. Ayrıca feci acıyordu.

Topallaya topallaya dışardan Arda'nın yanına gidip;

"Bekle beni yardım bulup gelicem sakın korkma tamam mı?" dedim titreyen sesimle. Beni duyuyormuydu onu bile bilmiyordum. Beni duyuyormuydu?..

..

Sadece 1 tane sokak lambası olan ıssız ve etrafı orman olan yolda topallaya topallaya zar zor yürüyordum.

Olan titrek ve korkak sesimle "Kimse yok mu? Yardım edin?" diye ağlayarak bağırıyordum. Cidden çok çaresizdim. Ne yapacaktım ben şimdi.

Derken önümde bir çift araba farıyla kazadaki gibi elimi ileri doğru tutup durması için bağırdım.

Araba tam gaz bana doğru geliyordu. Durmayacağını anlayınca kendimi yolun kenarına atıp arabanın gidişini izledim. Bir insan nası yapar ya bunu.

Tekrar aynı pozisyonda yürümeye devam ettim. Zikzak çizerek salsak salsak topallayarak yürümeye devam ediyordum.

..

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Bayılcak gibi yürüyordum. Gözlerim gidiyordu. Yürürken aklıma arabanın niye durmadığı geldi. Acaba niye? Benim bir fikrim vardı aslında. Bence adam beni zombi sandı. Normaldede benziyorum zaten. Bir deri bir kemiğim, birde kanlar ve yırtık kıyafetlerim eklenince iyice zombi oldum. The Walking Dead'den fırlamayım resmen.

Kendi kendime saçmalarken olayın ciddiyetini yeniden önüme gelen bir çift araba farı ve korna sesiyle anladım.

Araba ramak kala bana çarpcakken sağa kırıp fren sesiyle durdu.

"Ezseydin!" diye çıkıştım. Konu bu değildi ve zamanımda yoktu.

..

"Ez beni kurtulayım." diye yeniden ağlamaya başlarken birini buldum diye bir yandanda seviniyordum. Cidden dengesizdim.

Karanlık Kokulu AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin