O tat....
Dudaklarını dudaklarımda birleştirdiği an vücudumun kavrulduğunu hisettim. Öylece kalakaldım. Bir süre hareketsiz duran dudaklarını oynatmaya başladı, ama benden beklediği karşılığı göremeyince durdu. Kalbim ona karşılık vermemi söylüyordu. Aklımsa asla yapmamamı. iki seçenek arasında kalmak ilk kez böylesine zor ve önemliydi benim için.
Derken gözlerimi bir saniyeliğine açıp yüzündeki ifadeyi görmek istedim sadece.
Yüzündeki o masumiyet... Tarifsizdi. Derken kendimi daha fazla tutamayarak öpüşlerine beceriksizce karşılık vermeye başladım. Memnun olmuştu ki dudağımın üstünde ki dudaklarının kıvrılmasından anladım güldüğünü. Gittikçe derinleşiyordu öpüşleri. Iki eliyle yüzümden tutmuştu. Bense boşta duran ellerimi ensesine ve saçına götürmüş okşuyordum
Bu inanılmaz birşeydi. Kalçalarımdan tutarak kucağına aldı beni. Bacaklarımı beline doladım ve teker teker merdivenleri çıkmaya başladık. Nefeslerimiz kesilmişti merdivenin üst basamağında durdu ve dudaklarını çekti. Yüzüme sıcacık gülümsedikten sonra, yüzüme düşen bir tutam saçı kulağımın arkasına ittirdi ve tekrar dudaklarını benimkilerle kavuşturdu.
Odaya girdiğimizde beni yavaşça yatağa yatırdı ve üzerime çıktı. Çıldırmak üzereydim bu yaşadığım hazza sadece "zevk" demek çok basit kalırdı. Ona daha fazla dokunmak istiyordum. Hem öpüşüyorduk hem gömleğinin düğmelerini yavaş yavaş açıyordum. Gomleğinden kurtulduğumda çıplak kalan teni vücudumu yakıp kavuruyordu.
Derken buna bir son vermeliydim. Zira her geçen dakika dahada doyumsuzlaşıyorduk.
"Demir dur."....
YORUM VE VOTELERE GÖRE YENI BÖLÜM YAZACAĞIM.... SEVGILER.... YAZARINIZ <3
