E.S.3

10.8K 143 32
                                    




Topuklu ayakkabılarımın çıkardığı tok ses kulaklarımı doldururken önümdeki kocaman taşı farkedemedim ve yeri boyladım. Sinirden hem ağlıyor hem gülüyordum. uçurum boyu yankılanan sesle gülmeyi de , ağlamayı da kestim.


"Bu saatte seni kim buraya fırlattı bebeğim" Adam o tiksindirici sesiyle konuşmaya devam etti ;


"Seni duyamıyorum bebeğim bir daha söylermisin ?"


"Beni rahat bırak piçkurusu!!" Şuan resmen yürek yemiştim. Adam üzerime doğru iyice eğilerek alkol kokan nefesini suratıma püskürterek;


"Biraz eğlendikten sonra seni rahat bırakacağım tatlım" Dedi.


           Elleri ile elbisemi kalçamdan yukarı doğru sıyırdı. Bacaklarımdan başlayarak vücudumun herbir tarafını elleyerek boynuma kadar geldi. Boynumu ve göğüs dekoltemi kapatan tülü bir çırpıda yırtıp attı. Bacaklarım,kalçalarım yetmezmiş gibi şimdi birde göğüslerim ortadaydı.


Adam : "Eeee bu böyle olmuyor." diyerek bu sefer elbisemi parçaladı. Üzerimde iç çamaşırlarımla kalmış, son derece çaresiz ve savunmasız bir şekilde feryat ediyordum. Adam kafasını boynuma gömüp emmeye başladı bir eliyle iki kolumu kafamın üstünde birleştirmiş tutuyor, bir eliyle ise kalçamı elliyordu. Boynumun her bi noktasını önce emiyor,yalıyor ve ısırıyordu. Onun inlemelerini, benim hıçkırıklarımı bastıran tekerlek sesleriyle Sımsıkı yumduğum gözlerimi açtım. Daha ne olduğunu anlamadan Iki kol üzerimdeki adamı çekip aldı. köşede dayak yiyen adam ve üstündeki Demir i görmemle ağzım "o" şeklini aldı . Titreyen çıplak bedenimi kendime çektim ve bir süredir akmayı kesen gözyaşlarımın bu sefer Demirin karşısındaki acizliğim yüzünden akmasına izin verdim.


   Üzerime atılan gömlekle kafamı kaldırıp Demire baktım.


Demir : "Giy şunu" Sesimi çıkarmadan bacaklarımın üstündeki gömleği aldım ve giydim. Benim küçük bedenime elbise gibi olan gömleğe sinmiş vanilya kokusu bana huzur vermişti. Ayağa kalkmaya çalıştım. Evet sadece çalıştım.. Oldukça yumuşak hareketlerle kucağına aldı beni ve arabaya doğru ilerleyip tam önünde durdu. Anlaşılan kapıyı açmamı bekliyordu.


(...)


Tek kelime etmeden yolu sonlandırdık. Saat gece yarısı olmuştu arabadan inmeden önce ona doğru döndüm, Sormak istediğim bir soru vardı.


"Neden geri döndün?"


  Kısık sesimle sorduğum bu soruya karşılık kafasını bana doğru çevirip eliyle torpidoyu işaret etti. Gözü açtım ve kırmızı çantamı arabada unuttuğumu hatırladım. Çantamı alıp kafamı tekrar ona doğru çevirdim.


"Lanet telefonun susmak bilmedi." Dedi yüzünü ekşiterek.

     Bir bakıma ilkimi zorla yaşayacak olmamı engelleyen canım telefonumdu.

"Anladım iyi geceler"  dedim ve arabadan indim.


ARKADAŞLAR TELEVIZYONDAN YAZDIGIM IÇIN BOLUMLER KISA YORUM VE VOTELEMEYI UNUTMAYIN SIZLERI SEVIYORUM.♡♡♡♥♥♥..

EVLİLİK SÖZLEŞMESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin