UNDERCOVER//jelena

14. Bölüm New Seperation

-Selena-

Sabah uyandığımda yine telefonumun galerisine nereden geldiğini bilmediğim Sam'in yeni kız arkadaşıyla olan fotoğraflarını gördüm..
Yada gözüme sokmak için kullandığı kız ile olan fotoğrafları mı demeliyim bilmiyorum ama sonuç olarak o da gözümden takla atarak düşmüştü. Tamam haklı olduğu noktaları kabul ediyordum ama anlamadan konuşmadan ayrıldıktan bir kaç saat sonra yeni bir kızla görüntülenecek kadar aciz olması beni üzmüştü, fazlasıyla. İlişkimizin bitmesi umurumda değildi ama bu konuyu derhal konuşmamız gerekiyordu.

Ne halt yemeye çalıştığını anlamıyorum. Hiç konuşmadan ayrıldıktan 5 dakika sonra kendine yeni bir kız ayarlayacak kadar aciz olacağını tahmin etmemiştim. Haklı olabilirsin ama sana güvenmiştim. Bunu hemen konuşmalıyız.

Mesajını yazıp ona gönderdim.
Biraz sert çıkışmıştım ama bu noktaya kadar o haklıydı şuansa ikimizde haksızdık. Buraya kadar ona hak veriyordum çünkü ben erkek olsam ve kız arkadaşımın eski sevgilisiyle öpüşürken görüntülendiği fotoğraf her tarafa yayılsa bende ona  deliye dönerdim, kabul.
Ama fotoğrafların dili yoktu ki anlatsın, sadece bunu isteyerek yapmadığımı bunu bilmesini ve benden boş yere nefret etmesini istemiyordum. Çünkü ihanet fazlasıyla lanet bir şeydi, bunu yaşamış biri olarak kimseye yaşatmak istemezdim.

Bunun hiçbir şeyi değiştireceğini sanmıyorum ama 1 saat sonra Skate Park'ın yakınındaki kafede buluşalım.

1 saat sonra dediği kafeye gidip cam kenarında bir masaya oturdum ve benden 5 dakika sonra da o geldi. Konuşmaya başlamadan önce 20li yaşlarda sarışın bayan garson gelip siparişlerimizi sordu. Son bir kaç gündür mutsuz modda takılıyordum biraz midem bulanıyordu ve fazlasıyla moralsizdim bu yüzden canım hiçbir şey yemek istemiyordu.

"Bir kahve almak istiyorum orta şekerli olsun."

Sarışın kız menüyü elimden alırken peki diyerek Sam'e döndü.

Çok geçmeden kahveler geldiğinde ikimizde hala tek kelime etmemiştik, konuşulacak çok fazla şey vardı ama susmak konusunda ısrar ediyorduk. Omuzlarıma dökülen kahverengi saçlarımı elimle kulağımın arkasına atıp kahvemden bir yudum aldım ve ufak bir öksürükle sessizliği bozdum

"Buraya birlikte kahve keyfi yapmaya gelmediğimizi biliyorsun."

Böyle diyince oda konuya balıklama daldı. Sanki yarım saattir konuşmak için bir kıpırtı bekliyormuş gibi.

"Onunla gizli gizli birlikteliğini sürdürürken benimle çıktın?"

Oopps! Gözlerimi şaşkın bir ifadeyle açarak ona baktım. Yok öyle bir şey.

"Onunla gizli gizli birlikteliğimi falan sürdürmüyordum Sam sen neler diyorsun?"

"Söylediğim cümlenin olumsuzunu söylerek bu işten sıyırabileceğini mi sanıyorsun Sel?"

"Ne hayır?! Çünkü öyle. Benden nasıl böyle bir şey yapmamı beklersin?"

Sahiden uzun zamandır sevdiği kıza hiç mi güvenmemişti?

"Doğru, beklemezdim ama ne yazık ki bunlara bakınca söylecek kelimler tükeniyor."

"O saçma öpüşme fotoğraflarından bahsediyorsan evet, evet ama durum kesinlikle sandığın gibi değil."

Eliyle telefonunu kurcalarken sözlerine devam etti.

"Hayır sadece onlar değil, onlar sadece herşeyin patlamasını sağlayan son damla oldu."

Telefonunu elime uzatıp ben fotoğraflara bakarken derin bakışlarını sağ tarafa çevirdi ve dışarıyı izlemeye başladı.
Baktığım fotoğraflar bar gecesi herkes clubten çıkış yaptığında Justinle balkondaki yakınlaştığımız (gibi gözüken) fotoğraflardan başka bir şey değildi. Bunlar ne zaman çekilmişti ve ne zaman ortaya çıkmıştı? Papparazi çekimine benzemiyordu. Telefonu masaya bıraktığımda konuşmak için ağzımı açmak üzereydim ki Sam beni susturmak için öne atıldı.

"Şimdi söyle hangimiz haklıyız Bayan Gomez?"

"Samuel burada kimin haklı kimin haksız olduğunu seninle tartışmak için gelmedim. Yüksek oranda sen haklı olarak görünüyorsun evet ama gerçekten sandığın gibi değil. Bu fotoğraflar 5 ay öncesinden ve nereden geldiğine dair en ufak bir fikrim bile yok!"

"Haklı olarak mı görünüyorum! Beni kullandın Selena!"

Sesi oldukça yüksek çıkmıştı, sohbet genişledikçe ikimizde geriliyorduk.

"Seni kullanmadım."

Bunu ısrarla ve üzerine basa basa söyledim.

Samdalyesinde geriye yaslanarak güldü.

"Tamda o aptal Bieber'ın gözüne sokabilmek için kullanabileceğin erkektim. Çünkü senden fazlasıyla hoşlandığımı biliyordun bu yüzden senin için kolay lokmaydım. Öyle değil mi Bayan Gomez?"

Bayan Gomez'i ikinci kez iğneleyerek kullanmıştı.

"Bana güvendiğini sanıyordum çünkü bende sana güvenmiştim Sam. Beni onun gibi üzmeyeceğine inanmıştım sadece kısa bir süreliğine artık bu inancımı tamamen kaybettim. Çünkü eğer beni dinler ve o bunu aptal kafana sokmak istersen Bieberla ilişkimi tamamen bitimiştim ve odak noktamı sana çevirmiştim. Geçen gecenin üçünde evime geldi."

Atılgan bir ifadeyle sözümü kesti.

"Hayır nasıl öpüştüğünüzü dinlemek falan istemiyorum."

"Umrumda değil."

Diyerek sözlerime devam ettim çünkü işin aslını BİLMELİYDİ.

"Evet kapımın önüne geldi ve sarhoştu, kendinde değildi. Tam kapıyı suratına kapatmak üzereyken beni öptü!"

Sözlerim bittiğinde derin bir nefes aldım ve geriye yaslandım.

"Sense bunları dinlemeden, işin aslını öğrenmeden benimle konuşmadan sosyal medyayı ateşe veriyorsun ve sadece bir kaç saat sonra başka bir kızla görüntüleniyorsun. Bu kadar aciz olacağını tahmin etmemiştim. Teşekkürler."

"Ah öyle mi?! Tahmin et bu fotoğrafları nereden buldum? Deli gibi merak ediyorsun değil mi?"

"Bana bu ortaya yeni çıkan fotoğrafları bizzat eski sevgilin gönderdi güzelim. Şimdi söyle bana kim daha aciz."

Saniyeler sonra içinde biriktirdiklerini kusmaya devam etti.

"Sende aynı onun gibisin. Belki bu yüzden birbirinizi tamamlıyorsunuzdur. İkinizdende nefret ediyorum. Artık bitti Sel anlıyor musun?
Artık bitti."

Masaya 50$ dolar bıraktıktan sonra ki bu gelecek hesaptan daha fazlaydı.
Telefonunu cüzdanını ve sigara paketini masadan alıp hızla sandalyesinden ayağa kalktı.

"Bende bir kaç saat sonra beni bir başkasıyla değiştirecek biriyle daha fazla devam etmek istemiyordum zaten!"

Çantamı masadan alıp dolan gözlerimi gizlemek adına güneş gözlüğümü taktım ve arabama doğru ilerledim.

Justin'nin bu fotoğrafları ona göndermesi kafamı en fazla karıştıran nokta olmuştu.
İntikam kokusu alıyorum.