Selena
Kafeden biraz uzaklaştıktan sorna arabama binip çantamı sinirle boş koltuğa fırlattım. Güneş gözlüklermi bluzumun göğüs yakasına taktıntan sonra geriye yaslandım ve arabanın aynasını çevirip solgun ve mutsuz görünen yüzüme baktım. Kalbim kadar perişan haldeydi.
En kötüsüde sözde beni çok sevdiğini söyleyen insanlardı hep beni bu hale getiren.
Arabayı çalıştırmayıp direksiyonda bir süre parmaklarımla ritim tutarak Sam'in söylediklerini düşündüm.Çünkü odaklanmam gereken konu bar gecesi Justinle balkonda çekilen fotoğraflarımızdı. Daha sağlıklı düşünebilmek için sakinleşmeye çalışıyordum. Beni köşeye sıkıştırdığı herşeyin yalnış anlaşılmasına sebep olan o fotoğraflar kesinlikle papparazi çekimi değildi, üstelik sosyal medyaya yayılmamıştı da. Tüm ekip bayılana kadar sarhoştu ve çoğu zar zor arabasına binip gittiğini görmüştüm.
Güvenlik kamerası görüntüleri?
Hayır, onlar bu kadar net ve yakın olamazdı hem balkon kısmına bakan yerde kamera yoktu.
Olabilecek hatta olmayacak bile tüm ihtimalleri değerlendiriyordum ama hiç biri uyuşmuyordu.Peki bunu gidip neden kendisine sormuyorsun Sel?
Hiçbir şey için değil evet sadece sakince ve arkadaşca gidip ona bunu soracaktım.2 saat sonra benimle buluş. Bunu telefonda konuşmayı istemiyorum. Önemli bir konu.
-SelAnahtarı kontağa takıp son gaz deniz kenarına sürdüm. Sakinleşmem gerektiğinde hep bunu yapardım. Deniz kenarına giderdim.
Arabayı yavaşca park edip hırkamı üzerime aldım ve arabanın önüne yaslanıp denizi seyredip temiz havayla ciğerlerimi doldururup düşüncelere daldım gittim.
Şu sıralar yapabildiğim tek şey buydu. Sürekli beynimin içindeki şeyleri düşünüp kendimi yemek.
Twitter'a girmeyi bırakın telefonu elime almayı bile istemiyordum.
Hemde hiç.
Hakkımda söylenenleri tahmin etmek hiçte zor değildi çünkü?
"Gomez yeni sevgilisini eski sevgilisiyle aldattı."
Dahası da var, nefret dolu twitler, namıma kullanılan acımasız sözcükler, evet ve daha bir sürü şey.
Haklı olabilirlerdi. Ben söyledikleri kadar kötü biriydim. Şuan kimse ne halde olduğumu anlayamazdık ki. Şuan kendimi ben bile anlayamıyordum.Dalgaların narince kıyıya çarpışını seyrederken aklıma kampa gittiğimiz gün geldi. Ama o zaman böyle değildi, deniz adeta çıldırmıştı.
Keşke o gün boğulduğumda Bieber beni kurtarmasaydı ve sonsuza dek suların altında kalsaydım diye düşündüm.
Arabanın kapısını açarken camdan telefonun ekranın açık olduğunu fark ettim. Ah, evet biri arıyordu.
Bilinmeyen numara kimse rehberimde kayıtlı değildi.
Merakla açma tuşunu kaydırdım."Awww merhaba bebeğim."
Açar açmaz cırtlak bir ses tonu ve yapmacık ses tonuyla kullanılan kelimelerle karşılaşmayı ummuyordum. Bu sakin ruh halimin üzerine fazla hareketli gelmişti.
Konuşan ses fazla tanıdık gelmiyordu."Kiminle görüüştüğümü sorabilir miyim?"
"Ah pardon, sanırım numaram kayıtlı değil tatlım. Ben Hailey Baldwin."
Justin'nin sevgilisi mi? Yok daha neler? Bir bu eksikti.
Dünyanın en itici "tatlım" deyişi eski sevgilimle alakası olduğu için demiyorum ama hiç samimi gelmiyordu.
Justin'nin sevgilisi beni neden arasın ki? Muhtemelen "sevgilimden uzak dur" demek falan için.
![](https://img.wattpad.com/cover/76786617-288-k435544.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNDERCOVER//jelena
Fanfiction"Çünkü kalbin benimleyken bir başkasını hissedemezsin."