*Justin*
Elveda bile demeden ayrılmamızın üzerinden tam 6 ay geçti.
İkimizde aynı şekilde hayatımıza devam ediyoruz iki yabancı gibi, hiç olmamış gibi kısaca hiç gibi Zaynie? Kocaman bir hiç.
Ben kötü bir adamım, onu üzdüm ve şimdi o belkide başkasının kollarındadır bilemem ben çok kötü bir adamım sadece lanet olsun.
"Ah dostum yeter artık! İçmeyi bırak, bu aptal şişeler onu sana geri getirmez."
"Hayır Zayn bırak şunu onun için içmiyorum."
Zayn tek kaşını kaldırarak imalı bakışlar yolladı. Yalan söylüyorsun der gibi.
"Kes şunu."
"Bak, o umrumda bile değil artık gördüğün gibi aynen hayatıma devam ediyorum?"
"Evet görebiliyorum, dön ve şu haline bak."
Dedikten sonra tahmin ettiğim gibi şişeleri çöpe fırlattı.
"Siktir Zayn senden nefret ediyorum."
"Bende senden dostum ama iyiliğin için bu."
"Bizi bekleyenler var gece klübüne gidiyoruz, arabada görüşürüz."
***
Loş mavi ışıklar, her zamanki içki kokusu ve müzik sesi.
"Heyy gelmenize sevindik merhaba!"
Vay canına tüm arkadaş grubumuzun burada olduğunu bilmiyordum.
"Hoşgeldin Juzzy."
"Aw merhaba Hails."
Hailey sıcak bir gülümseme göndererek beni karşıladı ve aniden kollarını boynumda hissettim.
Eğer oda seni sıkıca sarmışsa, eskiden benim yaptığım gibi.
"Seni özledim nerelerdeydin?"
"Ben-"
Bakışlarımı sağda solda gezdirirken gözlerim şaşkınlıkla o noktaya takıldı.
Cevap veremedim bile.
Giriş kapısından içeri adımını atan... Ondan başkası değildi.
Onu görmüştüm.
Müzik sesi ve loş ışıklar arasında.
6 ay sonra ilk defa...
Üstelik yalnız değildi.
Bir an oda ona baktığımı fark etti ve gülümsemesinin yerini şaşkın bir ifade aldı, hızla bakışlarımı başka yöne çevirdim. Daha fazla bakmaya dayanamazdım.
Meşgul gözükmek adına telefonumu elime aldım.
Gelen mesajları kurcalarken en başta yeni gelen bir mesaja rastladım.
Mesaj ondandı.
Selena: "Burada ne işin var?"
Justin: "Bunu asıl benim sormam gerekiyor sanırım."
Selena: "Burada olduğundan haberim yoktu."
Justin: "Benimde, ne tesadüf değil mi?"
