Merhaba Sadistcanlar! Evet, size bulduğum isim bu. Yeni bir bölümle karşınızdayım umarım begenirsiniz iyi okumalar :)
Acı, bu zamana kadar hissetmek istediğim şey yalnızca acı. Hani o kestiğim kollarım var ya sonra defalarca sırf acıyı hissetmek için deştiğim. Heh! iste onlar bile işe yaramıyor artık. Hissizliğimle baş başa oturmuş bir sigara daha yakıyoruz. Sigaranın dumanını içime çekerken bile hissetmiyorum artık. Yalnızca acı değil demekki hissedemedigim. O dokunuşları hatırlayınca bir nebze yanıyorum. İçimdeki alevler birbirine karışıyor ama duygularım? Ne hissediyorum? Üzgün,kızgın,mutlu? Hangisini hissediyorum?
Cevabım; YOK.!
Koskoca bir hiçlik var onun yerinde. Yalnızca hic.Gözümün önüne serildiginde o geçmiş denen film şeridi, içinden tek bir kare bile iyisini bulamıyorum. Çok arıyorum, acaba gülüp eğlendiğim bir tanesi var mıdır? diye ama bulamıyorum. İçki masası kurulmuş, onun başında oturan babam ve kucağında benim olduğum bir kare geliyor gözümün önüne ama yine ben somurtuyorum, o gülüyor.
Hayat böyle işte. Her şeye rağmen bizim için planlananı yasamak zorunda olduğumuz, senaryomuzu irademiz dogrultusunda sahneledigimiz bir tiyatro oyunu. Bu tiyatro oyunundan sıkıldım. Oyunlardan bıktım. Oyuncularındansa nefret ediyorum. Fakat bu senaryonun bir de yönetmeni var tüm ipleri elinde tutan bir yönetmen. Her şeyden güçlü. Tüm saheserini göz önüne sererek bizi yaratan bir yönetmen. Yönetmene karşı gelmeyi kim ister ki? Oyunun bizim için sonu olan yere geldigimizde oyundan kendi istegimizle çıktığımız için acı cekecegimizi biliyoruz. Bu yüzden bu oyunu başlatan bitirmeli.
Geçmişle yuzlesmelerimin arasında bu oyunlar geliyor aklıma. Aklımızın oynadıkları, kalbimizin oynadıkları, diger oyuncuların oynadıkları oyunlar...
Oyunların içinde dönüp duruyoruz. Zaten şu hayat denilen ironi de başlı başına bir oyun değil mi zaten? Oyunların içinde yapılan hatalar, işlenen suçlar var. Bedenime sahip olmayı arzulayan bir uçkur, her bogumu vücudumu kesfe çıkmak üzere hazırlanan bir çift el, bu yaptıklarından ne kadar zevk aldığını belli eden bir çift de göz gibi.
Bu suçlar oyunun sonunda cezalandırılacak olsa da, oyunun içinde de cezalandırılmalı. Bunu zaten yönetmen en iyi sekilde yapar ama kendimi durduramiyorum. Ne kadar mantığıma yatmasa da çığlıklarını, yalvarışlarını arzuluyorum. Bir sel aldı beni. Benden öteye götürüyor. Cok uzaklara. İçimdeki o benden uzaklara. O melekten, saflıktan,temizlikten uzaklara...
Arkadaşlar bir sonraki bölüm okuyucu sayısına bağlı olarak gelecek. Eğer 1000 kişi olursak bölüm yayınlamaya devam edicem.
iyi geceler sizleri seviyorum :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Sadist #Wattys2016 #WYY
Ficção GeralYaşamak uğruna bir savaş veriyoruz. "Ben yoruldum, çekilmek istiyorum." diyecegimi sanmayın. Eskisinden güçlüyüm. Yaşadıklarımla yoğuruldum. Kendi karanlığımın içinde günden güne büyüttüğüm o iskence planlarım yalnızca hazırlık sona ulaşmak için. Ç...