BÖLÜM-29

372 16 5
                                    

Herkes Meriçten bekliyor olabilir ama bu sefer bölüm her zaman olduğu gibi Açelya'dan. Umarım bölümü beğenirsiniz. İyi okumalar. Bölüm Şarkısı; Ece Seçkin- Zamanım Yok

"Daha hızlı" diyen Deniz'e daha hızlı bir tane geçirdim. Evet şuan dövüş kursundayım. Ve yine evet Deniz'de burada. Hani Meriç'ten kaçtığım zamanlarda görüştüğüm arkadaşım artık dövüş kursu hocam. Burada ne aradığına gelirsek hayatının aşkını arıyormuş. Ama işte hazır gelmişken çalışayım demiş ve dövüş bildiği için burada işe başlamış.

İyide yapmış. Şimdi yabancı bir adamdansa Deniz'den dövüş öğrenmek daha iyi. Hem zaten buradan çıkışta dil kursuna gidecektim. Ah ah çok zormuş ya. Bir adet daha Deniz'in sevmediği yumruklardan attım. O da bana bir tane daha atılması gereken yumruğu gösterdi. Bense aynısını atmaya çalışırken aklıma Meriç'le olan çalışmalarımız geldi. Pislik Meriç.

Yalancı Meriç. Sende mi kandırdın be beni? Herkesten beklerdim ama sen sen herkesten daha kötüymüşsün de haberim yokmuş. Gözlerim dolarken daha hızlı vurmaya başladım.

"İlk defa güzel burmaya başladın. Ama bir saniye gözlerin mi doldu senin?" demesiyle gözlerimi tavana diktim ve bir kaç saniye öyle kaldıktan sonra tekrar Deniz'e dönüp

"Hayır" dedim ve onun gösterdiği yumruklardan birini daha attım.

"Sanırım bugünlük süremiz doldu. Diğer kursuna git kaçırmanı istemem" diyen Deniz'e kafamı sallayıp soyunma odasına doğru yol aldım. Odaya geldiğimde Sağ taraftaki dolaptan kıyafetlerimi aldım ve giyindim. İlk önce eve gidecektim oradan da kursa. Yoğundum bu aralar ama iyi geliyordu çok fazla Meriç'i düşünmüyordum ama özlemiştim işte. Keşke burada olsaydı diye düşünmeden de edemiyordum. Ama o beni kandırmıştı. Giyindikten sonra çantamı da aldım. İçinden telefonumu çıkarttığımda Ali'nin aradığını gördüm. Bende onu aradım hemen. Tabi bir kaç kez çalıştan sonra açmıştı.

"Açelya" demesiyle hemen

"Ne oldu??" dedim bende merakla.

"Hazırlan akşam yemeğe götürüyorum seni yeni gelişmeler var. Orada konuşuruz diye düşündüm" demesiyle kafamı sallamıştım ama burada olmadığını hatırlayınca

"Tamam" demiştim sadece. Sonrada kapattım telefonu. Eve gitmek için bir tane taksiye bindim. Artık konuşabiliyordum buradaki insanlarla. İlerletmiştim ama hala bazı eksiklikler vardı. Ama işte kurs hocama göre hala ilerletememiş sadece adımı söyleyebiliyormuşum. Ama olsun bu da önemli yani. Şimdi kurs hocanla ne ara tanıştınız diyeceksiniz. Ben size şöyle anlatayım. Ali'yle kahvaltı etmeye gittiğimiz yerde yemek yerken kendisi gelip yanımıza oturmuştu. İşte o zaman tanışmıştık ve bana bunları o zaman söylemişti. İşte şimdide onun yanına gidecektim. Ve evet bu kurs hocamda erkekti. Adı ise unuttum.

Adı unuttum değil ha sakın öyle düşünmeyin. Adını unuttum yani bilmediğim ve daha önce duymadığım için. Ama sorardım yine. Ne yani her şeyi aklımda tutamam değil mi?? Eve gelen taksiye parayı ödedim ve eve girdim. Anahtarım var tabi Ali bir anahtarda bana verip adresi ezberletmişti. Nerdeyse üç saat uğraşmıştık. Ezberleme kıtlığı yaşamıştım resmen. Hemen bana verilen odaya çıktım ve duşa girdim. Duştan çıktığımda dünden hazır olan kıyafetlerimi giydim ve saçımı kurutma makinesiyle kuruttum.

Bu ne hız derseniz derse geç kalıyorum. Daha ilk günden derse geç kalmak istemiyorum. Yani sonrakilerde geç kalabilirim ama şimdi daha ilk derse yetişelim yani. Hemen bir taksiye atlayıp kursun adresinin yazılı olduğu kağıdı taksiciye gösterdim. Adam adrese baktıktan sonra arabayı sürmeye başladı. Yaklaşık yarım saatten sonra kursun olduğu yere gelmiştik. Çantamdan parayı çıkartıp adama verdim ve paranın kalanını alıp arabadan indim. Ne yani paramı taksiciye yediremem kusura bakmayın yani.

SERİ KATİL AŞIK OLDU #Wattsy2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin