"Benden bunu bekleme dostum.".Beni uykunun kollarından alan bu cümle olmuştu. Hayır kirpiklerim yavaş yavaş açılıp kapanırken duyduğum cümle değildiı bildiğin yarım dakika önce bu cümlenin bağırışıyla aniden uyanmıştım. Uyanmama sebep olan şeydi,uyanırken duyduğum değil. "Onun mükemmeliyetçi oğlu rolünü bu gün üstlenmeyeceğim.Bu sefer değil Emre. " hareket etmeden yatağın dibine erkeksi bir şekilde çökmüş ve kafasını yatağa dayayıp gözlerini kapatmış adama baktım. Beni uyandırdığını fark etmeyecek kadar bulanıktı kafası. Gerçi göz kapaklarını bile kapalı tutacak kadar vahimken hali beni uyandırdığını da fark edemezdi. "Şşt " dedi birden. Bir an beni fark ettiğini sansamda bunu Emreye söylediğini ardından eklediği cümleyle anlamıştım. "sen bozuk ola sinirimi daha da bozuyorsun ve ben sesimi yükseltiyorum. Kız bildiğin o küçük bedenini uykuya satmış vaziyette,hala uyuyor. Uyanmasını istemiyorum" .
"Kız uyumuyor aptal" dedi siyah Elis. "Kız seni izliyor göz kapaklarını kapatıp karanlığa gömülmek yerine açsan belki psikolojikman hissedersin". Alas'ın yaptığı aynı işlemi siyah Elis'e yapmak istedim ama bir aptal gibi yine dışımdan yapacağımdan şşt demek yerine ona öldürücü bakışlar attım. "Ne dersen boş birader. Oraya gelip o botokslu teyzeler ve sikleri artık kalkmayan amcaların gözünde mükemmel oğul rolümü oynayıp ardından yağmur yağdığı için büyük ihtimalle güzel evimizin (!) ufak davet salonunda verdiği doğum günü partisine gitar çalıp bir kaç klasik şarkı söyleyip, davetlileri büyüleyip rolümü layıkıyla oynamayacağım. " .
Yüzünde ki ifade ekşidi. Kaşları çatık,yüzü gergindi.Sanırım anlattıklarını daha önce ki yıllarda yapmıştı ve o zamanları hatırlamıştı. Bir süre ses çıkarmadan durdu. Büyük ihtimalle Emre uzun bir konuşma yapıyordu tam bu sırada. "Buralarda neler döndüğü buralarda olmadığın sürece seni ilgilendirmez birader. Ama sana söyleyebileceğim bir şey var ki bu benim bile sol tarafımda ki deli dolu yıllardır sesi çıkmayan ama bu aralar kısa süredir çok konuşan şeyin sızlamasını sağlıyor " .
Onun solu sızlıyormuş dedikler hep bir ağızdan. İnanabiliyor musun onun solu sızlıyormuş. "Annen biz yetimhanede ki çocukları izlediğimiz bir gün yanımıza gelmişti ya " dediğinde telefonu tutmadığı eli çatık kaşlarına gitti ve onları düzeltti. Koca adam dedi Elisler. İşte böyle sana çatık kaşın yakışmadığı hepimizin ortak kararı. "Ne bileyim oğlum kaç yaşımızdayken olan " Etli dudaklarını ağzının içine gömmüştü. Adam bildiğin dişlerini sıkma evresini geçmiş dudaklarını sıkıyordu. "Yetimhanede ki her anımızı hatırlıyorsun sanki " dedi burukça. Sesi gerçekten de buruk çıkmıştı. Acaba ses telleri neden bu kadar zorlanıyordu. Ve yetimhane ? Dedi iç sesim. Bu konuda bir şeyler bildiğimi sanmıyordum. Onlar hakkında bilmediğim şeylerin listesine birde yetimhane konusu eklenmişti . Yetimhanede kalmış olamazdı başka bir şey olmalıydı. "Biz bahçede top oynayan veletleri izlerken aralarından biri düşmüştü hani " dedi sanki o anıyı tekrar yaşıyormuş gibi. O an duraksadım. Aklıma bir atom bombası gibi düşen düşünce hiç hoş değildi. Lisede ki psikoloji öğretmenimle aramız çok iyiydi ve beni sürekli derste ders anlattırmak için kullanır kendi götünü devirir otururdu. Bazı insanların unutamadığını okumuştum onun öğretmen kitabını karıştırırken. Nedenlerini hatırlamıyorum ama bazı insanlar anılarını unutamazmış. Birde hatırladığı anılarını o an tekrardan yaşayan insanlar olduğunu hatırlıyorum. Diğer insanlarda elbette hatırladıkları anılarını tekrardan yaşadıklarına inanırlardı ama bahsedilen insanların durumu çok farklıydı. Onlar o an burunlarına dolan kokuyu tekrardan burunlarına dolmuş gibi ,hissettikleri acı tekrardan acıtmış gibi olurlarmış. Bu konununda ayrıntılarını hatırlamıyorum ama psikoloji hocamın makaleyi okurken yanımda olduğunu ve kulağıma doğru eğilip "onlar lanetin efendisinin lanetine uğrayanlardan . " dediğini hayal meyal hatırlıyorum. Adam hem psikoloji dersine giriyordu hemde felsefe dersine. Ve belki de bu yüzden azıcık kafası bir milyondu. Lanetin efendisi ? Dedi iç sesim. Geçmiş anılarım gün yüzüne çıktı. Onunla olan derslerimin bazılarını beynimi zorlasamda hatırladım. O bir milyon dediğim kafasını ergenken açıp incelemek istediğimi de . "Niye istiyorduk ?" Dedi siyahlar içindeki Elis. "Hem istiyorsak niye yapmadık ?" . Hafifçe gülümsedim adının tam emin olmasamda Harun olduğunu anımsadığım adamın yüzü gözümün önüne gelince. "Çünkü düşünceleri çok ilahiydi" dedim siyahlar içindekinin saçma sapan olan ikinci sorusunu es geçerek. "Ve ben şeytana hep lanetin efendisi diye hitap eden o adamın düşüncelerini parmak boğumlarıma bulaştırıp düşüncelerinde ki ilahiliyi çalmak istiyordum" .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Var Mısın İddiaya ?(Bitti)
ChickLitSenden sonra çok değiştim ben Alas,O kadar değiştim ki beni tanıyamazsın görsen, Beni seven herkesi kırıyorum, dinlemiyorum onları, umursamıyorum söylediklerini, bomboş yaşıyorum... Ne söylediğimin farkındayım..Ne insanların.. Ne sevdiklerimin..Niye...