40.Bölüm:Final

545 23 6
                                    



Not:Bu not sonradan eklenmiştir dkslfls:Elif Alpar bebeğim şafak sayar gibi gün sayışını yerim senin ya ! Kaç gündür hastalıktan geberip sürünmeme rağmen beni gülümsetip durdun yorumlarınla vallahi ,güzel ruhlu. 16 kasıma denk gelen şafak vakti ,15 kasımın günü 16 kasıma devrettiği ilk saatler ,güneşin doğuşuna az kala oluyor. Yani daha fazla bekletmiyorum seni ve diğer yoldaşlarımızı.ve kavuşun kız Alas'la son kez deyip aradan çekiliyorum ;)
**
Bölümlerde hiç tarih verdiğimi hatırlamıyorum. Son bölümlerde hava kapalıydı. Bu bölümdede yağmurlu. Sonbahar aylarına tekabül ediyor. Bu bölüm ,sonu açısından önemli bir bölüm. Ve bölümün sonunu hatırlamak istediğim gün sizi bilgilendirmek için bu bölümden önce yayınladığım bölümde söylediğim gibi 16 kasım.... Benim doğduğum ama oğlumun veda ettiği gün olsun.... yani bizim hikayemiz yağmurlu bir sonbahar sabahında 16 kasımda bitiyor mandalina kokulularım. Biz 16 kasıma tekabül eden bir şafak vakti bittik... 16 Kasımın ilk saatlerinde sona erdik... Ama belli mi olur belki arada bir yağmur kokusuna karışmış mandalina kokusuyla hatırlatırız kendimizi size...
..
Bu zamana kadar yanımda olduğunuz için hepinize teşekkür ederim.Farketmediğim, bilmeden yaptığım bir hatam ,bir kusurum olmuş ise affola. Elis ve Alas bitti. Bittim. Bittik. Onlara yakışır bir son sanırım ancak tam da böyle olurdu. Hastalıklı ilişkilerine, gelgitli yaşantılarına yakışır hastalıklı bir son... Tam da ateşten adamla ateşten adama aşık aptal İris'e-Medusa'ya, yakışır bir son. Tekrardan bir yerlerde karşılaşıp bittiğimiz yerden,tekrar tekrar başlayıp bitmek... Yandığımız yerden sönmemize ramak kala tekrar tekrar alev almak dileğiyle... Alas Yakarım acımam demişti Elis'e ,yaktı... acımadı, ama kendi de yandı. Onların küllerinden bir anka misali doğacağımız güne kadar kendinize iyi bakın... Kendinize güzel bakın ... Kendinize bakın...Unutmayın sizden yalnızca bir tane var.Ve hayatınız boyunca boşluğa düştüğünüz anlarda aklınıza olur ya unutmazsanız bizi getirin... Kızım ve oğlumla oğlumun daha en başından kızımı getirdiği uçurumun derinliklerinde olacak bedenlerimiz. Ama ruhumuz hep sizinle. O anlarda size üç tane elin uzandığını fark edeceksiniz. Birini seçin. Ve bırakın yoldaşlarım biz yok olduk ama sizi var etmeye devam ettirelim. Boşluktan çok uzaklara götürelim . Bir yer var... Bu ütopya da olmasa da bizim hastalıklı ütopyamızda bir yer var... Bizimde mutlu olduğumuz bir yer. Kapılarımız size ardına kadar açık. Bizi bekleyin... sizi bekleyeceğiz...

Unutmadan söyleyeyim. Hikayede doldurulmayan boşluklar olacak Finalden sonra. Alas'ın Elis'in yatağın altından almasını istediği şeyde ne var ? Elis bundan sonra ne yapacak ? Diğer karakterler ne yapacak ? Alas'ın ailesi olan ama aileden uzak insanlar... Elis'in ailesi olan ama aileden uzak insanlar...Boşlukları kısa kısa özel bölümler atarak ileride doldurmayı düşünüyorum. Ya da hikayeden önce ki bazı boşlukları... Alas'la ilgili olanları...yani birde bir nevi prolog da yazabilirim belki zamanı gelince... prolog kısmına bu bölümde değinecek Tarık,Alas'ın anlatmasını isteyecek ama ben prolog'da o konuyu daha detaylıca anlatacağım zaman gelip çattığında....Ha,birde Alas'ın Seresle olan tuhaf ilişkisinin başladığı anı onunla ilk tanıştığı zamanı da yazarım nasip olursa...Ya da bir Elis ve Janset karşılaşması.Belli mi olur ? .

Güzel ruhlularım bizim sonumuz bu son. Sonumuzdan sonra olanları yazacağımı söylesemde, #Varmısıniddiayamasalışimdisonaerdi masal kitabı kapandı,anne kitabı çocuğunun baş ucuna koydu ve çocuk derin bir uykuya daldı. Bunu unutmayın.

Ve gelelim vedamıza...

Benim mandalina kokulu güzel ruhlarım;vedaları pek beceremem sevmemde ,gerçi kimse sevmez ya...Gidenler basit bir hoşça kal'a sığdırıyorlar her şeyi. Hoşça kal'ınmayacaklarını bildikleri halde. Bu yüzden sadece Elveda demek istiyorum size. Gerçi Elveda da bir daha görüşmemek üzere hoşçakal demek ya... Bilemedim yahu. Harbiden beceremiyorum bu işleri...

Var Mısın İddiaya ?(Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin