11.Bölüm:Acılar İçinde Kıvranıyordu Kadın:

573 104 11
                                    

Kadın caddeye çıkıp "neden sevemiyorsun ulan beni ? " diye bağırdı.Tüm dünya duydu adam'ın haberi bile yok .
**
Siz hiç bir adamın öylesine bir bakışına aşık oldunuz mu ?

Siz hiç bir bakışına aşık olduğunuz adamın size acı vermesine göz yumdunuz mu ?

Siz hiç bir adam için gerekirse kalbinizi parçalara ayıracak kadar cesarete sahip oldunuz mu ?

Siz hiç kendine "Ateş Tanrısı " diyen bir adam'ın sizi aşkıyla yakmasına seyirci kalacak kadar çok sevdiniz mi ?

Ben aşık oldum,ben göz yumdum ,ben o cesarete sahip oldum,ben seyirci kalacak kadar çok sevdim...

**
"Elis o adamın yanına gitmeyeceksin değil mi ?"

Üzerime kalın bir hırka giyerken sinirle bana bakan Atalay'a kaydı gözlerim. "14 kez sordun 15. Kez cevap veriyorum evet gideceğim " dedikten sonra odadan çıkmak üzereydim ki kolumda hissettiğim baskı ile yerimde mıhlanlandım.

"Bende gelebilir miyim ? Bu saatte tek başına evden çıkmanı istemiyorum " dediğinde derin bir nefes aldım . "Bak Atalay bu benim meselem emin ol o adam'a da işime burnunu soktuğu için hesap soracağım " dedikten sonra arkamda ki adam'ı umursamadan merdivenlerden sessizce inmeye başladım.

Salonda kimseyi görmeyince tanrının bana yardım ettiğini düşünüp derin bir nefes alırken ayakkabı dolabından içi yünlü bir ayakkabı alıp ayağıma geçirdim.Saat gece yarısına geliyordu.
Üşümek istemezdim.

Sessizce kapıyı açıp dışarı çıktıktan sonra açık kapıyı kapattım.Arkamı döndükten sonra şimdi ben nasıl Alas belasının evine gideceğim diye düşünürken aklıma evin arabası geldi.
Kesin anahtarı üzerindeydi.Bu saatte güvenlik sayesinde hırsızlık olayı olacağını düşünmeyecekleri için emindim,anahtar üzerinde idi.

Garaja doğru ilerlerken arkamdan gelen sesle o tarafa doğru döndüm.

Karşımdaki kişiyi görünce üzülsem mi yoksa sevinsem mi karar veremeden bir kaç adım atıp boynuna sarıldım.Savaş beden uzaklaşmak için geriye giderken ondan ayrılmak zorunda kalmıştım. "Korkuttun beni" dediğimde söylediğimi umursamadan dudaklarını araladı."nereye sevgili ablacığım ? "

Söylediği şeyden akın akın alay akıyordu.Benim tanıdığım Savaş bu değidi.
Hastane de ki o hali ,veyahut günlerdir benden uzak duran Savaşta değildi.Benim tanıdığım Savaş o şen şakrak çocuktu.Onu incitmiştim,incitmiştik ..."işim var gitmem gerek görüşürüz" dediğimde kendime lanetler okuyordum.Onun cümlesinden nasıl alay akmış ise benimkinden de soğukluk akıyordu.
Lakin yapabileceğim birşey yoktu,bende en az onun kadar boşlukta idim son günlerde...

Arabaya doğru bir kaç adım attıktan sonra arkamdan söylediği şey duraksamamı sağladı.
"Nereye ? Dur tahmin edeyim gecenin bu saatinde Alas ile ilgili bir yere. "

Ona doğru dönüp boş bir bakış attıktan sonra arabanın kapısını açtım ve tahmin ettiğim gibi anahtarın üzerinde olduğunu gördükten sonra binip motoru çalıştırdım.

Evin olduğu arsadan çıktığım da korkunun bedenimi ele geçirmemesi için radyodan bir müzik açtım.Şarkı arabanın içinde yankılanırken birden bitti.Ardından bir adam konuşmaya başladı... "Şarkıda da dediği gibi Hastalıkta sağlıkta sevmeyin ,Hastalıklı bir aşkla sağlıksız bir adam'ın sevin güzel ruhlu dinleyicilerim bazı şeylerin panzehiridir hastalıklar.Sizde sizin adamınızın panzehiri olun " dedikten sonra ses kesildi.

"Hastalıklı bir aşk ile sağlıksız bir adamı seviyorum " dedim sanki radyo da konuşan beni duyabilecekmiş gibi . Ardından derin bir nefes alarak konuşmaya devam ettim . "Ama benim hastalıklı aşkım bir adamın panzehiri olabilecek kadar kutsal değil.Olsa adam gelirdi bana.Ama gelmiyor.Sağlıksız bir şekilde ölmek pahasına olsa da gelmiyor " ....

Var Mısın İddiaya ?(Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin