Multi: Birkan
"iyi misin ?" Duyduğum sesle irkilirken önümde beliren elden destek alarak ayağı kalktım. Üstümü düzelttikten sonra yardım sever elin sahibine baktım. Gördüğüm kişiyle yeniden yeri boylamamak için zor tuttum kendimi. Çünkü şuan karşımda duran kişi Birkan ATEŞ'ti. Yani okulumuzun ve semtimizin en popüler çocuğu. Vay be bu çocuk çevresi dışında kimseyle -özellikle benim gibilerle- ne olursa olsun iletişim kurmaz sanıyordum. Bizi nikah masasına kadar götüren hayallerime bir süre sırıtarak kulak verdikten sonra bana uzaylıymışım gibi bakan Birkan'a döndüm ve hayranlık dolu bir sesle "teşekkürler Birkan. iyiyim" dedim.
Arkamı dönüp yürümeye başladığımda "ismimi nereden biliyorsun?" diye soran Birkan'a döndüm yeniden. Hemen cevap vermeyip ciddi mi diye surat ifadesine baktım. Ve bana ciddi ciddi bu soruyu sorduğunu anladığımda zekasını derin bir şekilde sorguladığım Birkan'a Alaylı bir ifadeyle "formalarımızdan da anlaşılacağı üzere aynı okula gidiyoruz ve bu senin gibi birini tanımam için yeter sebep" Bana gülümsedi ve yanıma yaklaşarak kolumdan nazikçe çekti. "O zaman okula birlikte gidelim güzellik" O kadar samimi ve içtendi ki sanki senelerdir tanışıyormuşuz gibiydi. Bu yüzden hiç sorgulamadan onunla yürümeye başladım.
Birlikte yakın arkadaşlar gibi muhabbet ederek yürüdük. O dakikalarda bana çarpan kişiye binlerce kez teşekkür ettim içimden. Fakat okula vardığımızda Afra'nın Birkan'a "abi" demesiyle beynimden vurulmuşa döndüm. Onları birlikte görmüştüm ama kardeş olduklarını bilmiyordum. Gerçi bilseydim bile bu Afra'nın cüzdanını çalmama engel olmazdı muhtemelen.
Gurur duyarak söylemiyorum ama ben bir hırsızım. İnsanların cüzdanlarını ve mağazalardaki eşyaları çalıyorum. Ve son kurbanım da alt sınıfımızda okuyan Afra'ydı. Dün Afra beden dersinden çıkıp giyinme odasına gittiğinde pusuya yatmış ben, eşyalarını sınıfta bırakan Afra'nın cüzdanını yürütmüştüm. İçinden 350 lira çıktığını gördüğümde mutlu olsam da Afra beklemediğim bir zamanda gelmişti ve sınıftaki yabancıyı yani beni görmüştü. Panik olmuştum ve sanki nöbetçi öğrenciymişim gibi davranarak bir isim uydurup Hayriye hocanın onu beklediğini söylemiştim. Sonra da hemen çıkmıştım sınıftan. Muhtemelen parasını benim çaldığımı anlamıştır. Nasıl olsa zengin olan bu kıza koymayacağını ve gözüne gözükmeyip olayı kapatacağımı sanırken hayat bana bir kez daha fake atıp onu karşıma çıkardı.
Birkan'a el sallayarak kaçarcasına yanlarından ayrıldım. Arkamdan seslenmesini duymamazlıktan gelerek sınıfıma çıktım.
Ders başladığında bugün ki olayları düşünmekten dersi dinleyememiştim. Yaşadığım şeylerden dolayı erkeklerle aramda her zaman mesafe koyan ben, ilk kez bir erkeğe güvenmiştim, ilk kez bu kadar kısa sürede samimi olmuştum. Hatta zaman geçtikçe yakın arkadaş olabileceğimi düşünmüştüm. Benim hiç arkadaşım yoktu ve sanırım bu şansla olmayacaktı da. Şuan kesin Afra beni abisine şikayet etmişti. Ve en acısı da Birkan haklı olarak benim hakkımda çok kötü şeyler düşünüyordu.
"Ceylin" ismimi duyduğumda daldığım düşüncelerden sıyrılarak etrafıma baktım. Zil çalmıştı ve şuan karşımda Birkan duruyordu. Korkuyla yutkundum. Kesin benden hesap sormaya gelmişti. Ücra köşesinden "kaç" diye çığlık atan mantıklı kısmımın talimatına uyarak önümde duran Birkan'ı görmezden gelip arka sıralardan dolaştım ve sınıf kapısına doğru hızla ilerledim. Birkan'ın burada olmasından dolayı doluşan meraklı kalabalığı geçerek kızlar tuvaletine doğru koşmaya başladım.
Zil çaldığında koridoru gözümle iyice taradıktan sonra yeniden sınıfa gittim. Tüm gün sınıftan dışarı çıkmamıştım ve her zil çaldığında korkuyla sınıf kapısına bakmıştım. Müdür yardımcısıyla gelip beni okuldan attıracakları anı sırama korkuyla sinip beklesem de kimse benim için gelmemişti. Eve gidince yeni bir lise bakmam gerektiğini aklıma not düştüm.
Okul dağılırken ben koridordaki camdan onları izliyordum. Birkan ve Afra'nın çıktığına emin olmak için. Kimse kalmayınca bende merdivenleri inerek çıkışa doğru ilerledim.
Vay arkadaş ya geçen sene Caner Abi'nin 370 lirasını yürüttüğümde adam bu kadar sorun çıkarmamıştı. Bunlar birde zengin olacak. Kesin kızın haftalığıydı o para. Hatta buna ekstra para da veriyorlardır giysisidir makyajıdır falan. Oh olsun size çaldım lan pişman da değilim.
"Ceylin"
"Birkan" Kolumdan tutan Birkan'a şaşkınlıkla baktım. O ise sırıtıyordu.
"Yakaladım seni küçük hırsız"
Zaferle söylediği şey karşısında, demin iç sesimle konuşurken yanımda olan cesaretim beni terk etmişti ve yerine yüzümü kızartmaya oldukça hevesli utancım gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanalım O Zaman #Wattys2017
Novela JuvenilHırsız bir kız ve onun hayal gücü kadar güçlü, gerçekleri kadar da insafsız Siyahlı kişisi. İkisinin de geçmişleri unutmak istedikleri acı hatıralarla dolu. İkisi de daha önce sevgi görmemiş. Bu yüzden karşılarına çıkıp onlara sevgi gösteren ilk ki...