Artık ben toprak karaca ya aittim.
Yatağın diğer tarafına döndüm gözlerim kapalı iken.
Elimi toprağın üstüne attığımda boş yataktan başka bir şeye değmedi.Gözlerimi hızla açıp etrafa bakındım.
Toprak odada yoktu.
Kafamı tekrar toprağın yatağın yattığı tarafa çevirdim komedinin üstünde ikiye katlanmış A4 kağıdı gördüm.
Üstümdeki nevresimin açılmasına aldırmadan yataktan doğrulup kalktım.Kağıdı elime aldığımda üstünde
Kıskanç hatunum'a
Yazıyordu daha fazla beklemeyip kağıdı açtım. Özenle yazılmış bir el yazısı vardı ve oldukça uzun bir mektup tu.
Güneş'im kıskanç hatun'um
Nerden başlasam diye düşünüp durdum ve ilk göz göze geldiğimiz günden başlamak istiyorum...Abisine hasretle koşan bir masum kız...
Abine sarılıp yüzünü bana döndüğün an gözlerin gözlerime değince içimde bir şeyler oluştu...sanki midem de kelebekler uçuşuyor...Sonra evime giren güneş ışığı idin sen...
Ben senin gözlerindeki aşkı gözlerime bakıp sil baştan dediğin an gördüm hatunum...
O akşamı bayıldığında seni ilk kaybetme korkusu yaşadım ben...
Sonra hastane odasında bana gitme dedin... Bana ilk gitme diyişini söyledin...
Sonra seni uyandın mı diye odana baktım odan da görmeyince aşağı indim abinin odasında gördüm seni. Biz ilk öpüşmemizi o oda da yaptık...
Sana benden uzak dur dedim sende durdun ama sen uzak dururken ikimizin canı yandı...
Sen teselliyi arasın kollarında buldun o an ölmek istedim...
Sonra kalktın yanıma geldin iyki de geldin özlemiştim zaten seni...
Sonra bana ait oldun sen güneş soyhan toprak Karaca'ya ait oldun...
Ama...
Ben sen bana ait olurken gittim güneş...
Ben buralardan gidiyorum sakın beni kullanıp ta gitti deme çünkü ben seni kullanmadım ben senin gözlerindeki aşkı gördüğüm için sevdim seni... yani ben seni dün akşam kullanmadım aksine mutlu bir terk eden adam oldum...
Güneş gidişimin sebebini hiç bir zaman öğrenmeyeceksin...
sakın abine sorma o da bilmez...
Güneşim hayatımı 1 aylığına bile olsa aydınlatın ya sana çok teşekkürler ederim ben senden giderken kalbimi sana bıraktım başkasına bakmasın diye...
Sakın ağlama arkamdan bağırıp çağırma hayata küsme( sakın da başkasını sevme ha)...
Ben vedaları sevmem... o yüzden sen melekler gibi uyurken dudağından bir buse çalıp gidiyorum...
Sakın hayata küsme olur mu
Neyse çok uzun yazdım biliyorum şuan bunu okurken ben yazarken ağladığım gibi ağlıyorsun...
Benim yüzümden birdaha ağladığın için özür dilerim...
Aslında sen haklıdın benim yüzümden ağlayan kadının gözyaşlarını silemeyince insana koyuyor...
Beni affet sevgilim Hoşçakal demeyeceğim dersem büyük konuşmuş olurum.
Seni seviyorum
Toprak Karaca
Kağıdı tekrar tekrar okudum ama ne nafile işte toprak beni terk etmişti.
Yataktan kalkıp dolabın kapağını açtım. Bomboştu.
Çıplak olmama aldırmadan evin içinde dolandım delice ağlayarak toprağı aradım ama yoktu.
Tekrar odaya çıkıp üstümü giyindim.
Yatağa bakmamaya çalışıyordum bakarsam dün akşamki mutlu anılarımız gözümde canlanırdı.Tekrar ağlayarak salona inip elimde toprağın yazdığı kağıtla koltuğa oturdum.
Kağıdı yine defalarca okudum.
"neden toprak neden sende beni herkes gibi terk ettin "
Ne kadar da isyan etmek istemesem de toprağın beni terk etmesi koydu bana.
Banyoya doğru adımlar attım.
İçeri girip etrafa bakındım banyo dolabını açıp içine bakındım aradığım şeyi bulmuştum jilet.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ AŞK
Literatura FemininaBiri güneş'ti. Diğeri toprak. Toprak Karaca yeraltı dünyasının korkulu ismi... Güneş soyhan gökyüzünün masum ışığı... Bir kadın ne kadar güzel sevebilir bir adamı? Peki ya o adam... O adam karşı koyabilcek miydi kalp atışlarına, hissetik...