MAVİ GÖZLERDEKİ KARANLIK

2.Bölüm

*Medya:kaan*

"Gruba hoşgeldin maviş"

Grup mu?
Ne yani şimdi bunlar beni kendi gruplarına yeni üye olarak mı seçmişlerdi,hemde beni tanımadan.Yüzümdeki şaşkın ifade herkesin dikkatini çekmişti.Görende adam öldürmemi istiyorlarmış gibi.Şaşkın halimi sessiz ve korkutucu bakışlara sahip olan Kaan fark etti.

Etrafıma baktığımda fark ettiğim bir diğer önemli gelişme ise okulun genelinin siyah giyiniyor olmasıydı.Lanet olsun ki ben hayallerimin kurbanı olarak şirin ve eğlenceli ortamda takılıyormuşcasına rengarenk giyinmiştim.Şuan kendimden utanıyordum.

Kaan'ın yüzüne koyduğu alaycı gülümsemesi ile "Merak etme seni yemeyeceğiz.Zaten pamuk şeker sevmem."dedi.
Burda senden başka kimseden korkmayacağım kesin.Hem o pamuk şeker sevmem sözüde ne öyle.Her insan mutlaka çocukluğunda pamukşeker yemiştir.Ahh! ne diyorum ben.Sanırım hala olayın şokundayıdım.

Kumsal'a beni gruba neden almak istedikleri hakkında soru sormak için ona doğru döndüm.Ama Kumsal'ın karşı tarafa doğru sinirle baktığını gördüm.Bakışımı Kumsal'ın baktığı yöne çevirdim.Duvara sıkıştırdığım kız yanındaki mavi gözlü,kıvırcık saçlara sahip çocuğun dudaklarına yapışmış olduğunu gördüm.Bankta oturan diğer kişiler ise önünden geçip gidenlere laf atıyorlardı.Cansu denen kız yanındaki siyahlar içindeki yakışıklının göğsünden  yavaşça dudaklarına kaymakla meşguldü ama siyahlı yakışıklı buna izin vermiyordu.Sinirle bakışlarının beni bulduğu an kötü kız gülümsemesini yaptı.Siyahlının kulağına eğilerek birşeyler söyledi.Oradaki herkesin bakışı beni bulduğunda işimin çoktan bittiğini anlamıştım.

Yanlarımıza geldiklerinde Kumsal hemen önüme geçti.Sırayla herkes önüme geçtiğinde kendimi önemli biriymişim gibi hissettim.Cansu tekrar kötü kız gülümsemesini ortaya koyarak "Selam ezik grubun ezik üyeleri.Tuvalette artistlik yapan ezik ve sürtük görünüşlü üyenizi uyarmaya geldik.Bizim kim olduğumuzu öğretmeye geldik."dediğinde Kumsal hafif bir kahkaha attı.
"Aaa evet evet."dedi bana dönerek."Mayıs bunlar okulumuzun başta gelen sürtük kızları.Kendilerini başka kızlarla kıyaslamayı seviyorlar.Pardon doğrusu kıskanıyorlar."dedi.Bizim gruptaki herkes güldüğünde ben hedef nokta olduğum için sessiz durmaya devam ettim.Tabi içimden kahkahalarımı eksik etmedim.

Cansu'nun yüzünde oluşan delice öfkeler beni korkutmuyordu ama yanındaki adını kendim koyduğum 'siyahkolik çetenin yakışıklı lideri ' benim nefesimi kesiyordu.Bakışlarını bir an olsun üstümden ayırmayan siyahkolik çetenin yakışıklı lideri kafayı bana takmış gibiydi.

Bizim çetenin lideri Kaan olduğu için en önde olup bunu kanıtlıyordu.Siyahkolik çetenin yakışıklı lideri ise her an üzerimize atlayacakmış hissi vermeye devam ediyordu.Bu iki grup arasında kavga çıkmaması için ya ben gidecektim ya da bir hocanın gelmesi için dua edecektim.

Berkay en neşeli hali ile "hey!..hey! gençler yapmayın.Kimse ilk günden disipline gitmek istemez değil mi?Şunun artık farkına varın ne ilkokul ne de bir ortaokulda okuyoruz,lise son olmamıza şunun şurasında bir yıl kaldı.Isterseniz bunu daha fazla abartmayın ve dağılın."dedi.Berkay'ın söyledikleri karşısında kendimi tutmayarak gülmeye başladım.Karşı taraf bana şaşkın ve öldürücü bakışlar atarken bizim gruptakiler 'biraz daha ciddi ol.'bakışı atıyorlardı.Berkay yanıma yaklaşıp kolunu omzuma atıp tekrar"hadi."dediğinde iki grup birden dağılmış okulun içine giriyorlardı.Bir öğretmenin gelmesine gerek yokmuş, öğretmen grubun içinde yer alıyormuş zaten.Bizde Berkay'la iki çetenin arkasından okulun içine doğru ilerlerledik.

Hızlı adımlarla tuvalete gittiğimde okulun etrafına bakmaya fırsat bulamamıştım.Ama şimdi kolejin sahibi soyadlarının hakkını verecek bir mimari yapmıştı.Tarihi tablolar,yapılan projeler,kazanılan ödüller hepsi ayrı bir köşede güzel duruyordu.Hoparlörden"ses deneme...ses..ses"diyen kişinin müdür olduğunu umarak olduğum yerde durup dinlemeye çalıştım.Hafif öksürdükten sonra"Evet gençler hepinizin arka bahçeye inmesi rica olunur."dedi.

Okulu iyi bilmediğim için herkesin gittiği yöne doğru ilerledim.Arka bahçeye çıktığımda geniş ve renkli bir ortama adım atmıştım. İşte şuan giyinmiş olduğum kıyafetlerin hakkını vermiştim.Bizimkileri bulduğumda hemen yanlarına koştum.Müdürün kürsüye çıkması ile bende arkalarına geçtim.Aceleden soramadığım soruyu daha uygun bir zamanda sormaya karar verdim.

Müdür mikrofonu ağzına kadar getirip"Evet gençler yeni eğitim-öğretim yılına adım atmış bulunuyoruz.Umarım soytarılıktan çok bu yıl derslerinize önem verirsiniz.Herşey gelip geçici olduğu gibi lisede gelip geçici.Herşeyin burda son bulduğunu zannetmeyin.Bir yerde biter bir yerde başlar eğitim.Neyse daha fazla konuşmayacak Istiklal Marşından sonra sınıflarınıza gidebilirsiniz."dedi ve kürsüden indi.

Istiklal Marşı bittikten sonra bütün herkes dağılmıştı.Bizimkileri kaybettiğim için kendi sınıfımı kendim bulmak zorundaydım.Kalabalıkta yürürken biri aniden kolumu tutup beni çekiştirmeye başladı.Yüzünü göremiyordum ama bizim gruptan biri olmalıydı.Okulun hiç görmediğim bir yerine getirip beni duvara itti.Bana yaklaşıp kapalı olan kapşonunu açtı.Delice bakışlarını yüzümde gezdirdiğinde ağzımdan ismi döküldü.
"Kaan."