Zihnine işkence eden üç dersin sonunda tedirgin adımları diğerini yakalamak için sınıfına doğru hızlandı. Kapısında beklediği sınıftan çıkan ve koridoru dolduran bir an önce b.k çukurundan çıkmak için yarışan b.k böcükleri birbirini iteleyerek ve çarparak çukuru inleten gürültüleri ile koşuşuyorlardı. Omzuna çarpanlardan fırsat bulup da sınıfa bir türlü bakamıyordu. B.k böcükleri yüzlerindeki her zamanki alaylı gülüşlerini ona sunarken omzunda hissettiği el ile irkilip geriledi.
" Hey! Korkuttum mu? Özür. ."
" Hayır. "
"Gidelim mi?"
" Gidelim.."
Kalabalığın etkisi ile birbirlerine çarparken, Jongin kolunu KyungSoo'nun omzuna sarıp kendine çekti. KyungSoo şaşkın bakışlarını ona çevirdiğinde Jongin ona gülümsedi.
"Düşmemen için. Burası biraz fazla kalabalık."
KyungSoo başını sallayıp önüne döndü.
Binadan çıktıklarında derince soluklanarak çıkışa ilerlediler." Yürüyerek de gidebiliriz otobüsle de. Hangisini istersin?"
KyungSoo diğerine gösterircesine yüzünü göğe kaldırıp, gözleri ile süzdü.
"Hava açık ve güzel."
"O zaman yürüyelim mi?"
" Hımm."
Yol sıra geniş kaldırımda yan yana yürürlerken etraflarında onlarla aynı üniformalı öğrenciler farklı sokaklara dağılarak azalmıştı. Adımları kadar sakin salınan kolları ile elleri birbirine çarpıyor anlık dokunuşlarla birinin beyazındaki serinlik diğerinin esmerindeki sıcaklığa karışıyordu. Sonbahar şehirdeki varlığını daha fazla hissettirirken sararmış yapraklar zamansız esintilerle havada savrularak yol kenarındaki yağmurluklara yığılıyordu. Aniden onlara vuran bir esinti ile KyungSoo titredi. Kollarını etrafına sararak bedenine vuran esintinin etkisini gidermeye çalıştı. Kaldırımda aralıklarla yükselen akasyalardan süzülen küçük sarı yapraklardan biri döne döne KyungSoo'nun saçlarına konunca, Jongin kara saçlara karışmış sarı yaprağa bakıp güldü. KyungSoo bakışlarını ona çevirdiğinde Jongin elini saçlara uzatıp küçük yaprağı aldı.
" Mevsim dönüyor artık."
" Öyle. "
" Yakında yağmurlar da başlar."
" Kışı sevmiyorum."
" Neden?"
" Soğuğu sevmiyorum. Ben de kansızlık var. Çok üşüyorum."
" Benim de bağışıklık sistemim zayıf. Anne sütünü fazla almamışım. Kolay hastalanıyorum."
Jongin KyungSoo'nun elini tuttu.
KyungSoo şaşkın bakışlarını ona çevirdiğinde Jongin ona dudaklarını büzüp mırıldandı." Ellerin buz gibi."
" Çünkü kansızım."
Jongin KyungSoo'nun iki elini de ellerinin arasına aldı.
" Onları ısıtacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Let Me Be Your Hero
FanficI can be your smile I can be your tears I can be lights for your darkness I can be a star for your nights I can be your most favorite colour I can be blue for your sky I can be shadow and i always follow you Just let me be yours end of my life I...