I NEED YOU ❤ VKOOK

-35ღ

(Multimedia; Taehyung )

(Bol Yorum ve Vote unutmayın ❤)

Saat sabahın yedisiydi.
Okulun bahçesinde toplanmıştık.

Sung Jae Ve Jackson birlikte çimenlerde oturuyordu.
Taehyung ise omzumda uyukluyordu.
Jimin Hyung Müzik dinliyordu.
Yoongi Hyung ise takım kaptanımız olduğu için koçla ve spor hocasıyla birlikte kamp programı hakkında konuşuyorlardı.

O gün Yoongi Hyung, Jimin Hyung gözlerini açmadan ortadan kaybolmuştu.

Jimin Hyung ise sadece sınavlara girmişti.
Yoongi Hyung kantinde kızlarla takılmıştı.
Bir hafta böyle geçmişti.
Sonunda sınavlarımız bitmişti.
Ve bizi yoran,sınavlardan çok Yoongi Hyung ve Jimin Hyung olmuştu.

Otobüsün gelmesiyle birlikte yiyecek, çadır ve spor malzemelerini otobüse taşımıştık.
Otobüs o kadar büyük sayılmazdı.
Jimin Hyung, Jackson Hyung ile oturmuştu.
Ben ve Taehyung birlikte oturmuştuk.

Jin Hyung son anda yetişmişti.
Elinde siyah bir poşet vardı.
Sung Jae ile birlikte oturmuşlardı.

Yoongi Hyung tek başına oturuyordu.
Otobüs hareket ettiğinde herkes kendi işleriyle uğraşmaya başlamıştı.

Jin Hyung poşetinden pirinç keki çıkarıp herkese verirken sırıtmıştım.
Jin Hyung kesinlikle paylaşmayı seven bir insandı.

Tanrım o harikaydı...
Bir keresinde Jin Hyung bizi evlerine yemeğe davet etmişti.
Ailesi evde yoktu ancak sonra bu plan iptal olmuştu.

Jin Hyung yeme konusunda harika olduğu kadar yemek yapmada da mükemmeldi.

Ara sıra yaptığı yemekleri tutmamız için okula bile getiriyordu.

Bakışlarım Taehyung'a kaymıştı.
Elindeki pirinç kekini yiyip elimdekine de gözünü dikmişti.

Onun bu halini görünce gülmüştüm.
Elimdeki ni ona uzattığımda gözlerime bakıp başını iki yana sallamıştı.

"Sen ye Jeony."

Gülümsemiştim.

"Yemek istemiyorum. Sen yiyebilirsin."

Elimdeki pirinç kekini uzattığımda almak yerine başını eğip ısırmıştı.

Ardından elimden tutup kendi ağzıma itmişti.

"Senin elinden yiyince daha lezzetli oluyor."

Sırıtmıştım.
Bir ısırık aldığımda çöp poşeti olarak kullandığımız poşete koymuştum.

İki saattir otobüs hiç durmamıştı.
Bu süre boyunca Taehyung sürekli uyuklamıştı.

Jimin: Dur-durdurun!

Jimin Hyung'un bağırmasıyla otobüsü durdurmuşlardı.
Jimin Hyung otobüsten koşarak inmişti.
Jin Hyung'ta onunla inmişti.
Jimin Hyung kustuktan sonra tekrar yolumuza devam etmiştik.

Yaklaşık 4 saatlik yolculuğun ardından kamp alanına gelmiştik.
Otobüsten indiğimizde ayaklarımız uyuşmuştu.

"Alt tarafımı hissetmiyorum."

Demiştim bacaklarıma dokunurken Taehyung söylediklerimden sonra pis bir sırıtışla yanıma gelmişti.

"Alt tarafını hissetmene yardımcı olabilirim."

Tanrım!
Cidden etrafıma bakınmıştım.
Herkes birşeyler taşırken gözlerimi devirmiştim.

Herkes birşeyler taşırken bizde çadır ve çantalarımızı almıştık.