Arkadaşlar sizden özür diliyorum biraz geç geldi ama planlanmamış bir tatile gitmek zorunda bırakıldım. Her neyse...Umarım beğenirsiniz, öbür hikayeyi de olabildiğince hızlı çevirmeye çalışacağım.
Natasha'dan
Clint'in vücudu yere düşüp o tok sesi çıkardığında yapabildiğim tek şey çığlık atmaktı.
"Hayır!"
Ona doğru koştum ve vücudumdaki acıyı göz ardı ettim.
"Üzgünüm Tasha, seni hayal kırıklığına uğrattım."dedi kısık sesiyle.
"Lütfen, beni bırakma."dedim ağlayarak.
Bana zayıf bir gülümseme gönderdi. Dudaklarına bir öpücük bıraktım. Onun dudakları benimkilere zar zor değiyordu.
Kafası düşmeye başladığında hıçkırmaya başladım.
"Hayır."dedim onun kanını dudaklarımda hissederken.
Onun ölü, hareket etmeyen bedenine baktım. Çok huzurlu gözüküyordu. Sonra da sırıtan Josh'a bakıp kaşlarımı çattım.
"Haha, bitişi çok eğlenceliydi."
"Seni piç."dedim tıslayarak. Tekrar güldü.
"Hep o kuşu vurmak istemiştim. Değerli bir rakipti."
Clint'in vücuduna baktım. Yan tarafında kılıfına sıkıca sabitlenmiş bir tabanca vardı. Onu oradan çıkardım ve Josh hareket edemeden onu vurdum. Hareketsiz bedenine doğru yürüdüm. Büyük ihtimalle ölmüştü.
Sırıttım. Katili öldürmek iyi hissettirmişti.
Clint'e geri döndüm ve bedeninin yanına oturdum. Yavaşça parmaklarımı saçlarından geçirdim ve ağlamaya başladım.
"Lütfen geri gel."dedim hıçkırırken. Hiçbir cevap gelmedi.
Sana ihtiyacım var Clint. Yenilmezler'in sana ihtiyacı var." Onun hareket etmeyen bedenine yalvardım. Hiçbir işe yaramayacaktı, biliyordum. Onunla orada ne kadar oturduğumu bile bilmiyordum. Sadece onu geri istiyordum.
Elimi tekrar saçlarında geçirdim. Birlikte yaptığımız şeyleri düşündüm ve zayıfça gülümsedim.
Daha sonra bir patlama duydum ama hiç umrumda olmadı. Eğer Clint geri gelirse bu umrumda olurdu.
Biri bana doğru koştu ve elini omzuma koydu. Yukarıya doğru baktığımda yıldızlı, süslü üniformasıyla dikilen Steve'i gördüm.
Sonunda Tony zırhıyla yanıma geldi ve "Üzgünüm Nat."dedi sessizce.
"Onun suçu değildi."dedim. "Benimdi."
"Nat,"
"Hadi gidelim."dedim ayağa kalkarak. Benimle tartışmaya girmeyi denemedi. Onun yerine Clint'in ölü bedenini aldı ve eve geri döndük. Stark Kulesi'nde Bruce bedenine baktı. Bir otopsi raporu çıkarabilmek için.
Ben ise sadece oturdum.
1 Hafta Sonra
Clint'in cenazesindeydim, ağlıyordum. Tony bir konuşma yapmak için kalktı.,
"Iıı, aslında size bu adamla ilgili fazla bişey anlatamam. Hep gizemli bir adamdı. Genelde hava atmaya çalışırdı ama bazen komik olduğu zamanlarda vardı. Onu Hawkeye olarak da hatırlayabiliriz, en iyi nişancı. Aynı zamanda, arkadaşım, Natasha Romanoff ile de birliktelerdi.
Onunla ilgili başka bir şey de çok iyi bir aşçıydı. Daha fazla ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Bunu burada bitireceğim."dedi ve yanıma oturdu.
"Teşekkürler Tony."dedim fısıldayarak.
Bir süre sonra eve geri döndük ve ben de kendimi ağlayarak odama kapattım.
Sadece Clint'i geri istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clintasha One Shots
FanfictionClintasha Tek Bölümlük Hikayeleri I have a permission from kittycute53