<<Yaşar, bu kız hiçbirşeyin farkında değil dimi?>>
<< Neyin farkında olması lazım.>>
<<O işte parmağın var mı?>>
<<ışıl! >> yaşar yine dişlerini sıka sıka konuşmaya başlamıştı.
<< bu işte senin parmağın var. O aptal kızı kandırdın ama beni kandıramazsın>>
<<her konunun sonunu buraya getiriyorsun. Benimle alakası yok bu konunun. >>
Direksiyona tüm gücüyle sıkan Yaşar'ın parmakları bembeyaz olmuştu. karşısında susmayı aklından bile geçirmeyen kadını korkutarak susturmaya çalışıyordu.<<Yaşar ama onu sen öldürttün.>>
Direksiyondan çıkan sese sadece gözlerini sımsıkı kapatıp Açan Işıl, konuşmamak gibi aptallık yapmak istemiyordu.<< bir daha bu konu hakkında konuşursan >>
<<O çocukla ne konuştun.>>
<< sana çeneni kapat diyorum.>>
Arabayı bir anda durmasıyla ileri daha sonra geri giden Işıl yanında sinirli bir şekilde duran adamın suratına bi cesaretle baktı.
Yüzü sinirden kızarmış ve burnundan soluyordu.
Her zaman Fırat konusu açılınca yüzü bu hali alıyordu.<<O çocuk sana ne Dedi>>
Işıl dişlerini sıkarak konulurken derin bir nefes alan Yaşar<< daha kaç defa seni aşağılamak gerekiyor. Bu iş nasıl oldu bilmiyorum. Hatta bu konu hakkında hiçbir fikrim dahi yok>> dedi
<<Bana yalan söylemeyi keser misin>>
<< ortada ne yalan var ne de doğru.>> diye iç çeken Yaşar. Arabayı yeniden çalıştırmak için anahtara yeltendi
<< Dur! Arabayı çalıştırma. Konuşmamız lazım. Şuan burda hemen, şimdi. >>
<<Bilmediğim olaylar hakkında nasıl bilgi vermemi istiyorsun >>
<<Yalan söyle o zaman. Ama birşeyler söyle susma>> duydukları karşısında kekeleyerek konuşmaya başlayan Işıl ellerini tüm gücüyle sıkmaya başladı.
<<bilmiyorum.>> iç çeken yaşar derin bir nefes alıp ışıl'a dönüp gözlerinin içine bakmaya başladı.
<<Onu hastaneden aldıktan sonra Yayınevine getirdim. Yayınevi'ni Merak ettiğini söyledi. Etrafta kendince koşmaya başladı. Sonra odamı görmek istediğini söyledi. Müdür odasında bulunan dosyalara renkli olduğu için dikkatini çekti onları karıştırmaya başladı o sırada arkasından ona ablanı da alıp yaşayacağız dedim. Sonra koşarak çıktı gitti işte. Peşinden gidemedim. Yetişemedim. Sadece diğer odaları gezmeye gitti sandım. Koridora çıktım ismini haykırdım ses vermedi. Bende dışarı çıktığını düşünemedim bile. Kamera görüntülerini bakmaya giderken onun çıktığını gördüm. Sonra ölüsü bulundu.>><< ben aptal değilim. Beni kandıramazsın.>> sinirli bi şekilde bağıran Işıl kandırılmaktan ve aptal duruma düşürülmekten ne derece onu kızdırdığını bilen bu adamın bunları bilerek konuşması onu daha da kızdırıyordu.
<<sakin ol her neyse. Sus artık. Zaten yavaş yavaş ikimizde bu olayı öğreneceğiz. İşimiz var bizim. Ölü bir engelliyi düşünecek kadar boş insan değilim ben.>>
Ses tonu yavaş yavaş düşerken Yaşar, anlattığı için biraz daha rahatlayıp anahtarı çevirdi.
<<Sende çeneni kapat. Sânim'e yaklaşma fazla. Ağzından birşeyler kaçarsa benim bittiğim kadar sende bitersin.>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACININ HAZZI
Mystery / ThrillerKan yerçekimine kapılır ve damla damla akar. Karmakarışık olaylar içinde karmakarışık insan. Sânim aynı kişiden iki farklı insanı ayırt edilecek mi yoksa yakınında olan herkesi kaybedecek mi? Gerilim ve korku barındıran merak uyandırıcı amatörce bi...