Çatıdan atlayıp ağlaya ağlaya koşmaya başladım niye ağlıyorum hiçbir fikrim yok ama Justin de arkamdan koşuyor ve bekle diye bağırıyor. Ve bi an Justin in son sözü ile dona kaldım.
Jus: Biliyordum Marie sen aşktan nefret etmiyorsun sen aşktan korkuyorsun ve ondan köşe bucak kaçıyorsun.
Gözlerimden akan yaşlarla giden Justin"e baktım gidiyordu evet arabaya bindim çabucak eve gidip kendimi odama kapatmak istiyordum.
Eve geldim ve ağlamaktan şişmiş gözlerime dikiz aynasından bidaha bakıp lanet ettim.
Tay: Hey benim küçük kızıma noldu bakalım?
Sel: H-hiçbirşey
Tay: Hadi ama Selly biz seninle çocukluktan beri arkadaşız anlamıyacağımı sanmıyorsun değil mi?
Gözlerimden yine yaşlar akmaya başlayınca Taylor sıkıca sarıldı.
Sel: Justin bana aşıkmış.
Tay: Tamamda bunda ne sorun var?
Sel: Sıkıntı şu ki o bana bunu itiraf ettiğinden itibaren çok farklı hissediyorum hiç olmayan birşey gibi hissediyorum.
Tay: Buna biz Dünya'lılar aşk diyoruz Selly.
Sel: Hayır ama ben aşık olamam. Ben aşktan nefret ediyorum.
Tay: Hepimiz nefret ederiz bazı şeylerden ama hep nefret ettiklerimiz bizim başımıza gelir.
Sel: Yani ben cidden Justin'e aşık mı oldum?
Tay: Bunun cevabını sen vermelisin.
Odama çıkıp yine ağlamaya başladım ve o zaman Justin le yaptığımız konuşma geldi aklıma. "Üzgünken yıldızlara bak çünkü onlar dans ederler." Perdemi açıp yıldızlara odaklandım ve aklıma birşeyler geldi. Evet evet bir şarkı doğru Yıldızların dans etmesi ile ilgili bi şarkı.
*********ertesi gün***********
Evet setin ilk günü ve Justin'le çekilen sahneler dışında Justin den köşe bucak kaçmam dışında herşey harika.
Jus: Selam.
Sel: Imm Selam.
Jus: Benden kaçmana gerek yok merak etme gelmem yanına.
Sel: Justin ben b-ben çok üzgünüm.
Jus: Üzgün olma asla Marie.
Yine çekip giden Justin in arkasından öylece baka kalmıştım. Ben ona aşık mıydım? Aklıma küçükken annemin söyledikleri geldi. "Eğer gerçekten kalbin hızlı hızlı atıyorsa cidden yanında olan kişi sana mutluluk veriyorsa ve uğruna ağlıyorsan buna aşk denir." Evet sanırım benim hissettiğim şey aşk ama ben çok korkuyorum hemde çok kalbimin kırılmasından onu kaybetmekten her erkeğin yaptığını yapmasından çok korkuyorum.
*********
Çekimler bitti yarın yine set ve bi öpüşme sahnem var. Justin çok kötü gözüküyor. Yanıma gelmiyor ve bende çok kötüyüm. Hey bi dakka Justin ağlıyor mu öyle. Justin gözünün yanından yaş düştü ve kafasını kaldırıp bana baktı beni görünce kafasını önüne doğru eyip çimenlere çöktü. Hayır hayır ben bunu ona yapamam hemde ona aşık olduğumu bile bile yapamam. Gözlerim dolarken birden arka taraftan gelen gürültü ile yerimde zıpladım.
Sel: Hey!! bu da ne çocuklar.
"Set için bi piona geldi şimdi buraya getirirler."
Aklıma çok güzel bi fikir geldi arkama taşınılan beyaz piona ya bidaha baktım ve aklıma gelen fikiri uygulama vakti.
*****
Justin bana hiç bakmıyordu bile ve piona nın önüne oturdum dün gece yıldızlara bakarken Justin'in sözleriyle aklıma gelen şarkının nakarat bölümünü söyleyip çalmaya başladım.
I can make the stars dance
Light up the moon
I can make the stars dance
If you want me to
The sky is everywhere
So meet me under there
I can make the stars dance
Dance, dance for you, you, you
Şu an sadece nakaratını yazabildiğim şarkı ile Justin'in bana bakışları ile ve sadece Justin'in değil bütün setin bakışları ile yüzümün kıpkırmızıya döndüğüne eminim.
Jus: Hey bi dakika bu sözler...
Sel: Senin sözlerin evet. Justin bana çok kötü birşey oldu.
Jus: Noldu?
Sel: Çok garip ve saçma bi duygu sanırım aşık oldum.
Justin'in şaşkın bi o kadar da hayal kırıklığı içinde bakışları gülmeme neden olucak.
Jus: Kim bu şanslı çocuk?
Sel: Geçen gün bana yıldızların dans ettiğini gösterdi.
Jus: Ciddi misin sen?
Sel: Hemde hiç olmadığım kadar.
Justin dudağını dudağıma değdirirken tek düşündüğüm şey oydu dışarıda bize bakan insanlar umrumda bile değildi.
Jus: Seni özledim Marie.
Sel: Bende...
Kafamı boynuna gömdüğümde kendimi o anın huzuruna bıraktım.
Bölümü beğendiniz mi ya nedense benim içime pek sinmedi ama umarım beğenmişsizidir elimden geleni yapmaya çalıştım. Lütfen vote.
