Resimdeki bayan Ji Sub'un annesi
Min Ah
Saatlerdir onun resimlerine bakıyordum. Çok güzel bi kadındı insanlar ona hayran oldukları onu çekemedikleri için bu kadar dedikodu yayılmıştı. Buna emindim ama korkuyordum. Üzerimde biraz önce biten çekimden kalan beyaz gömlek ve krem rengi etek vardı. Bunlar uygundu ama makyajımı silmem gerekiyordu.Bir saat sonra hazır bi şekilde kapıda bekliyordum. Geldiğinde onun da güzel siyah bir takım giydiğini gördüm.
Arabada yanına yerleştim ve ufak bi selamlaşmanın dışında pek konuşmamıştık. Annesine çiçek götürüyordum. "Doğru seçim annem nergis çiçeğine bayılır ama mevsimi değil nerden buldun" dedi. "Kendim yetiştiriyorum bende bayılırım" dedim. Gözlerime baktı ve "Özür dilerim istersen bu oyun burda bitebilir seni zorlamak baştan beri bi hataydı. Kimse kimseyi zorla yanında tutmamalı" dedi. "Ben başladığım hiç bir şeyi yarım bırakmadım hem bende anneni çok merak ediyorum." Şaşkınlıkla sevinç arasında bi gülümseme oldu yüzünde..
Eve geldiğimizde ıslık çalmamak için zor tuttum kendimi çok büyük ve güzeldi. Koluna girdim ve direk salona geçtik. Hemen kendini bir koltuğa bıraktı. Annesi arkası dönük bişeyler okuyordu. Yanına yaklaştım ve beni görünce kocaman bi gülümseme oluştu yüzünde elimi tuttu ve "Hoş geldin tatlım kusura bakma dalmışım kitaba" dedi. Gerçekten muhteşem bir kadındı onu neden bu kadar kıskandıklarını daha iyi anlamıştım. Oturmamı işaret etti ve bende Ji Sub'un yanına aramıza mesafe koyarak oturdum. Karşımıza geçip oturdu ve bizi süzmeye başladı. "Açıkçası magazinciler kadar bende sizi yakıştırmıştım. Ama olacağını hiç düşünmemiştim. " Dedi. Çiçekleri biraz önce bizi karşılayan bayan vazoya koymuş ve getirmişti. Ji Sub'a "Beni nasıl mutlu edeceğini biliyorsun ama bunu nerden buldun. Bende çok aradım ama bulamamıştım." Dedi. Ji Sub "Ben değil Min Ah getirdi hemde senin bu çiçeği sevdiğini henüz söylememiştim. Biliyor musun o bunları evde kendisi yetiştiriyormuş. Evine daha gidemediğim için bende merak ediyorum nasıl bir yer" dedi. Annesi etkilenmişe benziyordu.Biraz önceki bayan ne içeceğimizi sormak için geldi ikisi de kahve istemişti. Bende kahve içmek istiyordum. Bayana mutfağı sordum ve şaşkınlıkla gösterdi. Mutfağa geçip bu iyiliğimi unutmayın diye kahve yapmaya başladım o kadar düzenliydi ki aradığını bulamaman imkansızdı. Kahveleri bayan taşımak istemişti. Ama vermemiştim zaten yaşı biraz da vardı bu ayıp olurdu. Kahveleri verdikten sonra yerime oturdum. "Tatlım kahve işi de gerçekten iyisin peki diğer mutfak işleri ? " dedi. Mutfağı ne kadar sevdiğimden hangi yemekleri daha güzel yaptığıma kadar anlattım. Bu gün çenem düşmüştü galiba beni sıkılmadan dinlemesi hoşuma gitmişti. Hafta sonu arkadaşlarıyla buluşacaktı ve o çok övdüğüm pankeklerimden yapmamı onlarla da tanışmamı istedi. Kabul ettim ve kalktık beni eve bıraktığında saat baya bi ilerlemişti. Bana tekrar teşekkür etti. Hafta sonu beni bırakacağını söyledi. Ama kendim gitmek istiyordum. Bu benim ilk raundumdu ve tek başıma halletmeliydim. Ona benim de teşekkür etmem gerekiyordu. Arabanın sahibiyle konuşup onu sadece yaptırmaya ikna etmişti. Artık aylarca bi araba için çalışmak zorunda kalmayacaktım. Bunun karşılığını kesinlikle verecektim ona..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(Askıda)Zoraki Kaynana #Wattys2016
Ficção AdolescenteModellik yapan So Ji Sub ve Shin Min Ah'ın yolları bir çekimde kesişir.So Ji Sub duymaması gereken şeyler duyar ve Shin Min Ah'ın büyük sırlarından birini öğrenir ve kimseye söylememesi karşılığında ona bi teklifte bulunur. Min Ah o kimsenin dayanam...